KISIRLIK HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKEN 11 ÖNEMLİ NOKTA


Çocuk sahibi olmak isteyen ama doğal yollarla bu hayaline ulaşamayan birçok çift için
günümüzde modern tıbbın sunduğu tüp bebek tedavisinin umut kaynağı olduğunu söyleyen
Medline Adana Hastanesi Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr.
İbrahim Ferhat Ürünsak kısırlığa yol açan nedenleri ve yapılabilecekleri anlattı.
Kısırlık, yalnızca kadına özgü bir sorun değil
Çocuk sahibi olamama durumu, yüzde 37’si kadına, yüzde 8’i erkeğe, yüzde 35’i ise hem
kadın, hem de erkeğe bağlı olabilir. Yüzde 20 kadar çiftte ise kadın ve erkekte bir problemin
saptananamadığı, yani açıklanamayan infertilite söz konusudur. Bu nedenle kısırlık sorunu
ile karşılaşıldığında mutlaka kadın ve erkeğin birlikte değerlendirilmesi gerekir.
Her çift için çözüm farklıdır
Her tedavi kişiye özeldir. Bazı çiftlerde yalnızca ilaçla tedavi, bazı çiftlerde aşılama
uygulaması yeterliyken, bazılarında ise tüp bebek tedavisi gerekir. Doğru tedavi için ilk
değerlendirmede nedene yönelik doğru tanı konması son derece önemlidir. Bundan dolayı
her hastanın özel olarak değerlendirilmesi başarı için önemli bir adımdır.
Geç kalmadan bir uzmana başvurmak gerekebilir
Bilinen bir problem yoksa, kadının yaşı 35 yaş altı çiftlerde 1 yıl, 35 yaş üzerinde çiftlerde 6
ay içerisinde gebelik oluşmuyorsa araştırma ve tedaviye başlanması gerekir. Kadının 40 yaş
ve üzerindeki olduğu çiftlerde ise hiç beklenmeden bir uzmana danışılması önerilir.
Kadının yaşı doğurganlığı etkiler
Kadınlarda 35 yaş sonrası yumurta sayısı ve kalitesi azalmaya başlar. Bu durum gebelik
şansını azaltırken düşük yapma ve genetik sorunlu gebelik riskini de artırır. Bu nedenle
çocuk sahibi olmayı planlayan kadınların zaman kaybetmeden bir uzmana başvurarak
yumurtalık rezervlerini değerlendirmeleri, gerekiyorsa yumurta dondurma gibi koruyucu
yöntemleri düşünmeleri önemlidir.
Yumurtlama problemleri sık görülür
Düzensiz adet görme, aşırı tüylenme veya kilo problemi olan kadınlarda yumurtlama sorunu
olabilir. Ancak, yapılacak bazı testler yardımı ile bu durum zaman kaybetmeden tespit
edilebilir.

Sperm sayısı ve kalitesi önemlidir
Semen analizi ile sperm sayısı, hareketliliği ve yapısı değerlendirilir. Bu, kısırlık nedeninin
anlaşılmasında yol gösterici olması açısından ilk değerlendirmede ve tedavi öncesinde
mutlaka yapılması gereken bir testtir.
Sağlıklı yaşam tarzı doğurganlığı artırır
Sigara, alkol, aşırı kilo, stres ve uykusuzluk hem kadın hem de erkekte doğurganlığı
azaltabilir. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinmek ve düzenli egzersiz yapmak bu süreçte
oldukça destekleyicidir.
Tüplerin tıkalı olması döllenmeyi engelleyebilir
Geçirilmiş enfeksiyonlar veya ameliyatlar kadın üreme sistemindeki tüplerin tıkanmasına yol
açabilir. Tüpler tıkalıysa, sperm yumurtaya ulaşamaz ve doğal yolla gebelik gerçekleşmez.
Bu durum genellikle rahim filmi (HSG) ile tespit edilir. Gerekirse ek olarak Laparoskopik
değerlendirme de yapılmalıdır. Tüplerin tamamen tıkalı olduğu durumlarda en etkili tedavi
yöntemi tüp bebek uygulamasıdır. Çünkü bu yöntemde yumurtalar sperm ile laboratuvar
ortamında döllenir ve embriyo doğrudan rahime yerleştirilir.
Erken tanı ve doğru tedavi başarı şansını artırır
Gebeliği geciktiren bir sorun fark edildiğinde zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmak
önemlidir. Böyle bir durumda yapılacak testler kısırlığın kaynağını hızla ortaya koyar. Sorun
netleştiğinde ise kişiye özel, bilimsel olarak kanıtlanmış tedavi yolu belirlenir. Böylece
deneme-yanılma ile zaman kaybetmek yerine, en etkili adımı en başta atarak gebelik şansı
artırılmış olur.
Açıklanamayan kısırlık durumlarında da çözüm mümkündür
Anne ve baba adaylarında tüm testlerin normal çıktığı, ancak gebeliğin gerçekleşmediği
durumlar “açıklanamayan kısırlık” olarak adlandırılır. Bu çiftlerde aşılama ve tüp bebek
tedavisi çoğu zaman başarıya ulaşır. Önemli olan, umutsuzluğa kapılmadan sürecin doğru bir
şekilde yönetilmesidir.
Psikolojik destek tedavi kadar önemlidir
Kısırlık süreci çiftler üzerinde büyük duygusal baskılar oluşturabilir. Bu dönemde çiftlerin
birbirine destek olması ve gerektiğinde psikolojik yardım alması, tedavinin başarısını olumlu
etkileyen önemli bir adımdır.