Toprağı nadasa değil, baklagile bırakın!

EKONOMİ 11.09.2020 - 16:52, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:19 1967+ kez okundu.
 

Toprağı nadasa değil, baklagile bırakın!

Ziraat Mühendisi Mustafa Pamuk:
  Ziraat Mühendisi Mustafa Pamuk, Çukurova’da arazilerin nadasa bırakılması yerine alternatif ürünler ekilerek değerlendirilmesinin şart olduğunu söyledi.  Pamuk, Egemen’e yaptığı açıklamada, özellikle baklagil gibi toprağa biyolojik gübre görevi gören ürünlerin ekiminin önemine dikkat çekerek, “Çukurova gibi verimli arazilerin olduğu ve tarımsal ekonomiye büyük katkı sağlayan yerlerde toprağı nadasa bırakmaya gerek yoktur. Bunun yerine toprağa biyolojik gübre görevi gören baklagil tercih edilebilir. Hem böylece sonraki ürün için fazla gübre kullanmaya gerek de kalmaz” ifadelerini kullandı.  Ziraat Mühendisi Mustafa Pamuk, planlı üretim ile hem ekonomik fayda sağlanacağını, hem de istihdamın artırılacağına dikkat çekti. Pamuk, “Ülkemizde belki kıraç veya tarıma uygun hava koşulları olmayan yerlerde yılda bir ürün alınabiliyor. Hatta bazı yerlerde toprak yapısının zayıf olması nedeniyle nadas dediğimiz dinlendirme işlemi yapılabiliyor. Hal böyle olunca maliyetlerin yüksek olması ve kar marjı düşük oluyor. Çukurova, Antalya, Amik Ovası, Güneydoğu Anadolu Bölgesi (GAP), Ege Bölgesindeki tarım arazileri, Karadeniz gibi bölgelerimiz tarımsal üretim için önemli yerler. Özellikle Çukurovamız yılda üç ürüne kadar verimin alınabildiği önemli bir bölge. İşte bu gibi yerlerde nadasa bırakma işlemi yapmak doğru olmaz. Zaten üreticilerimiz nadasa bıraktığı zaman maliyetleri kurtarmayacağından zarar ediyor.”  Nadas yerine toprağa biyolojik gübre görevi gören baklagil ürünleri ekilebileceğini aktaran Pamuk, bunun toprağı azot bakımından zenginleştirip verimini artırdığını anlattı.  Pamuk, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün Çin, Mısır, Etiyopya, Bangladeş, gibi yerlerden kuru fasulye, Kanada'dan nohut ve yeşil mercimek, ABD, Ukrayna ve Kanada'dan da bezelye ithal ediyoruz. Tarımsal olarak aslında ülkemiz büyük bir baklagil yetiştirme potansiyeline sahip bir ülke. Zaten dünya yemeklik dane baklagiller üretiminde önemli üretici ülkeler arasında yer alıyoruz. Yapacağımız şey bu ürünleri sulu tarıma geçirerek yüksek kalite ve ürün elde etmek. Bu hem üreticilerimiz için alternatif ürün olacak, hem de katma değeri yüksek bu ürünler ile ekonomik getiri sağlamış olacağız. Baklagillerde üretim açığımız da var. O zaman neden ekmeyelim? Planlı bir üretim ile dövizin dışarı gitmesini engelleyebilir, üreticilerimizin kazanmasını sağlayabiliriz. Sonuçta kendi kendimize yeterek tarımsal ekonomimize büyük katkılar sağlarız.”
Ziraat Mühendisi Mustafa Pamuk:

 

Ziraat Mühendisi Mustafa Pamuk, Çukurova’da arazilerin nadasa bırakılması yerine alternatif ürünler ekilerek değerlendirilmesinin şart olduğunu söyledi. 
Pamuk, Egemen’e yaptığı açıklamada, özellikle baklagil gibi toprağa biyolojik gübre görevi gören ürünlerin ekiminin önemine dikkat çekerek, “Çukurova gibi verimli arazilerin olduğu ve tarımsal ekonomiye büyük katkı sağlayan yerlerde toprağı nadasa bırakmaya gerek yoktur. Bunun yerine toprağa biyolojik gübre görevi gören baklagil tercih edilebilir. Hem böylece sonraki ürün için fazla gübre kullanmaya gerek de kalmaz” ifadelerini kullandı. 
Ziraat Mühendisi Mustafa Pamuk, planlı üretim ile hem ekonomik fayda sağlanacağını, hem de istihdamın artırılacağına dikkat çekti. Pamuk, “Ülkemizde belki kıraç veya tarıma uygun hava koşulları olmayan yerlerde yılda bir ürün alınabiliyor. Hatta bazı yerlerde toprak yapısının zayıf olması nedeniyle nadas dediğimiz dinlendirme işlemi yapılabiliyor. Hal böyle olunca maliyetlerin yüksek olması ve kar marjı düşük oluyor. Çukurova, Antalya, Amik Ovası, Güneydoğu Anadolu Bölgesi (GAP), Ege Bölgesindeki tarım arazileri, Karadeniz gibi bölgelerimiz tarımsal üretim için önemli yerler. Özellikle Çukurovamız yılda üç ürüne kadar verimin alınabildiği önemli bir bölge. İşte bu gibi yerlerde nadasa bırakma işlemi yapmak doğru olmaz. Zaten üreticilerimiz nadasa bıraktığı zaman maliyetleri kurtarmayacağından zarar ediyor.” 
Nadas yerine toprağa biyolojik gübre görevi gören baklagil ürünleri ekilebileceğini aktaran Pamuk, bunun toprağı azot bakımından zenginleştirip verimini artırdığını anlattı. 
Pamuk, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün Çin, Mısır, Etiyopya, Bangladeş, gibi yerlerden kuru fasulye, Kanada'dan nohut ve yeşil mercimek, ABD, Ukrayna ve Kanada'dan da bezelye ithal ediyoruz. Tarımsal olarak aslında ülkemiz büyük bir baklagil yetiştirme potansiyeline sahip bir ülke. Zaten dünya yemeklik dane baklagiller üretiminde önemli üretici ülkeler arasında yer alıyoruz. Yapacağımız şey bu ürünleri sulu tarıma geçirerek yüksek kalite ve ürün elde etmek. Bu hem üreticilerimiz için alternatif ürün olacak, hem de katma değeri yüksek bu ürünler ile ekonomik getiri sağlamış olacağız. Baklagillerde üretim açığımız da var. O zaman neden ekmeyelim? Planlı bir üretim ile dövizin dışarı gitmesini engelleyebilir, üreticilerimizin kazanmasını sağlayabiliriz. Sonuçta kendi kendimize yeterek tarımsal ekonomimize büyük katkılar sağlarız.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.