Dt. Güler, “Kötülük sıradanlaşıyor”

    Bilimsel Diş Hekimliğinin kuruluşunun 110. Yılı Adana’da da kutlandı. Atatürk Anıtı önünde buluşan diş hekimleri, Büyükşehir Belediyesi Bandosu eşliğinde anıta çelenk koyup, Saygı Duruşunda bulunup, İstiklal Marşını okudu.   Çukurova Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Toroğlu, akademisyenler ve diş hekimlerinin yoğun katılım gösterdiği etkinlikte konuşan Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Dt. Fatih Güler, “Bizler ülkemizdeki ağız ve diş sağlığı problemlerine çözüm üretmek tedavi etmek için çaba sarf ederken ülkemiz gündemiyle ilgili aldığımız kötü haberlerle sarsılıyor, yaşamın içinde kötülüğün sıradanlaşmasını şaşkınlıkla korkuyla izliyoruz.” dedi.   Başkan Dt. Fatih Güler, “İlkokullarda yapılan florlu vernik uygulamasının yapılmasıyla ilgili veli onayının %70 lerden %30 lara düşmesini kendimize dert edip sağlık bakanlığına bu konuda özelden hizmet alımı çağrısı yaparken 15 yaşında bir çocuğun yine 15 yaşında bir arkadaşını pompalı tüfekle öldürdüğünün görüntüleri haber kanallarına düşüyor. Kötülük sıradanlaşıyor. 0-12 yaş arası, 0-18 yaş arası çürük diş, dolgulu diş, eksik diş sayısının istenilen düzeye gelmesi için çaba sarf edip bu konuda gerekirse özelden hizmet alınmalı derken 15 yaşındaki bir çocuğun yediği ilk kurşunla yerde kıvranırken yine 15 yaşında bir çocuk tarafından acımasızca bir kez daha kurşunlanmasına şahit oluyor ve yüreklerimiz acıyla doluyor kötülük sıradanlaşıyor. Toplum ağız ve diş sağlığı komisyonlarımızca okullarda çocuklarımıza ağız ve diş sağlığı konusunda neler yapmaları gerektiği anlatılıp günde 2 kez diş fırçalamaları konusunda bilgilendirmeler yapmaya çalışırken biz bunları düşünürken haber kanallarına bir velinin okul basıp çocuğunu okutan öğretmeni önce darp edip sonra ayağından kurşunlandığı görüntüleri düşüyor. Kötülük sıradanlaşıyor. Bizler kamuda özelde diş hekimi tıp hekimi olarak hastalarımıza şifa dağıtmaya çalışırken hastaların doktorları darp ettiği hatta katlettiği haberleri haber kanallarına düşüyor. Kötülük sıradanlaşıyor. Nüfusumuzun %9 unun 65 yaş üstü olduğu, bu nüfusun %50 sinin total dişsiz olduğu ülkemizde total dişsizliğin tedavisi ve hastalarımızın rahat yemek yiyebilmesi için implant destekli protezler yaparken bu konuda devlet desteği beklerken hizmet almak için çözüm önerileri geliştirirken haber kanallarına yaşlı insanlara yapılan eziyetler, saygısızlıklar, hakaretler düşüyor. Kötülük sıradanlaşıyor. Biz hekimler olarak insanlarımızın daha sağlıklı yaşaması için çaba gösterirken ülkemizde pompalı tüfek almak sportif bir faaliyet olarak algılanıyor. Silah taşımak, silah sahibi olmak itibar gibi algılanıyor. Televizyonlardaki dizilerde iyi mafya kötü mafya ayrımıyla mafya ve suç örgütleri sevimli hale getiriliyor. 25 milyon insanın silahlandığı bunun %85 inin ruhsatsız olduğu söyleniyor. Kentte yaşayan insanın silahla ne işi var, bu kadar pompalı tüfekler ne için? Bu silah sevecenliği ne için? Kültürümüzde var olan silah sevgisinden vazgeçme zamanı gelmedi mi? Bir çocuğun bir çocuğa sokak ortasında pompalı tüfekle öldürmesi artık yeter demek için yeterli değil mi? Bir öğretmen okuttuğu öğrencisinin babası tarafından kurşunlanması bir toplumsal cinneti göstermiyor mu? Bir doktorun hastasını tedavi ederken öldürmesine haykırarak tepki vermezsek ne zaman tepki vereceğiz. Bir çocuğun kaçırılıp taciz edildikten sonra öldürülmesine, kadın cinayetlerinin hiç azalmadan devam etmesine aydınlar olarak bu ülkenin yetişmiş insanları olarak ve toplumun tüm kesimlerini içine alacak şekilde hep beraber yeter artık deme vakti gelmedi mi? Evinde pompalı tüfek bulunduranı, belinde silah taşıyanı toplumsal olarak ayıplama ve dışlama vaktimiz gelmedi mi? Bir apartman dairesinde, bir sitede, bir mahallede, yaşanan şehirlerin tamamında emniyet güçleri varken güvenlik güçleri ellerinden geleni yaparken hala belde silahla gezeni ayıplamanın, ailemizde çevremizde böyle bir kişi varsa onu dışlamanın zamanı gelmedi mi? Evinde pompalı silah bulunduranın evine gitmeme zamanı gelmedi mi onunla görüşmeme zamanı gelmedi mi? 22 Kasım Diş Hekimleri Gününde ağız ve diş sağlığı politikalarını konuşmak istiyoruz. Toplum ağız ve diş sağlığının OECD ülkelerinin seviyesine getirilmesini konuşmak istiyoruz. Üst düzey bürokratların ve milletvekillerinin diş tedavisine özelden hizmet alımı yoluyla devletin imkanlarıyla, devletimizin parasıyla yaptırıp halkımızın belli bir kapsamda da diş tedavisinde özelden hizmet alımının yapılamadığını yapılmadığını bu imtiyazın sadece bir grup insana kullandırılmasını konuşmak istiyoruz. Bizler yalnızca diş hekimliği yapmak istiyoruz. Bizim bunları konuşmamıza engel olan şiddete, bireysel silahlanmaya, silah taşımaya pompalı tüfek bulundurmaya karşı çıkıyor ülkenin bunu hakketmediğini düşünüyoruz. Ve kamuoyunadiyoruz ki sadece güvenlik güçlerinin kanunları uygulayanların yapacağı bir mücadele değil bu. Bu hepimizin mücadelesi ve silahı hayatımızın bir parçası haline getirenlere karşı herkesi topyekûnmahalle baskısı uygulamasına davet ediyoruz.22 Kasım diş hekimliği gününüzü kutluyor hepinizi saygıyla selamlıyorum.” diye konuştu.