Adana Güreş Eski İl Temsilcisi Mustafa Dönmez, Adana’da sporcu potansiyeli olduğuna dikkat çekerek, “Rahmetli İsmet Atlı, Olimpiyat Şampiyonu oldu. Adana’nın geçmişine baktığımızda yüzmede, güreşte, futbolda çok başarıları var. Adana’nın potansiyeli var. Fakat lobi faaliyetimiz yok, kulüpleşme konusunda sıkıntılarımız var” dedi.

Güreş ve yüzmede önemli başarılara imza atan sporcuların yetiştiği Adana’da, sporcu potansiyeli olduğunu söyleyen Adana Güreş Eski İl Temsilcisi Mustafa Dönmez, “Kulüpleşmede sıkıntı yaşandığı için Adana’da yetişen sporcularımız Ankara ve İstanbul gibi büyük illerdeki kulüplere gitmek zorunda kalıyor. O sebeple başarıyı sanki o iller yakalamış gibi bir fotoğraf ortaya çıkıyor. Bunun önlenmesi için mutlaka yerel yönetimler güreşe sahip çıkmalı” dedi.

Adanalı güreşçi merhum İsmet Atlı, 1951’de İskenderiye'deki Akdeniz Olimpiyatları’nda 79 kiloda serbest stilde olimpiyat şampiyonu oldu. Atlı, 1956 yılında ise ülkemizdeki Dünya Kupası müsabakalarında 79 kiloda altın madalya kazanıp dünya şampiyonluğu elde etti. Dünya ve olimpiyat şampiyonu İsmet Atlı, 1999’da ise 'Devlet Övünç Madalyası' ile ödüllendirildi. Adanalı milli kulaç, Erdal Acet ise 1977 yılında İngiltere'de Manş Denizi'ni 9 saat 4 dakika ile yüzerek adını tüm dünyaya duyurmuştu.

ADANA’DA POTANSİYEL VAR

Adana Güreş Eski İl Temsilcisi Mustafa Dönmez, Adana’da sporcu potansiyeli olduğuna dikkat çekerek, “Rahmetli İsmet Atlı, 1960 yılında Olimpiyat Şampiyonu oldu. Adana’nın geçmişine baktığımızda yüzmede, güreşte, futbolda çok başarıları var. Adana’nın potansiyeli var. Fakat lobi faaliyetimiz yok, kulüpleşme konusunda sıkıntılarımız var” diye konuştu.

Yüreğir ve Ceyhan belediyelerinin kısmen altyapıda güreşle ilgili çalışmalar yaptıklarını anlatan Dönmez, bunu diğer belediyelerin de yapması gerektiğini dile getirdi. Dönmez, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin kısmen başladığını ancak geri çekildiğine vurgu yapan Dönmez, “Güreşle ilgili kulüpleşme sağlanabilirse bu potansiyeli Adana’nın başarısı olarak yansıtabiliriz” dedi.  

1980 DARBESİNİN İYİ TARAFI DA OLDU!

Adana’nın aslında marka bir şehir olduğunu ancak koordinasyon eksikliği olduğunu ifade eden Dönmez, şöyle devam etti: “Bu koordinasyon sağlandığı zaman tüm branşlarda başarı yakalanabilir. Kulüpleşmeyi yerel yönetimler yapmalı. 1980-81’de yani ihtilalden sonra yapılan tek güzel iş tüm müesseselerin en az 5 branşta kulüp kurması zorunluluğu oldu. Güreş de bunlardan biriydi, o sebeple 1981’den sonra güreşte bir atılım oldu. Adana’da DSİ, Çukurobirlik, Köy Hizmetleri bunların hepsi kulüp kurdu. Bu  kulüpler uzun bir süre yaşadı. Ama KİT’lerin iş kapasitesinden fazla işçi almasıyla müesseseler bu yükü taşıyamaz oldu. Yoksa o kulüp kurma zorunluluğu güreş için çok katkı sağladı.”

Eski Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel’in 1985 yılında, güreş eğitim merkezlerini kurduğunu anlatan Dönmez, Hamza Yerlikaya ile Şeref Eroğlu gibi olimpiyat şampiyonlarının buralardan yetiştiğini dile getirdi.

KULÜPLEŞME SIKINTISI VAR

Dönmez, şöyle devam etti: “Şu an Adana’da sıkıntı kulüpleşme. Bunu da yerel yönetimler, müesseseler yapabilir. Potansiyel ve kaynak var. 5. 6. öğrenciler seçiliyor. Ve her yıl Güreş eğitim merkezine yatılı olarak alınıyor. Orada çocuklar hem okullarına gidiyor, hem antrenman yapıyor. Eski Baraj’ın içindeki İsmet Atlı Güreş Eğitim Merkezi’ndeki öğrenciler, 3 öğün yemeğini yiyor, orada yatıyor. Bu şekilde ne oluyor, çocuğun psikolojik olarak spora hazırlanmasını sağlıyor, konsantrasyonu artırıyor. 24 saat spora konsantre oluyor. Bunun güreşe çok büyük etkisi var. Bu yöntemi 1973’lü yıllarda teniste, Almanya ve İsveç yapmış. Spor Tesis Politikaları’nda yüksek lisans yaptım, araştırmalarım var. Adana’yı 9 bölgeye ayırmıştık. Hangi semtlerde hangi spor tesislerine ihtiyaç var diye. Adana’nın iç kesimlerinde yüzme basketbol sahası, kenar mahalleler ise daha çok futbol ve dövüş sporları isteniyor.”

GÜREŞ MERKEZLERİ YATILI DEVAM ETMELİ

İsmet Atlı Güreş Eğitim Merkezi’nin 40-45 sporcu kapasiteli olduğunu hatırlatan Dönmez, açılması sırasında da birçok sıkıntı yaşandığını dile getirdi. Dönmez şunları anlattı: “2000-2007 arasında güreş il temsilciliği yaptım. Oranın açılması bizim dönemimize rastladı. Açılma sürecinde de bayağı zorluklar yaşadık. Orası güreş eğİtim merkezi yapıldı. Vali Oğuz Kağan Köksal, İsmet Atlı, rahmetli Vakıf Başkanı Kemal Aslan ile Güreş Vakfı Genel Başkanı Ahmet Ayık’ın büyük katkıları var. Açılması biraz gecikti, Gençlik ve Spor Genel Müdürü  Mehmet Atalay ziyarete gelmişti, Güreş eğitim merkezi diye gezdirdiler. Ancak bu sırada ben ona ‘Sayın genel müdürüm burası Güreş eğitim merkezi ancak hiçbir sporcu yok. 5 sporcu geldi, açılmayacak diye başka yerlere nakil gönderdiler. Durumu düzeltti, 2004’te başladı. Şu anda devam ediyor. Fakat şu anda Güreş eğitim merkezlerini yatılılıktan çıkarma gibi bakanlığın bir çalışması var. Yatılı olmaktan çıkarılırsa güreş çok etkilenir. O sebeple bu şekilde devam etmeli. Oradan yetişen sporcularımızın da Adana’nın dışına çıkmaması için Adana’da güçlü kulüplerin kurulması gerekiyor.”

OLİMPİYAT ŞAMPİYONU EN İYİ TANITIMDIR

Çukurova Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Bölümü mezunu olduğunu kaydeden Eski Adana İl Güreş Temsilcisi Mustafa Dönmez, spora karşı vefa borcu olduğunu ve Adana’da tüm branşların iyi yerde olmasını istediğine dikkat çekti. Dönmez, şöyle devam etti: “Bugün Real Madrid takımı bir marka İspanya’nın isminden daha fazla öne çıkmıştır. Bu da spor sayesinde olmuştur. Adana da geçmişte, tarımda, sportif alanlarda, yüzmede, güreşlerde öne çıkmış bir şehir. Bir şehrin markalaşması için spor önemli bir reklam aracı. Türkiye’de 1936’da Yaşar Erkan ilk olimpiyat madalyasını aldı. Ne oldu, Türkiye’yi tüm dünya tanımış oldu. 1948 Londra olimpiyatlarında 7-8 altın alındı. 1960 Roma olimpiyatlarında ülke tanındı. Reklam yapıp, para harcayıp yapamayacağın bir tanıtımı, olimpiyat şampiyonu çıkardığın zaman çok rahatlıkla yapabiliyorsun. Sporun gücü, etkisi önemli. Toplumda birlik, beraberlik, kardeşlik duygularını geliştiriyor. Ülkenin, şehrin tanınmasına da önemli katkı sağlıyor. Eğitim ve spora önem verilmesi şart.”

GÜREŞ DENİLİNCE KOŞARAK GELİRDİ

Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu İsmet Atlı’nın ölümüne kadar yanında olduğunu anlatan Dönmez, güreş denilince koşarak geldiğine şahit olduğunu bildirdi. Dönmez yaşadığı bir olayı ise şöyle anlattı: “Güreş Eğitim Merkezi’ne bir antrenör atanması ile ilgili Gençlik Spor İl Müdürlüğü önünde buluşacaktık. Saat 8.00’de kararlaştırdık. 15 dakika erken gittim, ayıp olmasın diye. Ancak, baktım orada. Hocam ben sizden erken gelmek için çaba gösterdim, ancak siz erken gelmişsiniz dedim. ‘Mustafam saat 7’de geldim’ dedi. 70-80 yaşındaki insan spor deyince güreş deyince koşarak geliyor. Bu değerlerin çoğaltılması ve gençlere tanıtılması lazım.”