“KHK ile elimiz bağlıyken bu tepkiler haksızlıktır!”

GÜNDEM 15.08.2019 - 17:07, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 2018+ kez okundu.
 

“KHK ile elimiz bağlıyken bu tepkiler haksızlıktır!”

  Türk-İş Genel Mali Sekreteri ve Türkiye Yol-İş Sendikası Genel Başkanı Ramazan Ağar, 2019 Dönemi Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmesi’nin ardından yükselen tepkilere cevap verdi. ÇOK İYİ DEĞİL AMA KOLAY OLMADI Adana’da, Türk-İş 4. Bölge Temsilciliği’nde Türk-İş’e bağlı sendikaların şube başkanlarıyla yaptığı toplantı öncesinde açıklamalarda bulunan Başkan Ramazan Ağar, “Aylarca mücadele ettik, yüzde 8 artı 4 ve bunun üstüne enflasyon payı aldık. Çok iyi bir sözleşme değildi ama bunu bile almak kolay olmadı” dedi. 12. MADDENİN ÇERÇEVE PROTOKOLÜ Hükümetle kamu işçisinin 2019-2020 yıllarını kapsayan mali ve sosyal haklarını belirleyen Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmesi’nin bitmesinin ardından özellikle sosyal medya üzerinden yapılan ağır eleştirileri haksız bulduğunu söyleyen Ağar, “696 sayılı KHK’nın 12. maddesindeki çerçeve protokolüyle zaten elimiz kolumuz bağlıydı” diye konuştu. GREVE GİTSEK KAYBI KARŞILAYAMAZDIK 2010 yılının başından bu yana süren görüşmeler olduğunu, bazı görüşmelerin Mart ayında başladığını anımsatan Ağar, şöyle devam etti: “Bayramda sözleşmeyi bitirdik. Ne şartlarda mücadele ettiğimiz ise bilinmiyor. Yüzde 8 artı 4 ve üstüne enflasyon payı aldık. Bu bize verilmedi aldık. Bize ilk yüzde 5 artı 4 teklif edildi. Daha sonra yüzde 6 artı 4, 6.5 artı 4 ve son olarak da yüzde 8 artı 4 ve enflasyon payı üzerinden anlaştık. Gece yarılarına kadar müzakere ettik ve imzaladık. Eğer greve gitseydik ve yüzde 10 ile sözleşmeyi bitirseydik grevdeki kaybı karşılayamazdık. Bizim talebimiz ilk 6 ay yüzde 15 idi. Ücretler 3 bin 500’e çekilip 300 TL’de iyileştirme yapılmasıydı. Hükümet 3 bin 500’ü geçmeden 60 TL iyileştirme teklif etti. Biz 3 bin 500 artı 150 TL aldık. Burada aslında 696 sayılı KHK’nın 12. maddesinin çerçeve protokolüyle resmen elimiz kolumuz bağlanmıştır. Buna rağmen biz bunu aldık. Elbette çok iyi bir sözleşme demiyoruz. İşçinin eski mali gücü yok, sendikaların eski durumu yok. Macera arayıp işçiyi sokağa dökmeden bu sözleşmeyi imzaladık. Hoşumuza gitmese de yapmak zorundaydık. Bazı yayın organlarında 8 artı 4 konuşuluyor ama enflasyon payına hiç yer vermiyorlar. Bu arada bize bağlı sendikalardan birinin başkanı da Genel başkanımız Ergün Atalay’a istifa çağrısı yaptı. Bu kişi 2009’dan bu yana başkanlar kuruluna gelmeyen birisi. Sen önce grevini yap. Türk-İş işçiyi satmadı. Türk-İş hiç bir siyasi partinin arka bahçesi değildir. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’a da haksızlık edilmemeli.“ TAŞERONUN HAKLARI KARARTILDI Taşeron işçilerin haklarının KHK ile karartıldığını, bunu hükümetin eski ekonomi bakanlarından birinin yaptığını savunan Ramazan Ağar, “Kadroya geçirilen ama hiç bir hakkı olmayan bir işçi profilini hayata geçirdiler. Bu nedenle 696 sayılı KHK’nın değiştirilmesi gerek” dedi. AÇIK KALAN MİKROFON Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın sözleşme imzalandıktan sonra açık kalan mikrofondan, "Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle" sözleriyle ilgili bir soruyu da yanıtlayan Ağar, “Genel başkanımız, ‘milleti sokağa dökmeden bitirmemiz iyi oldu’ demek istemiştir. Sözleri yanlış anlaşılmıştır” yanıtını verdi.      

 

Türk-İş Genel Mali Sekreteri ve Türkiye Yol-İş Sendikası Genel Başkanı Ramazan Ağar, 2019 Dönemi Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmesi’nin ardından yükselen tepkilere cevap verdi.

ÇOK İYİ DEĞİL AMA KOLAY OLMADI

Adana’da, Türk-İş 4. Bölge Temsilciliği’nde Türk-İş’e bağlı sendikaların şube başkanlarıyla yaptığı toplantı öncesinde açıklamalarda bulunan Başkan Ramazan Ağar, “Aylarca mücadele ettik, yüzde 8 artı 4 ve bunun üstüne enflasyon payı aldık. Çok iyi bir sözleşme değildi ama bunu bile almak kolay olmadı” dedi.

12. MADDENİN ÇERÇEVE PROTOKOLÜ

Hükümetle kamu işçisinin 2019-2020 yıllarını kapsayan mali ve sosyal haklarını belirleyen Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmesi’nin bitmesinin ardından özellikle sosyal medya üzerinden yapılan ağır eleştirileri haksız bulduğunu söyleyen Ağar, “696 sayılı KHK’nın 12. maddesindeki çerçeve protokolüyle zaten elimiz kolumuz bağlıydı” diye konuştu.

GREVE GİTSEK KAYBI KARŞILAYAMAZDIK

2010 yılının başından bu yana süren görüşmeler olduğunu, bazı görüşmelerin Mart ayında başladığını anımsatan Ağar, şöyle devam etti:

“Bayramda sözleşmeyi bitirdik. Ne şartlarda mücadele ettiğimiz ise bilinmiyor. Yüzde 8 artı 4 ve üstüne enflasyon payı aldık. Bu bize verilmedi aldık. Bize ilk yüzde 5 artı 4 teklif edildi. Daha sonra yüzde 6 artı 4, 6.5 artı 4 ve son olarak da yüzde 8 artı 4 ve enflasyon payı üzerinden anlaştık. Gece yarılarına kadar müzakere ettik ve imzaladık. Eğer greve gitseydik ve yüzde 10 ile sözleşmeyi bitirseydik grevdeki kaybı karşılayamazdık. Bizim talebimiz ilk 6 ay yüzde 15 idi. Ücretler 3 bin 500’e çekilip 300 TL’de iyileştirme yapılmasıydı. Hükümet 3 bin 500’ü geçmeden 60 TL iyileştirme teklif etti. Biz 3 bin 500 artı 150 TL aldık. Burada aslında 696 sayılı KHK’nın 12. maddesinin çerçeve protokolüyle resmen elimiz kolumuz bağlanmıştır. Buna rağmen biz bunu aldık. Elbette çok iyi bir sözleşme demiyoruz. İşçinin eski mali gücü yok, sendikaların eski durumu yok. Macera arayıp işçiyi sokağa dökmeden bu sözleşmeyi imzaladık. Hoşumuza gitmese de yapmak zorundaydık. Bazı yayın organlarında 8 artı 4 konuşuluyor ama enflasyon payına hiç yer vermiyorlar. Bu arada bize bağlı sendikalardan birinin başkanı da Genel başkanımız Ergün Atalay’a istifa çağrısı yaptı. Bu kişi 2009’dan bu yana başkanlar kuruluna gelmeyen birisi. Sen önce grevini yap. Türk-İş işçiyi satmadı. Türk-İş hiç bir siyasi partinin arka bahçesi değildir. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’a da haksızlık edilmemeli.“

TAŞERONUN HAKLARI KARARTILDI

Taşeron işçilerin haklarının KHK ile karartıldığını, bunu hükümetin eski ekonomi bakanlarından birinin yaptığını savunan Ramazan Ağar, “Kadroya geçirilen ama hiç bir hakkı olmayan bir işçi profilini hayata geçirdiler. Bu nedenle 696 sayılı KHK’nın değiştirilmesi gerek” dedi.

AÇIK KALAN MİKROFON

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın sözleşme imzalandıktan sonra açık kalan mikrofondan, "Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle" sözleriyle ilgili bir soruyu da yanıtlayan Ağar, “Genel başkanımız, ‘milleti sokağa dökmeden bitirmemiz iyi oldu’ demek istemiştir. Sözleri yanlış anlaşılmıştır” yanıtını verdi.

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.