RAMAZAN YALNIZLIK HASTALIĞINA İYİ GELİYOR

SAĞLIK-YAŞAM 15.05.2019 - 13:25, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 2585+ kez okundu.
 

RAMAZAN YALNIZLIK HASTALIĞINA İYİ GELİYOR

  Yalnızlık, modern çağın salgın hastalığına dönüştü. Bu durum insanların ruh sağlığına ve bağışıklık sistemine zarar veriyor, depresyona sürüklüyor. Psikolog Tuba Ertunç, “Kalabalık iftar sofraları ve birlikte ibadet etmek, sosyal içe dönüklüğü azaltıyor ayrıca yalnızlaşma duygusuna iyi geliyor” dedi.   Medical Park Ankara Hastanesi’nden Psikolog Tuba Ertunç, “Ramazan ayı birliği, beraberliği yardımlaşmayı ve insanların kendi iradeleri ile yeme-içme gibi temel dürtülerini kontrol altına aldığı, maneviyatın güçlendiği 30 günlük süreçtir. Yani Ramazan ayının insanların toplumsal, bireysel ve sosyal yapılarına etkisi büyüktür” diye konuştu.   Psikolog Tuba Ertunç sözlerini şöyle sürdürdü: “Oruç tutmak günlük rutinimizi etkileyebileceği gibi insanda doğuştan var olan ve hemen hemen herkesin yaşayabileceği temel duygulardan biri olan sinirliliğe yol açabilir. Bu duygu hissedildiğinde değil saldırganlığa dönüştüğünde problem teşkil eder. Oruç ve öfke kontrolü arasındaki ilişki üzerine yapılan bir araştırma, düşünülenin aksine oruç tutmanın, sakinleşmek için güzel bir araç olduğunu göstermiştir. Araştırma sonuçlarını incelediğimizde öfkeyi kontrol etme, öfkeyi içe atma ya da bastırma katılımcılar tarafından yüksek oranda belirginleşirken, dışa yansıtılan öfkenin en düşük puan aldığı görülmektedir. Sonuç olarak oruç tutmanın öfkeyi kontrol etme becerisinin gelişmesine etkisinin büyük olduğu söylenebilir.” ‘PSİKOLOJİK SORUNLARDAN KORUYOR’ Ramazan ayının paylaşma duygusunu sevgi, saygı, hoşgörü ve empati becerisini geliştirdiğini söyleyen Ertunç, “Kalabalık iftar ve sahur sofraları, bazen dostların bazen de akrabaların misafir olduğu belli bir zaman diliminde, tüm ailenin masa da yerini aldığı zamanlarda sosyal içe dönüklük ve yalnızlaşma konusunda, kendini yalnız, değersiz ve yetersiz hisseden bireyler açısından, aile ve yakınların etkisi ile sosyal hayatı canlandırma işlevi görerek kişiyi yaşayabileceği depresyon ve kaygı gibi bozukluklardan koruyabilmektedir” diye konuştu. Refah düzeyi yüksek olan insanların sahip olduğu şeyleri sadece Ramazan ayında gören ve yaşayabilen birçok aile olduğunu belirten Psikolog Tuba Ertunç şunları söyledi: “Ramazan ayının birlik, beraberlik ve yardımlaşma gibi değerleriyle iyileştirici etkisi olduğu söylenebilir. Ramazan etkinlikleri, kalabalık iftar ve birlikte yapılan ibadetler, insanların kendilerini daha iyi hmelerine, sosyal duyguları ve bağları güçlendirmelerine empati becerilerini geliştirmesine etkisi çok büyüktür. Sonuç olarak bir arada olmanın, yardımlaşmanın kültürel yapıya etkisinin ve topluma yerleşmiş olmasının özellikle Ramazan ayında, belirgin bir şekilde pekiştirildiğini görüyoruz.”

 

Yalnızlık, modern çağın salgın hastalığına dönüştü. Bu durum insanların ruh sağlığına ve bağışıklık sistemine zarar veriyor, depresyona sürüklüyor. Psikolog Tuba Ertunç, “Kalabalık iftar sofraları ve birlikte ibadet etmek, sosyal içe dönüklüğü azaltıyor ayrıca yalnızlaşma duygusuna iyi geliyor” dedi.

 

Medical Park Ankara Hastanesi’nden Psikolog Tuba Ertunç, “Ramazan ayı birliği, beraberliği yardımlaşmayı ve insanların kendi iradeleri ile yeme-içme gibi temel dürtülerini kontrol altına aldığı, maneviyatın güçlendiği 30 günlük süreçtir. Yani Ramazan ayının insanların toplumsal, bireysel ve sosyal yapılarına etkisi büyüktür” diye konuştu.

 

Psikolog Tuba Ertunç sözlerini şöyle sürdürdü: “Oruç tutmak günlük rutinimizi etkileyebileceği gibi insanda doğuştan var olan ve hemen hemen herkesin yaşayabileceği temel duygulardan biri olan sinirliliğe yol açabilir. Bu duygu hissedildiğinde değil saldırganlığa dönüştüğünde problem teşkil eder. Oruç ve öfke kontrolü arasındaki ilişki üzerine yapılan bir araştırma, düşünülenin aksine oruç tutmanın, sakinleşmek için güzel bir araç olduğunu göstermiştir. Araştırma sonuçlarını incelediğimizde öfkeyi kontrol etme, öfkeyi içe atma ya da bastırma katılımcılar tarafından yüksek oranda belirginleşirken, dışa yansıtılan öfkenin en düşük puan aldığı görülmektedir. Sonuç olarak oruç tutmanın öfkeyi kontrol etme becerisinin gelişmesine etkisinin büyük olduğu söylenebilir.”

‘PSİKOLOJİK SORUNLARDAN KORUYOR’

Ramazan ayının paylaşma duygusunu sevgi, saygı, hoşgörü ve empati becerisini geliştirdiğini söyleyen Ertunç, “Kalabalık iftar ve sahur sofraları, bazen dostların bazen de akrabaların misafir olduğu belli bir zaman diliminde, tüm ailenin masa da yerini aldığı zamanlarda sosyal içe dönüklük ve yalnızlaşma konusunda, kendini yalnız, değersiz ve yetersiz hisseden bireyler açısından, aile ve yakınların etkisi ile sosyal hayatı canlandırma işlevi görerek kişiyi yaşayabileceği depresyon ve kaygı gibi bozukluklardan koruyabilmektedir” diye konuştu.

Refah düzeyi yüksek olan insanların sahip olduğu şeyleri sadece Ramazan ayında gören ve yaşayabilen birçok aile olduğunu belirten Psikolog Tuba Ertunç şunları söyledi: “Ramazan ayının birlik, beraberlik ve yardımlaşma gibi değerleriyle iyileştirici etkisi olduğu söylenebilir. Ramazan etkinlikleri, kalabalık iftar ve birlikte yapılan ibadetler, insanların kendilerini daha iyi hmelerine, sosyal duyguları ve bağları güçlendirmelerine empati becerilerini geliştirmesine etkisi çok büyüktür. Sonuç olarak bir arada olmanın, yardımlaşmanın kültürel yapıya etkisinin ve topluma yerleşmiş olmasının özellikle Ramazan ayında, belirgin bir şekilde pekiştirildiğini görüyoruz.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.