ESKİ SEVGİLİ DEHŞETİ: FAHRİYE ASENA İŞ YERİNDE KATLEDİLDİ
Adana’da ayrıldığı sevgilisi tarafından iş yerinde öldürülen 25 yaşındaki Fahriye Asena Eskikanbur, kadın cinayetlerinin acı yüzünü bir kez daha gözler önüne serdi. Genç kadının kısa süre önce ilişkisini sonlandırdığı M.K.D. adlı eski erkek arkadaşının saldırısına uğradığı iddia edildi. M.K.D’nin önce genç kadını vurduğu, ardından da aynı tabancayla intihar girişiminde bulunduğu öğrenildi. Yaşanan korkunç olayın detayları ortaya çıktıkça toplumda büyük infial yarattı.
SABAHIN İLK SAATLERİNDE KORKUNÇ OLAY: "BİR KEZ DAHA DENEDİ"
Olay, Merkez Seyhan ilçesine bağlı Cemalpaşa Mahallesi, Toros Caddesi'nde bir iş yerinde,bugün sabah saat 7.40 civarında meydana geldi. İddiaya göre, M.K.D, sabah saatlerinde eski sevgilisi Fahriye Asena Eskikanbur’un çalıştığı iş yerine gelerek bir kez daha barışma talebini dile getirdi. Ancak, Fahriye Asena’nın bu ilişkiyi bitirme kararını geri çevirmemesi üzerine tartışma çıktı. M.K.D., yanında getirdiği tabancayla genç kadına ateş ederek olay yerinde katletti. Saldırının ardından aynı silahla intihar girişiminde bulunan saldırganın hastanede yoğun bakımda tedavi altında olduğu bildirildi.
ELİF GÖZEN’İN HAYATINI EŞİ ELİNDEN ALDI: HATAY’DA BİR KADIN CİNAYETİ DAHA
Kadına yönelik şiddet sadece Adana ile sınırlı kalmadı. Hatay'ın Erzin ilçesinde de uzman çavuş Alaaddin Gözen tarafından eşi Elif Gözen’in katledilmesiyle bir trajedi daha yaşandı. Erzin İlçe Jandarma Komutanlığı’nda görevli Alaaddin Gözen’in gözaltına alınmasıyla cinayet ortaya çıktı. Elif Gözen’in cansız bedeni, olay yerindeki incelemelerin ardından morga kaldırıldı. Bu acı olay, Türkiye’de artan kadın cinayetleri ve kadınlara yönelik şiddetin endişe verici bir hızla devam ettiğini bir kez daha gösterdi.
ÇİĞDEM AKÇA: "TOPLUM OLARAK ÜÇ MAYMUNU OYNUYORUZ"
Kadın cinayetlerine dair yaşanan bu trajediler, Türkiye'de kadın hakları ve toplumsal güvenlik konusunda uzmanların da tepkisini çekiyor. Çocuk istismarı ve kadın cinayetleri üzerine uzun yıllardır araştırmalar yapan sosyal bilimci Çiğdem Akça, bu tür olayların giderek arttığını ve toplumun çoğunlukla bu sorunlara karşı “üç maymunu oynadığını” belirtti. Akça, kadınların çoğunlukla en yakınları tarafından öldürüldüğüne dikkat çekerek, "Toplumda tehlikenin yabancılardan geldiğine dair bir yanılgı var, ancak gerçek tehlike çoğunlukla en yakın çevremizden geliyor" dedi.
“EN YAKINLARI TARAFINDAN KATLEDİLİYORLAR”
Akça, toplumdaki bu duyarsızlığın kadın cinayetlerinin artmasında büyük bir rol oynadığına vurgu yaparak, "Çoğu kadın cinayeti, en yakınındaki erkek arkadaş, eski eş veya aile bireyi tarafından işleniyor. Toplum bu sorunları görmezden geldiği için şiddet mağdurları korumasız kalıyor ve şiddet failleri kendilerinde cezadan muaf olma hakkını buluyor. Bu, toplumun güvenlik ve adalet mekanizmaları üzerinde düşünmesi gereken bir sorun" dedi.
"CEZASIZLIK ŞİDDETİ BESLİYOR"
Toplumdaki bu sorunları sadece hükümetin değil her bireyin sorgulaması gerektiğini belirten Akça, "Cezasızlık, kadın cinayetlerinin temelinde yatan en büyük sorundur. Faillerin cezasız kalması, diğer saldırganları da cesaretlendiriyor. Cezasızlığa karşı ayakta durulması ve en ağır cezaların uygulanması, şiddetin azalması için zorunludur. Bu, sadece hükümete değil toplumun her bireyine düşen bir görevdir" ifadelerini kullandı.