AİLENİZİN SAĞLIĞI İÇİN KÜÇÜK BÜTÇELİ DEV YATIRIM

11.09.2017 - 14:02, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 2188+ kez okundu.
 

AİLENİZİN SAĞLIĞI İÇİN KÜÇÜK BÜTÇELİ DEV YATIRIM

Kordon kanının kan kanseri ve Akdeniz anemisi başta olmak üzere 80'den fazla kan hastalığının tedavisinde kullanıldığını vurgulayan Yaşam Bankası FamiCord Group Yetkilisi Serdar Burku, “Bir kereye mahsus vereceğiniz 2750 lira karşılığında bebeğinizin kordon kanından elde edilecek kök hücrelerini saklatmayı, ailenizin sağlığı için yaptığınız değerli bir yatırım olarak görebilirsiniz” diye konuştu Hayattaki en büyük mucizelerden biri; doğum. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; geçtiğimiz yıl ülkemizde 1 milyon 309 bin 771 bebek dünyaya geldi. Bu doğumların kimi özel hastanede kimi devlet hastanesinde kimisi de ebeler yardımıyla evde gerçekleşti. Ve doğan 1.3 milyon bebeğin büyük bir çoğunluğunun hazine değerindeki kordon kanı da, plasenta (bebeğin eşi) ile birlikte maalesef çöpe atıldı. Bebeğin doğumundan sonra plasentanın ve göbek kordonunun içinde kalan kan olan kordon kanı, aslında kan kanseri ve Akdeniz anemisi başta olmak üzere 80'den fazla kan hastalığının tedavisinde kullanılan mucizevi bir tedavi aracı. Ve toplumda henüz yeterli bilinç oluşmadığı için bu tedavi aracı henüz gerektiği kadar değerlendirilemiyor. Bilgilendirme zorunlu olmalı 80 milyonluk nüfusa sahip Türkiye’de sadece yaklaşık 30 bin bebeğin kordon kanı saklanıyor. Avrupa’nın en güçlü aile biyobankası FamiCord Group’un Türkiye’deki iş ortağı Yaşam Kordon Kanı Bankası, bu durumu değiştirmek için 14 yıldır yoğun bir faaliyet gösteriyor. Yaşam Bankası FamiCord Group Yetkilisi Serdar Burku, Avrupa’da gerçekleşen doğumlarda aile adına kordon kanı saklanma oranı yüzde 2 iken, bu oranın Türkiye’de sadece yüzde 0.5 olduğunu söyledi. “Avrupa bu konuda bizden dört kat ileride” diyen Burku şöyle devam etti: “Çünkü, 2012’de çıkan bir Avrupa Birliği Yönergesi’ne göre; tüm gebelere kordon kanı hakkında bilgi verilmesi zorunlu. Türkiye’de de gebelerin kordon kanının önemi konusunda bilgilendirmesi zorunlu hale getirilmeli.” Kök hücre bakımından zengin Kordon kanının kök hücre bakımından zengin olduğunu vurgulayan Serdar Burku, şunları söyledi: “Kordon kanı kök hücrenin en saf halini içeren kaynak olarak biliniyor. Kök hücreler, kendini sürekli yenileyebilme, çoğalabilme ve farklı hücre tiplerine dönüşebilme yeteneğine sahip hücreler. Bu özellikleri ile kök hücreler, organları, dokuları, kan hücrelerini, bağışıklık sistemini yeniden inşa edebiliyor. Nakilde sağladığı yüksek çoğalma ve farklılaşma kapasitesi, ihtiyaç halinde kullanıma hazır olması ve ailenin diğer fertlerine uyum şansının yüksek olması nedeniyle kordon kanı çok önemli.”   Nakil kaynaklarının en uyumlusu Türkiye’de her yıl 16 yaşın altında 1200-1500 yeni lösemili (kan kanseri) çocuk vakası bildirildiğini vurgulayan Serdar Burku, “Her ne kadar lösemi, çocukluk çağının en sık görülen kanseri olarak bilinse de erişkin kişilerde bile görülebilen yaygın ama tedavisi olan bir hastalık. Sadece bu tabloda bile, kordon kanı binlerce lösemi hastasının tedavisi için kıymetli bir kaynak oluşturuyor. Tedavide kemik iliğinde uyum beklentisi 10’da 9’a çıkarken, kordon kanı kök hücrelerinde 6’da 4 bile yeterli oluyor. Bu yüzden ‘kordon kanı, nakil kaynaklarının en uyumlu ve naif halidir’ diye yorumlanabilir. Alınan kordon kanı, bebeğin kendisi için kullanılabildiği gibi, doku grubu uyma olasılığı çok yüksek olan kardeşlerinde, hatta yine uyum sağlaması durumunda anne, baba ve birinci derece akrabalarında da kullanılabilir” diye konuştu. Standart maliyet 2750 lira Serdar Burku; kordon kanının doğum sırasında, bebek ve anneye zarar vermeden, bebeğin göbek bağı kesildikten hemen sonra, 2-3 dakika süren bir işlemle, kolayca alınabildiğini söyledi. Kordon kanı alma maliyetinin bir kereye mahsus verilen 2750 lira olduğunu vurgulayan Burku, “Bunun dışında saklama bedeli olarak her yılsonunda 100 euro gibi sembolik bir ücret ödemek yeterli” dedi. Kordon kanı saklamaya karar verenlerin, bu işlemi gerçekleştirecek olan bankayı seçerken dikkatli olması gerektiğini belirten Burku, “Banka ilgili izinlere sahip mi? Alanında yeterli tecrübesi var mı? Uluslararası standartlarda hizmet kalitesi ve içeriği sunabiliyor mu?” gibi soruların yanıtlarını mutlaka aranmalı” diye konuştu. Mutlaka hekiminize danışın  “Bebeğinizin kordon kanı ve dokusundan elde edilebilecek kök hücrelerini saklatmayı, ailenizin sağlığı için yaptığınız değerli bir yatırım olarak görebilirsiniz” diyen Serdar Burku şöyle devam etti: “Başta ailesinde kan hastalıkları öyküsü bulunanlar, tüp bebek tedavisi görenler veya ilerleyen yaş gebelikleri olmak üzere, tüm ailelerin doğumdan önce mutlaka bu konuyu araştırmasını, bu alanda hizmet sağlayan uzmanlarla bir araya gelip sorularını yöneltmesini ve hekimlerine danışmasını tavsiye ediyorum. Kordon kanı saklanması ile ilgili ‘Evet’ veya ‘Hayır’ kararını, karı-koca olarak siz verin. Çocuğunuzun sağlığı için sizin yerinize başkaları karar vermesin. Bilgi eksikliği yüzünden çocuğunuz ve kardeşleri ileride oluşabilecek hastalıkların tedavisinden yoksun kalmasın.”   Editöre Not: 2002 yılında Ankara’da kurulan Yaşam Kordon Kanı Bankası, 2013 yılında Polonya Kök Hücre Bankası FamiCord Group çatısı altında faaliyet göstermeye başladı. Avrupa’nın en güçlü aile biyobankasına sahip olan ve 20 ülkede faaliyet gösteren FamiCord’da 140 binden fazla kordon kanı saklanıyor. Doğum sırasında bebeğin göbek bağı kesildikten sonra doktor tarafından alınan kordon kanı özel şartlar altında koruma altına alınıyor ve günümüzde 80’den fazla hastalığın tedavisinde kullanılabiliyor.  

Kordon kanının kan kanseri ve Akdeniz anemisi başta olmak üzere 80'den fazla kan hastalığının tedavisinde kullanıldığını vurgulayan Yaşam Bankası FamiCord Group Yetkilisi Serdar Burku, “Bir kereye mahsus vereceğiniz 2750 lira karşılığında bebeğinizin kordon kanından elde edilecek kök hücrelerini saklatmayı, ailenizin sağlığı için yaptığınız değerli bir yatırım olarak görebilirsiniz” diye konuştu

Hayattaki en büyük mucizelerden biri; doğum. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; geçtiğimiz yıl ülkemizde 1 milyon 309 bin 771 bebek dünyaya geldi. Bu doğumların kimi özel hastanede kimi devlet hastanesinde kimisi de ebeler yardımıyla evde gerçekleşti. Ve doğan 1.3 milyon bebeğin büyük bir çoğunluğunun hazine değerindeki kordon kanı da, plasenta (bebeğin eşi) ile birlikte maalesef çöpe atıldı. Bebeğin doğumundan sonra plasentanın ve göbek kordonunun içinde kalan kan olan kordon kanı, aslında kan kanseri ve Akdeniz anemisi başta olmak üzere 80'den fazla kan hastalığının tedavisinde kullanılan mucizevi bir tedavi aracı. Ve toplumda henüz yeterli bilinç oluşmadığı için bu tedavi aracı henüz gerektiği kadar değerlendirilemiyor.

Bilgilendirme zorunlu olmalı

80 milyonluk nüfusa sahip Türkiye’de sadece yaklaşık 30 bin bebeğin kordon kanı saklanıyor. Avrupa’nın en güçlü aile biyobankası FamiCord Group’un Türkiye’deki iş ortağı Yaşam Kordon Kanı Bankası, bu durumu değiştirmek için 14 yıldır yoğun bir faaliyet gösteriyor. Yaşam Bankası FamiCord Group Yetkilisi Serdar Burku, Avrupa’da gerçekleşen doğumlarda aile adına kordon kanı saklanma oranı yüzde 2 iken, bu oranın Türkiye’de sadece yüzde 0.5 olduğunu söyledi. “Avrupa bu konuda bizden dört kat ileride” diyen Burku şöyle devam etti: “Çünkü, 2012’de çıkan bir Avrupa Birliği Yönergesi’ne göre; tüm gebelere kordon kanı hakkında bilgi verilmesi zorunlu. Türkiye’de de gebelerin kordon kanının önemi konusunda bilgilendirmesi zorunlu hale getirilmeli.”

Kök hücre bakımından zengin

Kordon kanının kök hücre bakımından zengin olduğunu vurgulayan Serdar Burku, şunları söyledi: “Kordon kanı kök hücrenin en saf halini içeren kaynak olarak biliniyor. Kök hücreler, kendini sürekli yenileyebilme, çoğalabilme ve farklı hücre tiplerine dönüşebilme yeteneğine sahip hücreler. Bu özellikleri ile kök hücreler, organları, dokuları, kan hücrelerini, bağışıklık sistemini yeniden inşa edebiliyor. Nakilde sağladığı yüksek çoğalma ve farklılaşma kapasitesi, ihtiyaç halinde kullanıma hazır olması ve ailenin diğer fertlerine uyum şansının yüksek olması nedeniyle kordon kanı çok önemli.”

 

Nakil kaynaklarının en uyumlusu

Türkiye’de her yıl 16 yaşın altında 1200-1500 yeni lösemili (kan kanseri) çocuk vakası bildirildiğini vurgulayan Serdar Burku, “Her ne kadar lösemi, çocukluk çağının en sık görülen kanseri olarak bilinse de erişkin kişilerde bile görülebilen yaygın ama tedavisi olan bir hastalık. Sadece bu tabloda bile, kordon kanı binlerce lösemi hastasının tedavisi için kıymetli bir kaynak oluşturuyor. Tedavide kemik iliğinde uyum beklentisi 10’da 9’a çıkarken, kordon kanı kök hücrelerinde 6’da 4 bile yeterli oluyor. Bu yüzden ‘kordon kanı, nakil kaynaklarının en uyumlu ve naif halidir’ diye yorumlanabilir. Alınan kordon kanı, bebeğin kendisi için kullanılabildiği gibi, doku grubu uyma olasılığı çok yüksek olan kardeşlerinde, hatta yine uyum sağlaması durumunda anne, baba ve birinci derece akrabalarında da kullanılabilir” diye konuştu.

Standart maliyet 2750 lira

Serdar Burku; kordon kanının doğum sırasında, bebek ve anneye zarar vermeden, bebeğin göbek bağı kesildikten hemen sonra, 2-3 dakika süren bir işlemle, kolayca alınabildiğini söyledi. Kordon kanı alma maliyetinin bir kereye mahsus verilen 2750 lira olduğunu vurgulayan Burku, “Bunun dışında saklama bedeli olarak her yılsonunda 100 euro gibi sembolik bir ücret ödemek yeterli” dedi. Kordon kanı saklamaya karar verenlerin, bu işlemi gerçekleştirecek olan bankayı seçerken dikkatli olması gerektiğini belirten Burku, “Banka ilgili izinlere sahip mi? Alanında yeterli tecrübesi var mı? Uluslararası standartlarda hizmet kalitesi ve içeriği sunabiliyor mu?” gibi soruların yanıtlarını mutlaka aranmalı” diye konuştu.

Mutlaka hekiminize danışın

 “Bebeğinizin kordon kanı ve dokusundan elde edilebilecek kök hücrelerini saklatmayı, ailenizin sağlığı için yaptığınız değerli bir yatırım olarak görebilirsiniz” diyen Serdar Burku şöyle devam etti: “Başta ailesinde kan hastalıkları öyküsü bulunanlar, tüp bebek tedavisi görenler veya ilerleyen yaş gebelikleri olmak üzere, tüm ailelerin doğumdan önce mutlaka bu konuyu araştırmasını, bu alanda hizmet sağlayan uzmanlarla bir araya gelip sorularını yöneltmesini ve hekimlerine danışmasını tavsiye ediyorum. Kordon kanı saklanması ile ilgili ‘Evet’ veya ‘Hayır’ kararını, karı-koca olarak siz verin. Çocuğunuzun sağlığı için sizin yerinize başkaları karar vermesin. Bilgi eksikliği yüzünden çocuğunuz ve kardeşleri ileride oluşabilecek hastalıkların tedavisinden yoksun kalmasın.”

 

Editöre Not: 2002 yılında Ankara’da kurulan Yaşam Kordon Kanı Bankası, 2013 yılında Polonya Kök Hücre Bankası FamiCord Group çatısı altında faaliyet göstermeye başladı. Avrupa’nın en güçlü aile biyobankasına sahip olan ve 20 ülkede faaliyet gösteren FamiCord’da 140 binden fazla kordon kanı saklanıyor. Doğum sırasında bebeğin göbek bağı kesildikten sonra doktor tarafından alınan kordon kanı özel şartlar altında koruma altına alınıyor ve günümüzde 80’den fazla hastalığın tedavisinde kullanılabiliyor.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.