TARİHE ALTIN HARFLE YAZDIRDILAR

    ANKARA/ CHP’li Sümer, Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının tanınmasının 84.yıldönümünde yazılı bir mesaj yayınladı. Sümer, kadınların etkin katılımı olmadan ve karar alma süreçlerinin tümünde kadın bakış açısı yerleşmeden eşitlikten, çağdaşlıktan, kalkınmadan, adaletten ve demokrasiden söz etmenin mümkün olmadığını vurguladı. CHP Grup Yönetim Kurulu Üyesi ve Adana Milletvekili Orhan Sümer, kadınların etkin katılımı olmadan ve karar alma süreçlerinin tümünde kadın bakış açısı yerleşmeden eşitlikten, çağdaşlıktan, kalkınmadan, adaletten ve demokrasiden söz etmenin mümkün olmadığını vurguladı. Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının tanınmasının 84.yıldönümünde yazılı bir mesaj yayınladı. Mesajında Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Ulusal Kurtuluş Savaşının ardından, özgürlüğümüze kavuşmamızda büyük pay sahibi olan Türk kadınına dünyanın birçok gelişmiş ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkının tanınmasına öncülük ettiğini vurgulayan Sümer, “Büyük Önder Atatürk, kadınlarımıza bütün meslek, sanat ve bilim alanlarını açarak, onların söz, yetki ve karar sahibi olan özgür birer birey haline gelmelerini sağlamıştır. Türk kadını da Ata’sından aldığı güçle; bilimde, tıpta, sanatta, edebiyatta, sporda, basında, siyasette ve hayatın diğer pek çok alanında kazandığı başarılarla adlarını tarihe altın harflerle yazdırmışlardır” dedi. KADINLAR MAĞDUR Kadını ikinci sınıf vatandaş olarak gören anlayışa son veren Cumhuriyetimizin ilk yıllarından günümüze kadar geçen zaman içinde kadın haklarının bilinçli ve sürekli olarak geriletildiğine dikkat çeken Sümer, mesajında şöyle dedi: “Üzülerek belirtmek gerekir ki, bugün de “Türkiye’de kadın” denilince akla ilk olarak kadına yönelen şiddet ve cinayetler, yoksulluk, eğitimsizlik, eşitsizlik ve adaletsizlik gelmektedir. Ülkemizdeki ayrıştırma, ötekileştirme ve kamplaştırma politikalarından en çok kadınlar mağdur olmuşlardır, bu olumsuzluklar ne yazık ki devam etmektedir. Kadınların etkin katılımı olmadan ve karar alma süreçlerinin tümünde kadın bakış açısı yerleşmeden eşitlikten, çağdaşlıktan, kalkınmadan, adaletten ve demokrasiden söz etmek mümkün değildir. Atatürk ile başlatılmış olan çağdaşlaşma yürüyüşünü ara vermeden sürdürmek, her alanda gelişmiş ve kalkınmış bir Türkiye’yi inşa etmek, yaşatmak ve gelecek kuşaklara bırakmak kadın, erkek hepimizin ortak tarihi görevi ve sorumluluğudur” Sümer, aydınlık geleceğimizin hazırlanmasında büyük katkıları olan ve eşit birer birey olmalarının yolunu açan tüm kadınları saygı ile andığını belirttiği mesajında tüm kadınların “Dünya Kadın Hakları Günü’nü kutladı.