Gıda güvenliğinde bilgi kirliliği

TEKNOLOJİ 14.08.2015 - 10:48, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 2347+ kez okundu.
 

Gıda güvenliğinde bilgi kirliliği

  Günümüzde eski usul gıda işleme ve tüketiciye sunma yaklaşımlarında gerek tüketicinin bilinçlenmesi gerekse ülkelerin gıda yasalarını "daha sağlıklı ve güvenli gıda üretme" doğrultusunda güncellemeleri nedeniyle çok önemli değişimler meydana gelerek gıda güvenliği konusu son yılların en önemli toplumsal konusu oldu. Gıda güvenliğiyle ilgili bilimsellikten uzak yaklaşımlar ve açıklamalar tüketicilerin kafasında soru işareti oluştururken Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Erginkaya gıda güvenliğindeki bilgi kirliliğine değinerek önemli açıklamalarda bulundu.   Gıda Güvenliği, Kalite ile Karıştırılmamalı Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Erginkaya ‘gıda güvenliğinin’ genellikle ‘kalite’ ile karıştırıldığına değinerek, “Hiçbir sağlık riski taşımayan gıdalara biz güvenli gıda diyoruz. Bu nedenle güvenli gıda elde etmek için yaptığımız tüm çalışmaları gıda güvenliği kapsamında ele alıyoruz. Genellikle gıda güvenliği kaliteyle karıştırılıyor. Ama gıda güvenliği derken tamamen sağlık problemi yaratmayan ürünleri kastediyoruz. Kalite kriterleri biraz göreceli ve farklı.” dedi.   Gıda Güvenliği Konusunda Çok Fazla Bilgi Kirliliği Var; En Fazla Yanlış Yönlendirme Süt ve Yoğurt Ürünlerinde Gıda güvenliği konusunda bilgi kirliliğinin çok olduğuna dikkat çeken Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erginkaya tüketicilerin yanlış bilgilendirilmelerinden yakındı. Prof. Dr. Erginkaya özellikle süt ve yoğurt ürünlerinde çok fazla bilgi kirliliğinin olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti; “Başımızı ağrıtan en önemli konu tarımsal üretimde herhangi bir uzmanlık alanı olmayan kişilerin yazılı veya görsel basına yaptıkları açıklamalarla tüketicileri yanlış bilgilendirilmesinin çok fazla olması. Örneğin süt, yoğurt ürünlerinde çok fazla bilgi kirliliği ve yanlış yönlendirmeler var diyebilirim. Özellikle Doğal ürünler tüketin teknolojik ürünler tüketmeyin diye bir algı oluşturuluyor.  Yani teknoloji karşıtı olaylar söz konusu buda doğru bir şey değil. Nedeni de bizler binlerce mühendis yetiştiriyoruz fakat yanlış bilgi kirliliği yüzünden mühendislerimizin önü kapanıyor. Ve istihdam problemleri yaratıyor. Bunun önüne geçmemiz gerekiyor.”   Doğal Ürün Organik ürün değildir Teknolojinin doğru kullanıldığı durumda yararlı bir şey olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Erginkaya her doğal ürünün güvenli olmadığına dikkat çekti. Doğal ürünlerin genellikle organik ürünlerle karıştırıldığını belirten Prof. Dr. Erginkaya doğal ürünlerin organik olmadığını açıkladı. Prof. Dr. Zerrin Erginkaya açıklamasına şöyle devam etti, “Doğal ürün hiçbir işlem görmeden tüketilen ürünlerdir. Organik ürünler ise sertifikalı ürünlerdir. Yani yine bir işlemden geçiyor ve belli kriterleri, yasal düzenlemeleri var. Organik ürün diyebilmemiz için bunlara uymak zorunda. Yani sertifika almaları gerekir. Doğal Ürün Organik ürün değildir. Organik ürünler güvenlidir gıda güvenliği açısından rahatlıkla tüketilebilinir ama doğal ürünlerin hepsi güvenli değildir. Organik ürün kontrollü ürünlerdir; tabi ki katkı maddesi vardır. Doğal ürün ise kontrolsüz, hiçbir işlem görmeden piyasaya sürülen ürün demektir. Ona da dikkat etmek gerekir. Her hangi bir kontrol mekanizması çalışmadığı için doğal ürünleri tüketmek her zaman doğru değildir. Buna çok özen göstermemiz lazım.”   Ambalajsız Ürünleri Tüketmekte Riskli Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Erginkaya ambalajsız satılan gıdalara da değindi. Ambalajsız satılan gıdaların organik ya da teknolojik nasıl olursa olsun risk unsurları barındırdığına dikkat çekerek, “Bir diğer önemli konuda ambalajlı ürünlerimiz.  Ambalajın üzerinde bütün bilgilerin yer aldığı Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığı’nın izniyle üretilmiş ürünleri tüketmemiz gerekiyor. Çünkü bunlar kontrol mekanizmasından geçmiş ürünlerdir. Kesinlikle ambalajlı ürünleri tercih etmeliyiz. Ambalajsız ürünlerde tarladan ahırdan tüketicinin sofrasına gelene kadar bulaşıcı hastalıklar çok fazla olduğundan tüketmenin risk taşıdığını söyleyebiliriz.” dedi.

 

Günümüzde eski usul gıda işleme ve tüketiciye sunma yaklaşımlarında gerek tüketicinin bilinçlenmesi gerekse ülkelerin gıda yasalarını "daha sağlıklı ve güvenli gıda üretme" doğrultusunda güncellemeleri nedeniyle çok önemli değişimler meydana gelerek gıda güvenliği konusu son yılların en önemli toplumsal konusu oldu.

Gıda güvenliğiyle ilgili bilimsellikten uzak yaklaşımlar ve açıklamalar tüketicilerin kafasında soru işareti oluştururken Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Erginkaya gıda güvenliğindeki bilgi kirliliğine değinerek önemli açıklamalarda bulundu.

 

Gıda Güvenliği, Kalite ile Karıştırılmamalı

Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Erginkaya ‘gıda güvenliğinin’ genellikle ‘kalite’ ile karıştırıldığına değinerek, “Hiçbir sağlık riski taşımayan gıdalara biz güvenli gıda diyoruz. Bu nedenle güvenli gıda elde etmek için yaptığımız tüm çalışmaları gıda güvenliği kapsamında ele alıyoruz. Genellikle gıda güvenliği kaliteyle karıştırılıyor. Ama gıda güvenliği derken tamamen sağlık problemi yaratmayan ürünleri kastediyoruz. Kalite kriterleri biraz göreceli ve farklı.” dedi.

 

Gıda Güvenliği Konusunda Çok Fazla Bilgi Kirliliği Var; En Fazla Yanlış Yönlendirme Süt ve Yoğurt Ürünlerinde

Gıda güvenliği konusunda bilgi kirliliğinin çok olduğuna dikkat çeken Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erginkaya tüketicilerin yanlış bilgilendirilmelerinden yakındı. Prof. Dr. Erginkaya özellikle süt ve yoğurt ürünlerinde çok fazla bilgi kirliliğinin olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti;

“Başımızı ağrıtan en önemli konu tarımsal üretimde herhangi bir uzmanlık alanı olmayan kişilerin yazılı veya görsel basına yaptıkları açıklamalarla tüketicileri yanlış bilgilendirilmesinin çok fazla olması. Örneğin süt, yoğurt ürünlerinde çok fazla bilgi kirliliği ve yanlış yönlendirmeler var diyebilirim. Özellikle Doğal ürünler tüketin teknolojik ürünler tüketmeyin diye bir algı oluşturuluyor.  Yani teknoloji karşıtı olaylar söz konusu buda doğru bir şey değil. Nedeni de bizler binlerce mühendis yetiştiriyoruz fakat yanlış bilgi kirliliği yüzünden mühendislerimizin önü kapanıyor. Ve istihdam problemleri yaratıyor. Bunun önüne geçmemiz gerekiyor.”

 

Doğal Ürün Organik ürün değildir

Teknolojinin doğru kullanıldığı durumda yararlı bir şey olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Erginkaya her doğal ürünün güvenli olmadığına dikkat çekti. Doğal ürünlerin genellikle organik ürünlerle karıştırıldığını belirten Prof. Dr. Erginkaya doğal ürünlerin organik olmadığını açıkladı. Prof. Dr. Zerrin Erginkaya açıklamasına şöyle devam etti,

“Doğal ürün hiçbir işlem görmeden tüketilen ürünlerdir. Organik ürünler ise sertifikalı ürünlerdir. Yani yine bir işlemden geçiyor ve belli kriterleri, yasal düzenlemeleri var. Organik ürün diyebilmemiz için bunlara uymak zorunda. Yani sertifika almaları gerekir. Doğal Ürün Organik ürün değildir. Organik ürünler güvenlidir gıda güvenliği açısından rahatlıkla tüketilebilinir ama doğal ürünlerin hepsi güvenli değildir. Organik ürün kontrollü ürünlerdir; tabi ki katkı maddesi vardır. Doğal ürün ise kontrolsüz, hiçbir işlem görmeden piyasaya sürülen ürün demektir. Ona da dikkat etmek gerekir. Her hangi bir kontrol mekanizması çalışmadığı için doğal ürünleri tüketmek her zaman doğru değildir. Buna çok özen göstermemiz lazım.”

 

Ambalajsız Ürünleri Tüketmekte Riskli

Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zerrin Erginkaya ambalajsız satılan gıdalara da değindi. Ambalajsız satılan gıdaların organik ya da teknolojik nasıl olursa olsun risk unsurları barındırdığına dikkat çekerek, “Bir diğer önemli konuda ambalajlı ürünlerimiz.  Ambalajın üzerinde bütün bilgilerin yer aldığı Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığı’nın izniyle üretilmiş ürünleri tüketmemiz gerekiyor. Çünkü bunlar kontrol mekanizmasından geçmiş ürünlerdir. Kesinlikle ambalajlı ürünleri tercih etmeliyiz. Ambalajsız ürünlerde tarladan ahırdan tüketicinin sofrasına gelene kadar bulaşıcı hastalıklar çok fazla olduğundan tüketmenin risk taşıdığını söyleyebiliriz.” dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.