“Karınca olalım, Tarih Yazalım!”

 

“Ben stajı bitirir bitirmez avukatlığa başladım. Amacım avukatlığı hakkıyla yapmaktı. Severek, isteyerek yaptım bu mesleği. Mesleğe başladığım yıllardan bu yana insan hakları için çalıştım. İnsan Hakları Derneği’nin burada kurucu başkanı oldum. Bugün benim bu çalışmalarım biraz olsun katkı sağlıyorsa ne mutlu bana. Adana, Ankara gibi illerde birçok derneğe üye oldum. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin de burada kurucu başkanlığını yürüttüm. Şu an üniversiteli gençlerimize burs veren, kampanyalar gerçekleştiren bu derneğin topluma faydalı olmasında katkım olduysa yine ancak mutluluk duyarım.

Burada yumruk değil, söz konuşur!

Toplumsal yönden bu çalışmalar devam ederken hem mesleğime hem baroya hizmet etmeye devam ettim. Baro her zaman birinci önceliğimdi. Baro bizim yaşam alanımızdır. Burada konuşur, tartışır, fikirlerimizi ifade ederiz. Her yerde kavga dövüş olabilir ama burada olmaz. Burada yumruklar konuşmaz, söz konuşur. Toplumun kanaat önderidir barolar. Bu sebeple barolar, hukuk ve bizler için büyük bir yaşam alanıdır. Buradan vazgeçmek mümkün değil. Ömrümün sonuna kadar baroda olup hizmete devam edeceğim.

Tarafımız belli olsun!

İnsan hakları dedik, bu konuda şöyle bir örnek vereceğim. Hani bir hikâye vardır ya; Büyük bir orman yangını var, hayvanlar korku içerisinde, yaşam alanları büyük tehlike altında. Bütün hayvanlar yangını söndürmek için koşturuyorlar. Fil hortumuyla, maymunlar büyük yapraklarla uğraşıyorlar. Çakal da bir kenar da seyrediyor. Fil koşarken bir karınca görüyor ve sesleniyor;  ‘Karınca kardeş! Ne yapıyorsun?’ Karınca gayet net cevap veriyor; ‘Su taşıyorum.’ Fil şaşkınlıkla; ‘Senin minicik ellerinle taşıdığın suyla yangın sönmez ki!’ dediğinde karınca, ne yaptığını bilen mağrur bir ifadeyle; ‘Benim taşıdığım su ile yangın sönmeyebilir ama tarafım belli olsun, çünkü tarih yazacak!” diye cevap veriyor. Ben de, bu inançla benim tarafım belli dedim ve bu yola çıktım. Bu yolculukta, safım belli. Demokrasiden, adaletten, insanın insan olmaktan doğan tüm hak ve özgürlüklerinden ve barıştan yanayım. Irk, din, dil ayrımı olmaz derken bütün ırkların kardeş olduğunu, bu farklılığın ancak bir zenginlik olduğunu biliyorum.  İnsanlığın geleceği, insanlığın ellerindedir. Tüm evrensel yasaların uygulayıcıları biz avukatlarız. Geleceğe güvenle bakan bir dünya istiyorsak, elimizi taşın altına koymalıyız. Benim de safım belli diyen arkadaşları bugün benimle birlikte olmaya davet ediyorum. Gelin karınca olalım, tarih yazalım!”

Av. Ülkü Tolunay’ın konuşmasının ardından meslektaşları ve ailesi Tolunay’a çiçek takdim ettiler. Katılımcılar ise Tolunay’ı kutlayarak, memnuniyetlerini dile getirdiler.