Özel Çukurova Bilfen Okulları öğrencisi Arda Gürsul TEOG 1 ve TEOG 2 sınavlarında bütün soruları doğru yaparak ismini Türkiye birinciliğine yazdırdı. Sabahın erken saatlerinde açıklanan sınav sonuçlarını öğrenen Alper Gürsul ve ailesini Özel Çukurova Bilfen Okulları Ortaokul Müdürü Burhan İnan Akdeniz'i ziyaret etti. Sevinçleri gözlerinden okunan Gürsul ailesi mutluluklarını Bilfen Okulları öğretmen ve idarecileriyle paylaştı. Arda Gürsul'a Bilfen Okulları tarafından tam altın, Bilfen Sports Plaza'dan 4 yıllık ücretsiz üyelik ve dizüstü bilgisayar hediye edildi.

 Eğitimde, geride bıraktığı çeyrek asırda Türkiye'nin en önemli eğitim kurumlarından biri olmayı başaran Özel Çukurova Bilfen Okulları, 2014-2015 TEOG sınavlarında da birinci çıkararak “Birincilerin okulu olma geleneğini” sürdürdü.

 500 tam puan aldı

TEOG 1'de 16, TEOG 2'de ise 4 öğrencinin bütün soruları doğru yanıtladığını söyleyen Özel Çukurova Bilfen Okulları Ortaokul Müdürü Burhan İnan Akdeniz, "Bu iki sınavda toplam 20 öğrencimiz soruları doğru cevapladı. Fakat Alper Gürsul öğrencimiz iki sınavda da bütün soruları doğru cevaplayarak ve 6,7 ve 8'inci sınıflardaki tüm not ortalamaları 100 puan üzerinden olduğu için Milli Eğitim Bakanlığının YEP puanında 500 tam puan alarak Türkiye 1'incisi oldu. Bunun yanında bizim 8'inci sınıfta 156 öğrencimiz var ve ortalamalarına baktığımızda bizim ilk 10'daki öğrencilerimizin ortalaması 498. İlk 25'teki öğrencilerimizin tümünün ortalaması 494.50, ilk 50'deki tüm öğrencilerimizin puan ortalamaları 49. İlk 100 deki öğrencilerimizin ortalaması 480…

 1'den 150 ye kadar olan öğrencilerimizin puan ortalaması ise 455. Bu gerçekten yüksek bir başarı. Bunda tabi öğrencilerimizin planlı çalışmaları yanında öğretmenlerimizin de doğru yönlendirmeleri ve hedefe götürecek şekildeki çalışmaları etkili olmuştur. Okulumuz bu çalışmaları yürütürken derslerimiz dışında bizim hafta içi etüt ,hafta sonunda ise kurslarımızla öğrencilerimizin çalışmalarını destekledik. Bu düzenli olarak yapılan çalışmaların ekip bütünü içerisindeki sonucudur." dedi.

 Eve hiç ödev götürmedim

Eve hiçbir zaman ödev götürmediğini ve düzenli bir çalışma ile bugünlere geldiğini ifade eden TEOG birincisi Arda Gürsul, "Ödevlerimi hep teneffüs aralarında bitirdim. Eve gittiğimde hep soru çözdüm, derslerimi tekrar ettim. Ben saat 20:00'dan sonra hiç ders çalışmadım ailemle oturup kendimi dinlendirdim. Bu sayede okula hep dinç geldim. Geçmiş yıllardan çok bu yıl ödevlerimi okulda yaptım. Evde sadece küçük ek bir çalışma yaptım." dedi.

 Ailem bana hiç ‘ders çalış’ demedi

Sosyal aktivitelerinden geri kalmadığını belirten Arda Gürsul sözlerine şöyle devam etti;

"Sporu çok seviyorum. Bu yıl piyanoya ara verdim fakat gelecek sene hemen başlayacağım. Kitap okumayı çok seviyorum kendime ait bir kitaplığım var. Annem ve babam bana hiç ders çalış demedi bana her zaman güveniyorlardı. Hatta bu sene çok çalışıyorum diye ‘önemli olan senin mutluluğun bu kadar kendini yorma’ dediler. "

Hedefim Boğaziçi Üniversitesi

İleriye dönük hedeflerinde Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi olduğunu söyleyen TEOG birincisi Arda Gürsul "Boğaziçi Üniversitesinde mühendislik bölümünü istiyorum.  Hocalarımla da bu konuyu konuştum. ‘Mühendisliklerimde eksiklerim neler olabilir’ diye konuşmalar yaptık. Hedefim Boğaziçi Üniversitesi’nde mühendislik bölümünde okumak. Galatasaray Üniversitesi’nde Hukuk okumak da düşünüyordum ama daha sayısala yatkın olduğum için Boğaziçi Mühendislik düşünüyorum. " diye konuştu.

 Sac ayağını iyi kurduk

Oğlunun doğma büyüme Bilfen'li olduğunu söyleyen Baba Mehmet Gürsul, " Okuldaki bütün öğretmenlerimizi ve müdürümüze teşekkür ediyorum. Öğretmenlerle konuştuğumuzda okulu bir sac ayağı olarak nitelendiriyorduk. Öğrenci, öğretmen, veli…Bu üçlüyü biz çok güzel kurguladık, her zaman iletişim halindeydik. Alper bunun farkını çok düzenli çalışarak ortaya koydu. Okulumuz öğretmenlerimiz çok iyi idi. Biz de elimizden geldiği kadar katkı sağladık ama çocuğumuzun da hakkını yemememiz gerekiyor. Çok disiplinli ve programlı çalıştı. Bu sene biz, ona çok kez ‘ders çalışmayı bırak dedik ama Alper daha bu okulun ilk birinci sınıfına girerken ‘Ben bu okula resmimi astırıp okul birinci olarak bitireceğim’ hedefini koymuştu. O kendi çizgisini her zaman kendi korudu. Yaşından çok daha olgun bir çocuk oldu." dedi.