"TÜRKİYE'DE KAYIP ÇOCUKLARIN GERÇEKLERİ GİZLENİYOR"

Adana Kadın Platformu, 8 yaşındaki Narin Güran’ın acımasızca öldürülmesinin ardından İnönü Parkı’nda bir araya gelerek geniş katılımlı bir protesto ve basın açıklaması düzenledi. Etkinlikte, Narin’in cinayeti ve devletin bu süreçteki yetersizliği sert bir dille eleştirildi. 21 Ağustos 2024 tarihinde Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi Tavşantepe Mahallesi’nden Kur’an Kursuna gitmek üzere evinden çıkan 8 yaşındaki Narin Güran, 20 hanelik köyde 19 gün boyunca arandı. 8 Eylül’de, köyüne 3 kilometre uzaklıktaki Eğertutmaz Deresi’nde bir çuval içinde cansız bedeni bulundu. Protestocular, bu süre zarfında devletin etkin bir arama yapmadığını ve kamuoyunu bilgilendirmekte yetersiz kaldığını savundu.

"GÜVENLİK ÖNLEMLERİNE RAĞMEN NASIL BAŞARISIZ OLDUNUZ?

Adana Kadın Platformu, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya sert eleştiriler yöneltti. Platform temsilcileri, köydeki güvenlik önlemlerine rağmen Narin’in 19 gün boyunca bulunamamasını ve devletin kayıp çocuk vakalarındaki ihmallerini sorguladı. Bakan Yerlikaya’nın istihbarat başarılarıyla övünürken, bu tür basit bir olayda nasıl başarısız olunduğunu anlamakta güçlük çektiklerini belirttiler. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, 2008-2016 yılları arasında 104 bin 531 çocuk kayboldu. Ancak 2016 yılından itibaren bu verilerin açıklanmadığına dikkat çeken platform, kayıp çocuklar konusundaki gerçeklerin gizlenmeye çalışıldığını vurguladı. 2 Ağustos 2023 tarihli "Güvenlik Birimine Gelen veya Getirilen Çocuk İstatistikleri" raporunda ise 2022 yılında 601 bin 754 çocuğun karıştığı olayın 16 bin 499’unun kayıp vakaları olduğu belirtildi.

"NARİN’İN CENAZESİNE GELİNLİK ÖRTÜLMESİ: ÇAĞDIŞI ZİHNİYETİN YANSIMASIDIR"

Protesto sırasında, mevcut hükümetin aileyi güçlendirme politikalarının çocuk ve kadın haklarını gözetmediği öne sürüldü. Adana Kadın Platformu, aile içindeki şüpheli ölümler, çocuk istismarı, erkek şiddeti ve kadın emeği sömürüsünün arttığını ve bu sorunların aile denilen dört duvar arasında gizlenmeye çalışıldığını ifade etti. Narin’in cenazesine gelinlik örtülmesi, bu zihniyetin bir yansıması olarak değerlendirildi.İstanbul Sözleşmesi'nden hukuksuz bir şekilde çıkılması ve Lanzarote Sözleşmesi’nin hedef alınması protesto edildi. Platform, bu sözleşmelerin çocuk ve kadın haklarını korumada kritik öneme sahip olduğunu ve bu tür uluslararası koruma mekanizmalarının hedef alınmasının tehlikeli bir eğilim olduğunu belirtti.

"ADALET SİSTEMİ HIZLA DÜZELTİLMELİDİR"

Protestocular, adalet sisteminin failleri yeterince cezalandırmadığını ve şiddet vakalarına etkin şekilde müdahale etmediğini vurguladı. Narin’in kaybolduğu köydeki adaletsizlikler ve diğer yargı sorunları eleştirilerek, adalet sisteminin hızla düzeltilmesi gerektiği ifade edildi. Adana Kadın Platformu, cezasızlık politikalarına karşı durma ve hukukun işletilmesi için kararlı bir şekilde mücadele edeceklerini duyurdu. Çocukların güvenli bir ortamda yaşaması için gerekli adımlar atılana kadar mücadelelerinin devam edeceği belirtildi. Bu süreçte tüm sorumluların ortaya çıkarılacağı ve en ağır cezaların verileceği vurgulandı.