10 Kasım 1938- 10 Kasım 2023… Dünyanın gördüğü en büyük asker, lider, eşsiz devlet adamı ve yüzyılımızın dehası Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü sonsuzluğa uğurlayışımızın üzerinden tam 85 yıl geçti. Vefatıyla sadece ulusumuzu değil, bütün dünyayı yasa boğan Büyük Önderimizi sevgi ve özlemle anıyor, aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyoruz.

Bir asır önce kurduğu laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yıldönümünü kutladığımız şu günlerde; sonsuz yolculuğa çıkışının 85. yılında acaba Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ulus olarak yeterince anladık mı? Yoksa, anıtının, büstünün önünde saygı duruşu ve çelenk sunmakla, bizlere yüklediği sorumluluklarımızı yerine getirdiğimizi mi düşündük…
Hiç kuşkusuz ki, Büyük Önder Atatürk’ün ölümünden sonra bizlere kendisini “anma” değil, “anlamayı” öğütlediğini bir an olsun unutmamamız gerekiyor. “Ben manevi miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde aklın ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar” diyen, bir liderin, fikirlerini, eserlerini yaşatabilirsek, işte o zaman Atatürk’ü her 10 Kasımlarda, O’nun mirasçıları olarak başımız dik anabiliriz.
Aramızdan ayrılışının 85. yıldönümünde de ışığı yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor. Saygı, sevgi ve özlemle…