Adana Yüreğir Millet Bahçesi’nde sokak hayvanlarıyla ilgili bir basın açıklaması gerçekleştiren hayvan hakları savunucusu Özlem Köse, hazırladığı sokak hayvanları projesini ve çözüm önerilerini kamuoyuna duyurdu. Köse, sokak hayvanlarının karşı karşıya olduğu sorunları vurgulayarak, projelerini Adana Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi, CİMER, İçişleri Bakanlığı ve Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na sunduğunu belirtti. Özlem Köse, barınakların hayvanlar için nasıl ölüm kampına dönüştüğünü çarpıcı bir şekilde açıkladı. Köse, "Bir barınakla ilgili sağlıklı bilgiye, arada bir giderek değil, her gün gitmekle ulaşılır. Birkaç yıl önce bir barınağa hemen her gün bir yıl boyunca yemek götürdük. Hem bu barınak hem başka barınakları ziyaretlerimden barınaklarla ilgili kanaatim, barınakların ölüm kampı olduğudur," dedi.

"BARINAKTA ÖLÜMLERİN TEMEL SEBEBİ VİRÜSLER"

Köse, barınaklardaki koşulların hayvanlar için ne denli kötü olduğuna dikkat çekti: "Barınak hastalığı, Gençlik hastalığı, Leishmania ve benzeri hastalıkların ortaya çıkması için uygun ortamlardır barınaklar. Köpekler tellenmiş, dar alanda, pisliklerinin üstünde yatar. Yer pisliklerine basarlar. Barınakta ölümlerin temel sebebi virüstür. Barınağın yıkanmasıyla virüs ölmez" dedi. Köse, sokak hayvanlarına yönelik projesinin amaçlarını şöyle sıraladı: Hayvanların iyi koşullarda yaşamasını sağlamak.Hayvanların insanlardan zarar görmesini önlemek.İnsanların aç hayvanlardan zarar görmesini önlemek.Hayvan nüfusunu uyutma ve öldürme yerine, kısırlaştırma ile kontrol altına almak.

"HAYVAN HASTANELERİ KURULMALI"

Köse, projesinin iki temel özelliğe dayandığını vurguladı: sosyal mesafe ve özgürlük. "Barınakta en erken ölen yavruların en sosyal olanlar olduğunu gözlemledim. Hayvanların hastalıktan korunması için tıpkı koronada olduğu gibi sosyal mesafe olmalıdır," diyen Köse, geniş ağaçlık ve ormanlık alanlarda sosyal mesafenin sağlanması gerektiğini belirtti. Her 10 köpek için bir dönüm civarı alanın yeterli olacağını ifade eden Köse, "Çevresi tellense bile geniş alanda kendilerini doğal ortamda gibi hissedeceklerdir," dedi. Köse, projesinde hayvanların çiftliklerde erkek ve dişi olarak ayrı ayrı bakılmasını öneriyor. Bu modelin, hayvanlar arasında kavgaları önleyeceğini ve kısırlaştırmaya gerek kalmadan nüfus kontrolünü sağlayacağını belirtti. Ayrıca, hayvan hastanelerinin kurulması gerektiğini ve kısırlaştırma sonrası hayvanların hijyenik ortamda bakılmasının önemini vurguladı.

"UYUTMAK ÖLDÜRMEK ÇÖZÜM DEĞİL"

Leishmania hastası köpekler için özel bir yaşam alanı projesi öneren Köse, bu hastalığın bulaşmasını önlemek için sineklik teliyle çevrili alanlar kullanılmasını önerdi. "Leishmanialı köpekler ev pencerelerine takılan sineklik teliyle çevrili yerde yaşatılırsa diğer köpeklere hastalığın bulaşması önlenir," diyen Köse, bu alanların iç tarafına kalın tellerin de takılması gerektiğini belirtti. Köse, sokak hayvanlarının kontrol altına alınması ve hayvanların yaşam haklarının korunması için projesinin tüm Türkiye’de uygulanmasını dilediğini belirtti. "Uyutmak, öldürmek çözüm değildir. Kısırlaştırma çözümdür. Kısırlaştırmaya bütçe ayrılmalıdır. Hayvanların da yaşam hakkı olduğunu düşünerek, çözüm önerilerimin dikkate alınacağını ümit ediyorum," diyerek sözlerini tamamladı. Özlem Köse’nin sokak hayvanları projesi, hem hayvanların hem de insanların daha güvenli ve sağlıklı bir ortamda yaşayabilmesi için önemli bir adım olarak dikkat çekiyor.