SAĞLIKÇIYA MİNNET KORUSU!

Türk Kadınlar Konseyi Derneği’nce pandemide hayatı kaybeden sağlık çalışanları için Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde koruluk oluşturuldu.

    REKTÖR DE FİDAN DİKTİ Adana’da koronavirüsle mücadelede hayatını kaybeden sağlıkçılar için “Minnet Korusu” oluşturuldu. Türk Kadınları Konseyi Derneği’nce Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi yanındaki koruluğa Rektör Prof. Dr. Meryem Tuncel de fidan dikti.   DR. ERTANE’NİN YAKINLARI DA GELDİ Türk Kadınları Konseyi Derneği Başkanı Av. Meryem Türktekin, Rektör Tuncel’e, projeye sundukları katkıdan dolayı minnettar olduklarını belirterek teşekkür belgesi verdi. Törene, pandemiyle mücadelede hayatını kaybeden Dr. Mehmet Ertane’nin yakınları da katıldı.   380 SAĞLIKÇI PANDEMİYLE MÜCADELEDE VEFAT ETTİ Dernek Başkanı Av. Meryem Türktekin, şu ana kadar Covid nedeniyle 380 sağlıkçının hayatını kaybettiğini anımsatarak, “Kimi henüz 22 yaşında hayatının baharında, kimi, yüzünü göremediği karnındaki yavrusuyla, kimi yetim kalan çocuklarını bu topluma emanet ederek yaşama veda ettiler” dedi.   ŞEHİTLERİMİZİ İSMİ FİDANDA YAŞAYACAK Türktekin, yaşanan acıların yüreklerine dokunduğunu anımsatarak, “Eve kapandığımız dönemde, sağlık çalışanlarına destek olabilmek ve hayatını kaybedenler için görev şehidi sayılmalarını talep ettik. Ancak en güzel projenin sağlık şehitlerimizin isimlerini yaşatmak olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Türk Kadınlar Konseyi Derneği’nce pandemide hayatı kaybeden sağlık çalışanları için Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde koruluk oluşturuldu. Dernek Başkanı Av. Meryem Türktekin, şu ana kadar Covid nedeniyle 380 sağlıkçının hayatını kaybettiğini anımsatarak, “Kimi henüz 22 yaşında hayatının baharında, kimi, yüzünü göremediği karnındaki yavrusuyla, kimi yetim kalan çocuklarını bu topluma emanet ederek yaşama veda ettiler” dedi. Türktekin, şunları kaydetti: “Bu pandemi süreci, yediden yetmişe hepimizi derinden etkiledi. Alışkanlıklarımızı, bildiğimiz doğruları ve yanlışları, hemen her şeyi yeniden yapılandırmak zorunda kaldık. Tüm hastaneler, yoğun bakım üniteleri, covid vakalarıyla dolup taştı. Her yer de adeta ölümün kol gezdiği, kötü bir yıl yaşadık. Hepimiz Covidle halen bir şekilde savaşıyoruz, mücadele ediyoruz. Ancak en fazla mücadele eden ve en fazla zarar görenler; şüphesiz sağlık çalışanları oldu. Kimi henüz 22 yaşında, hayatının baharında. Kimi, yüzünü göremediği karnındaki yavrusuyla. Kimi, yetim kalan çocuklarını bu topluma emanet ederek bir bir yaşama veda ettiler. Boğulurken, kendi sessiz çığlıklarında. Yüreklerinde doyamadıkları sevdaların hüznü. Alınlarında ise, içtikleri meslek andını yerine getirmiş olmanın huzuru vardı. Zordur sağlık çalışanı olmak, bilirim. Sağlık kökenli bir hukukçu, bir Gevher Nesibeli olarak yakınen bilirim. İster doktor ister hemşire, ister teknik personel, ister ebe, ister eczacı. Hangisi olursanız olun, fark etmez. Zordur sağlık çalışanı olmak; Her şeyden önce, binlerce hüzün hikayesi taşımak demektir, yüreğinizde. Daha da kötüsü, hepimizin o en çok korktuğu, ölüm anına, sayısız kez şahit olmak demektir. Ve buna rağmen, yaşam enerjinizi, umudunuzu, ve cesaretinizi koruyabilmek. Ve hastalarınıza bunları aktarabilmek, demektir. Bu nedenle sağlık çalışanlarının fedakarlıklarının görülmesi ve topluma yansıtılması gerektiğini, şefkatlerinin ve mesleki şevklerinin ise, asla zedelenmemesi gerektiğini düşünüyorum. Sağlık Bakanlığı verilerinden edindiğimiz güncel bilgilere göre; şu ana kadar covid nedeniyle kaybettiğimiz; tam 380 sağlık şehidimiz var. Sorsam şimdi birçoğunun adını hiç kimse  hatırlamaz. Halen birinin acısı geçmeden geçmeden, bir diğerinin acısıyla uyanıyoruz güne. Bir dönüp bakınız tarihe! Çanakkale’de de, Kurtuluş savaşında da, adsız kahramanlardı onlar.  Covid’le savaşta da ne yazık ki, adsız kahramanlar oldular. Bu yüzden yaşanan bu acılar yüreğime dokundu. Eve kapandığımız dönemde, sağlık çalışanlarına destek olabilmek ve hayatını kaybedenlerin isimlerini yaşatabilmek adına, dernek üyelerimizden sağlık çalışanlarıyla ilgili projeler üretilmesini talep etmiştim. Sağ olsunlar, ürettiler. V e derneğimiz bu kapsamda bir çok güzel işe imza attı. Örneğin Covid servislerine teşekkür belgeleri yollamak gibi. Çalışmadığımız dönemlerde araçlarımızı, aracı olmayan sağlık çalışanlarına vermek gibi. Köşe yazılarımızla, mesleğin önemini topluma anlatmak gibi. Basın açıklamalarımızla, onların sesi olmaya çalışmak; ücretlerinin ve özlük haklarının düzeltilmesini istemek ve Covid nedeniyle hayatını kaybedenlerin görev şehidi sayılmalarını talep etmek gibi. Bu çalışmalar için de, bugün nezdinizde tüm üyelerimize teşekkür ediyorum. Ancak bu konuda şu ana yaptığımız en güzel projenin bu olduğunu düşünüyorum; Zira bu proje ile sağlık şehitlerimizin isimleriniyaşatma imkanı bulmuş olduk. Bu nedenle, bu projeyi ve etkinliği yapmayı teklif eden ve derneğimizle üniversite arasında iletişim köprüleri kuran değerli Yönetim Kurulu Üyemiz Prof. Dr. Sayın Hatice Korkmaz Güvenmez’e ayrıca teşekkür ediyorum.Bu etkinliğimizi sizlerin desteği ile, her yıl yenilemeyi vaat ederek Çukurova Üniversitems Rektörü Prof. Dr. Sn Meryem Tuncel’e ve sayın rektör yardımcılarına bu projeye sunmuş oldukları katkılardan ve deneğimizle yapmış oldukları işbirliğinden dolayı sonsuz teşekkürlerimi ifade etmek isterim. Orman Bölge Müdürlüğü’nede, temin ettikleri fidanlar için teşekkür etmek isterim. Ayrıca Park ve Bahçeler Müdürü Sayın Hülya Şafak’a gerekli her türlü alt yapı desteğini bizlere özveriyle sunduğu için teşekkür ederim. Davetimizi kabul ederek etkinliğimize katılan dekanlara, Adana Tabip Odası Başkanı Selahattin Menteş’e, başhekime, başhemşireye tüm sağlık çalışanlarına, açıkçası şuan burada bulunan herkese katılımlarından dolayı çok teşekkür ederek, huzurlarınızda; bu süreçte göstermiş oldukları fedakarlıklar için tüm sağlık çalışanlarına toplum adına minnet duygumuzu ifade ediyor ve sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum.”