Türk bilim dünyasının en önemli isimlerinden Sümerolog, arkeolog ve dilbilimci Muazzez İlmiye Çığ, 110 yaşında hayata veda etti. Cumhuriyet aydınlanmasının simge isimlerinden biri olan Çığ, Sümer uygarlığı üzerine yaptığı devrim niteliğindeki çalışmaları ve laiklik mücadelesiyle hafızalara kazındı.

CUMHURİYETİN YILMAZ SAVUNUCUSU

1914 yılında Bursa’da doğan ve Kırım Tatarı bir aileden gelen Muazzez İlmiye Çığ, yaşamını Türkiye'nin bilimsel ve kültürel gelişimine adadı. 1936’da Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde Hititoloji bölümüne başlayan Çığ, 1940 yılında mezun olduktan sonra İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde göreve başladı.
Burada Sümer, Asur ve Hitit uygarlıkları üzerine uzmanlaşarak dünya çapında otorite haline gelen Çığ, Sümer tabletlerini çevirerek tarih ve mitoloji dünyasında çığır açtı.

“TUFAN”I AYDINLATAN BİLİM İNSANI

Muazzez İlmiye Çığ’ın en çok ses getiren çalışması, Sümer tabletlerindeki tufan hikayelerini araştırdığı “Sümerlilerde Tufan, Tufan Hikayeleri ve Nuh Tufanı” adlı kitabı oldu. Eseriyle sadece bilim dünyasında değil, toplumsal aydınlanma mücadelesinde de iz bıraktı. Çığ’ın çalışmaları, Sümer mitolojisi ile dinler tarihine dair tartışmaları derinleştirdi.

TÜRKİYE’NİN LAİKLİK VE KADIN HAKLARI SAVAŞÇISI

Muazzez İlmiye Çığ, bilimsel çalışmaları kadar laiklik ve kadın hakları konusundaki mücadelesiyle de tanınıyordu. Türkiye'de kadın haklarının gelişimine olan inancı ve Cumhuriyet değerlerine bağlılığı, kendisini toplumun vicdanı haline getirdi. Özellikle kadınların özgürleşmesi ve eğitimin laikleşmesi için yaptığı açıklamalar ve yazılar, geniş yankı uyandırdı.

SANAT, AKADEMİ VE SİYASET CAMİASINDAN TAZİYE MESAJLARI

Çığ’ın vefatı üzerine sanat, akademi ve siyaset dünyasından taziye mesajları yağdı.

Fazıl Say: “Muazzez İlmiye Çığ’ın vefatını büyük üzüntüyle öğrendim. Büyük kayıp. 'Uyanın artık!' diyenleri bir bir kaybediyoruz.”

Sabahat Akkiraz: “Muazzez İlmiye Çığ Cumhuriyetimizin yüzüydü. Son 10 Kasım’da Atasına çiçek bırakmıştı. Işıklarda uyu.”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy: “Araştırmaları ve eserleriyle nesiller boyu hatırlanacaktır. Türk bilim dünyasının başı sağ olsun.”

Erol Evgin: “Cumhuriyetimizin değerlerinden olan Muazzez İlmiye Çığ’a rahmet, ailesine ve milletimize başsağlığı dilerim.”

110 YILLIK TARİH VE BİLİM IŞIĞI

Muazzez İlmiye Çığ, Atatürk’ün izinden giden bir bilim kadını olarak, modern Türkiye’nin temellerini sağlamlaştırmaya ömrünü adadı.

Onun vefatı, sadece bilim dünyasında değil, Cumhuriyet aydınlanması için mücadele eden herkeste derin bir boşluk bıraktı. “Son Sümer Kraliçesi” olarak anılan bu değerli isim, eserleri ve mücadeleci ruhuyla sonsuza dek hatırlanacak.

TÜRKİYE BİR ÇINARINI DAHA KAYBETTİ

Muazzez İlmiye Çığ'ın geride bıraktığı miras, kadınların özgürlük mücadelesinden laiklik savunusuna, insanlık tarihinin karanlık dönemlerini aydınlatan bilimsel çalışmalarına kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Türkiye, Sümer tabletlerinden yükselen bir ışığı ve Cumhuriyet tarihinin dev çınarlarından birini kaybetti.

TÜM TÜRKİYE’NİN BAŞI SAĞ OLSUN.