“ÜLKEMİZİN KAYNAKLARI EMPERYALİZME PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR”

  Çanakkale'nin Kirazlı köyünde Kanadalı Alamos Gold şirketi tarafından yürütülen altın madeni projesinde, ÇED raporunda 45 bin denilmesine rağmen 195 bin ağacın kesildiği iddia edilmektedir.   Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Çanakkale’deki Kaz Dağları'nda, ÇED raporuna aykırı olarak 195 bin ağacın kesilerek yapılmak istenen altın madeni projesini ve siyanürlü maden arama çalışmaları hakkında görüş ve düşüncelerini paylaştı.   Ağı Dağı, Kirazlı ve Çamyurt madenlerinde binlerce ton siyanür kullanılacağı ve siyanür barajları oluşturacağı ve yer altı suları başta olmak üzere su kaynaklarını ve doğayı kirleteceği ve böylelikle doğal yaşamı ve insan yaşamını doğrudan olumsuz biçimde etkileyeceğini ifade etti.   Baro Başkanı Av. Veli Küçük, yazılı açıklamasında Çanakkale’deki Kaz Dağları'nda, ÇED raporuna aykırı olarak 195 bin ağacın kesilerek yapılmak istenen altın madeni projesini ve siyanürlü maden arama çalışmalarını da kınadı.   “İÇİM TİTRİYOR, CİĞERİM YANIYOR”   Bilim insanlarının ‘en vahşi’ dediği siyanür yönteminin, bölgenin ekosistemini ve insan sağlığını tehdit ettiğini vurgulayan Baro Başkanı Av. Veli Küçük, “Bir Kanadalı şirket gelecek, içme suyu bölgesinde çıkaracağı altını işlemek için siyanür kullanacak. Atikhisar barajı da zehre bulanacak. Üstelik 45 bin denilerek 195 bin ağaç kesecek. Orman alanları kontrol edildiğinde görüleceği üzere projelerde kesilmesi öngörülen ağaçların 4-5 katı ağaç ve bitki talan edilmiştir. Yani şirket ÇED sürecinde tahaahhüt ettiği (!) orman kıyımının çok daha fazla bir alanı yok etmiş durumdadır. Ormanın tamamen rehabilite edilmesi ise teknik olarak mümkün değildir. Çünkü orman varlığı bir bütün halinde ekosistem oluşturmaktadır. Bu alanı ağaç kesiminden dolayı terk eden veya ölen canlıların bu coğrafyaya tekrar yerleşmeleri belki yüzyılları bulacak belki de asla mümkün olmayacaktır. Benim açıklama yaparken içim titriyor, ciğerim yanıyor. Burası Çanakkale ve 250 bin şehidimizin yattığı toprak. Hiçbir sebep doğanın katledilmesini haklı gösteremez hele ki bu bölge de.. Bu şirketler, rant odaklıdır. Amaçları kendi ekonomileridir. Bu şirketler, yabancı olup amaçları kendi ekonomileri uğruna doğamızı hiçe sayarak yok etmektir. Bu projeler bir an evvel durdurulmalıdır. Adana Barosu olarak, bu talana karşı mücadele etmeye varız. Altından daha değerli olan Kaz Dağları’nda altın madeni projesine hayır diyoruz. Siyanür yavaş yavaş öldürür. Doğanın ve insanın yaşam hakkını savunmak için, bu konuda hukuksal mücadelemizi sürdüreceğiz. Ancak hukuksal mücadele tek başına yeterli olmaz. Topraklarımız, suyumuz, ürünümüz, geleceğimiz için birlikte hareket etmek zorundayız. Ülke genelinde çığ gibi büyüyen tepkiler ve bölge halkının verdiği mücadele, Kaz Dağları’nın geçilemez olduğunu göstermektedir” ifadesini kullandı.