Tatlı bir yorgunlukla gelir bahar!

29.03.2020 - 16:09, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 2274+ kez okundu.
 

Tatlı bir yorgunlukla gelir bahar!

Uzman Diyetisyen Fadime Özgök Şenses, bahar aylarında hissedilen yorgunluğun etkilerinin sağlıklı beslenmeyle azaltılabileceğini bildirdi.
“Kendimi bugünlerde çok yorgun hissediyorum” diyen birine diğeri; “Tatlı bir yorgunlukla gelir bahar, doğanın uyanmaya başlamasıyla güzel duygular filizlenir insanda” sözleri ile karşılık verdi.  Çin’de ortaya çıkan ve Avrupa ülkeleri, Amerika ile birlikte ülkemizi de etkileyen koronavirüs vakaları hız kesmeden artıyor. Türkiye’de öldürücü virüs tedbirleri şehirlerarası ulaşımı durdurdu, ülkemizin dünya ile bağlantısını kopardı. Hergün gazete ve televizyonlardaki koronavirüs haberleri psikolojimizi de bozdu. Uzmanlar, bahar yorgunluğu olanların bu dönemi daha iyi atlatmasını sağlamak için uyarıyor. Uzman Diyetisyen Fadime Özgök Şenses, bahar aylarında hissedilen yorgunluğun etkilerinin sağlıklı beslenmeyle azaltılabileceğini bildirdi.  Mevsim geçişlerinin havanın değişimiyle birlikte insanların en sık hastalandıkları dönemler arasında olduğuna dikkat çeken Şenses, mevsim geçişlerinde hissedilen bir takım ruhsal ve bedensel belirtilerin bahar yorgunluğu olarak adlandırıldığına işaret etti. Şenses, bahar yorgunluğunun kendini mart, nisan ve mayıs aylarında htirdiğine dikkat çekerek, insanların özel ve iş hayatını etkileyip yaşam kalitesinde azalmalara yol açabildiğini söyledi. Şenses, yorgunluk hissinin değişen havalara bağlansa da, uzun sürmesi halinde ciddiye alınıp araştırılmasını öneriyor.  Kış mevsiminden ilkbahara geçişte sık yorgunluk şikâyetlerinin yaşandığını anlatan Uzman Diyetisyen Fadime Özgök Şenses, bu dönemlerde dengesiz beslenme veya vitamin eksikliğinden kaynaklı yorgunlukların yaşanabildiğini bildirdi.  Havaların ısınması, doğanın uyanması ve bitki kokularıyla birçok insanın  üzerinde ağırlık oluşabildiğine vurgu yapan Şenses, “Bu dönemlerde kendimizi yorgun hissederiz. Sabahları uyanmak çok daha zor olur. Bunun yanında çalışırken de isteksizlik vardır. Burada vitamin eksikliği veya başka bir sorun var mı ona bakılması gerekir” dedi.  KAHVALTIDA YUMURTAYI EKSİK ETMEYİN Bahar yorgunluğundan kurtulmanın sağlıklı beslenmeyle atlatılacağına işaret eden Şenses, “Bu günlerde yorgunluk, uyku hali, enerji düşüklüğü belirtileri ortaya çıkmaya başladı. Bunun önlenmesi için yapılacaklar şöyle olmalı. Güne zinde başlamanın ilk kuralı kahvaltıdır. Kahvaltıda hafif ama tok tutan besinler tercih edilmeli. Protein açısından zengin peynir, yumurta, süt gibi besinler kahvaltının baş tacı olmalıdır. Lif içeriği yüksek tam tahıllı ekmek veya yulaf ezmesi yenilmeli. Kahvaltı, domates, salatalık, yeşillikler veya meyveyle zenginleştirilmelidir. BESLENMEDE ÇEŞİTLİLİK ÖNEMLİ  “Bu dönemde yavaşlayan metabolizmayı hızlandırma yollarından biri de ara öğünlerdir. Ara öğünde meyve tercih edebilir, kahvaltı ve öğle yemeği arasına ekleyebileceğiniz ceviz, fındık, badem gibi kuruyemişler enerjinizi yükseltmeye ve yorgunluğunuzu gidermeye yardımcı olur. Ana öğünlerde sebzeyi, ara öğünlerde ise meyveyi tercih edebilirsiniz. Beslenmede çeşitlilik çok önemli. Aldığınız vitamin, mineral ve antioksidan çeşitliliğini artırıp yorgunlukla baş etmeyi daha kolay hale getirebilirsiniz.” D VİTAMİNİ ALIN “D vitamini değerleri düşük olanların yorgunluğa meyilli oldukları bir gerçektir. D vitamininin en iyi kaynağı doğal güneş ışığıdır. D vitamini mutluluk hormonunun salgılanmasına da yardımcı olur. Güneşin yüzünü göstermeye başladığı bahar aylarında, güneşlenmeye dikkat edin. Ayrıca kandaki D vitamini değerlerine baktırarak gerekli ise takviye de yaptırmalısınız.”  PROBİYORTİKLER ÇOK FAYDALI “Mutluluk hormonlarımızın çoğu bağırsakta bulunan iyi huylu bakteriler tarafından gerçekleştirilir. Bu faydalı bakterilerin sayısını artıracak beslenme şeklini uygulamak lazım. Probiyotikler sağlıklı beslenme için çok faydalı olur ve kefir veya ev yapımı yoğurt bu bakımdan bulunmaz bir kaynaktır. Beslenmenize yoğurt ve kefir ekleyerek iyi bakterilerin sayısını artırın.” SPOR YAPMAYI UNUTMAYIN “Spor, sağlıklı yaşamın kaynağıdır ve mutluluk hormonlarını artırır. Günün koşturmacası içinde spora hiç vakit yok diyorsanız, 20 dakikalık hafif yürüyüş yapın. Bu daha sonra yataktan kalkmanızı kolaylaştıracaktır. Bunu yapamıyorsanız gün içerisinde 20 dakikadan fazla yürüyüş yapmaya gayret edin. Günlük 10 bin adım atın.”  YAŞAM KAYNAĞI SU “Su, hayatımızın en önemli ihtiyaç kaynağıdır. Günlük 2-2,5 litre su tüketmek gerekir. Fakat kafein içeren gıdaların aşırı tüketiminden kaçınılması gerektiği unutulmasın. Metabolizmayı hızlandıran yeşil çay, bağışıklık sistemini kuvvetlendiren kuşburnu çayı gibi bitki çayları tercih edilebilir. Ayrıca aşırı tuzun vücutta ödem yaptığını unutmayın”  UYKUNUZU İYİ ALMALISINIZ “Kilo kontrolü her zaman önemlidir. Düzenli ve sağlıklı bir uyku çekmelisiniz. Günlük 6-8 saat arası uyku vücudun yeni günü daha enerjik karşılamasını sağlar. Çok geç saatlerde yatmazsanız bu sizin için daha iyi olur.”
Uzman Diyetisyen Fadime Özgök Şenses, bahar aylarında hissedilen yorgunluğun etkilerinin sağlıklı beslenmeyle azaltılabileceğini bildirdi.

“Kendimi bugünlerde çok yorgun hissediyorum” diyen birine diğeri; “Tatlı bir yorgunlukla gelir bahar, doğanın uyanmaya başlamasıyla güzel duygular filizlenir insanda” sözleri ile karşılık verdi. 

Çin’de ortaya çıkan ve Avrupa ülkeleri, Amerika ile birlikte ülkemizi de etkileyen koronavirüs vakaları hız kesmeden artıyor. Türkiye’de öldürücü virüs tedbirleri şehirlerarası ulaşımı durdurdu, ülkemizin dünya ile bağlantısını kopardı. Hergün gazete ve televizyonlardaki koronavirüs haberleri psikolojimizi de bozdu. Uzmanlar, bahar yorgunluğu olanların bu dönemi daha iyi atlatmasını sağlamak için uyarıyor. Uzman Diyetisyen Fadime Özgök Şenses, bahar aylarında hissedilen yorgunluğun etkilerinin sağlıklı beslenmeyle azaltılabileceğini bildirdi. 
Mevsim geçişlerinin havanın değişimiyle birlikte insanların en sık hastalandıkları dönemler arasında olduğuna dikkat çeken Şenses, mevsim geçişlerinde hissedilen bir takım ruhsal ve bedensel belirtilerin bahar yorgunluğu olarak adlandırıldığına işaret etti. Şenses, bahar yorgunluğunun kendini mart, nisan ve mayıs aylarında htirdiğine dikkat çekerek, insanların özel ve iş hayatını etkileyip yaşam kalitesinde azalmalara yol açabildiğini söyledi. Şenses, yorgunluk hissinin değişen havalara bağlansa da, uzun sürmesi halinde ciddiye alınıp araştırılmasını öneriyor.  Kış mevsiminden ilkbahara geçişte sık yorgunluk şikâyetlerinin yaşandığını anlatan Uzman Diyetisyen Fadime Özgök Şenses, bu dönemlerde dengesiz beslenme veya vitamin eksikliğinden kaynaklı yorgunlukların yaşanabildiğini bildirdi. 
Havaların ısınması, doğanın uyanması ve bitki kokularıyla birçok insanın  üzerinde ağırlık oluşabildiğine vurgu yapan Şenses, “Bu dönemlerde kendimizi yorgun hissederiz. Sabahları uyanmak çok daha zor olur. Bunun yanında çalışırken de isteksizlik vardır. Burada vitamin eksikliği veya başka bir sorun var mı ona bakılması gerekir” dedi. 
KAHVALTIDA YUMURTAYI EKSİK ETMEYİN
Bahar yorgunluğundan kurtulmanın sağlıklı beslenmeyle atlatılacağına işaret eden Şenses, “Bu günlerde yorgunluk, uyku hali, enerji düşüklüğü belirtileri ortaya çıkmaya başladı. Bunun önlenmesi için yapılacaklar şöyle olmalı. Güne zinde başlamanın ilk kuralı kahvaltıdır. Kahvaltıda hafif ama tok tutan besinler tercih edilmeli. Protein açısından zengin peynir, yumurta, süt gibi besinler kahvaltının baş tacı olmalıdır. Lif içeriği yüksek tam tahıllı ekmek veya yulaf ezmesi yenilmeli. Kahvaltı, domates, salatalık, yeşillikler veya meyveyle zenginleştirilmelidir.
BESLENMEDE ÇEŞİTLİLİK ÖNEMLİ 
“Bu dönemde yavaşlayan metabolizmayı hızlandırma yollarından biri de ara öğünlerdir. Ara öğünde meyve tercih edebilir, kahvaltı ve öğle yemeği arasına ekleyebileceğiniz ceviz, fındık, badem gibi kuruyemişler enerjinizi yükseltmeye ve yorgunluğunuzu gidermeye yardımcı olur. Ana öğünlerde sebzeyi, ara öğünlerde ise meyveyi tercih edebilirsiniz. Beslenmede çeşitlilik çok önemli. Aldığınız vitamin, mineral ve antioksidan çeşitliliğini artırıp yorgunlukla baş etmeyi daha kolay hale getirebilirsiniz.”
D VİTAMİNİ ALIN
“D vitamini değerleri düşük olanların yorgunluğa meyilli oldukları bir gerçektir. D vitamininin en iyi kaynağı doğal güneş ışığıdır. D vitamini mutluluk hormonunun salgılanmasına da yardımcı olur. Güneşin yüzünü göstermeye başladığı bahar aylarında, güneşlenmeye dikkat edin. Ayrıca kandaki D vitamini değerlerine baktırarak gerekli ise takviye de yaptırmalısınız.” 
PROBİYORTİKLER ÇOK FAYDALI
“Mutluluk hormonlarımızın çoğu bağırsakta bulunan iyi huylu bakteriler tarafından gerçekleştirilir. Bu faydalı bakterilerin sayısını artıracak beslenme şeklini uygulamak lazım. Probiyotikler sağlıklı beslenme için çok faydalı olur ve kefir veya ev yapımı yoğurt bu bakımdan bulunmaz bir kaynaktır. Beslenmenize yoğurt ve kefir ekleyerek iyi bakterilerin sayısını artırın.”
SPOR YAPMAYI UNUTMAYIN
“Spor, sağlıklı yaşamın kaynağıdır ve mutluluk hormonlarını artırır. Günün koşturmacası içinde spora hiç vakit yok diyorsanız, 20 dakikalık hafif yürüyüş yapın. Bu daha sonra yataktan kalkmanızı kolaylaştıracaktır. Bunu yapamıyorsanız gün içerisinde 20 dakikadan fazla yürüyüş yapmaya gayret edin. Günlük 10 bin adım atın.” 

YAŞAM KAYNAĞI SU

“Su, hayatımızın en önemli ihtiyaç kaynağıdır. Günlük 2-2,5 litre su tüketmek gerekir. Fakat kafein içeren gıdaların aşırı tüketiminden kaçınılması gerektiği unutulmasın. Metabolizmayı hızlandıran yeşil çay, bağışıklık sistemini kuvvetlendiren kuşburnu çayı gibi bitki çayları tercih edilebilir. Ayrıca aşırı tuzun vücutta ödem yaptığını unutmayın” 
UYKUNUZU İYİ ALMALISINIZ
“Kilo kontrolü her zaman önemlidir. Düzenli ve sağlıklı bir uyku çekmelisiniz. Günlük 6-8 saat arası uyku vücudun yeni günü daha enerjik karşılamasını sağlar. Çok geç saatlerde yatmazsanız bu sizin için daha iyi olur.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.