ALIM GÜCÜ TÜİK ENFLASYONU İLE 12 BİN 164 LİRAYA İNDİ

Asgari Ücretin Alım Gücü 12 Bin Liraya Düştü: Erime Devam Ediyor!

Bu yılın başında 17 bin 2 lira olarak belirlenen asgari ücretin alım gücü, sadece 10 ayda yüzde 39,77 oranında eridi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, asgari ücretin yıl başındaki alım gücü 12 bin 164 liraya kadar düştü. Ancak, TÜİK’in hesapladığı enflasyon oranlarıyla çelişen bir durum söz konusu: Asgari ücretin gerçek alım gücü, İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) verilerine göre daha da düşük seviyelere iniyor. İTO’ya göre bu erime 11 bin 482 liraya, ENAG’a göre ise asgari ücretin alım gücü sadece 9 bin 999 liraya kadar geriledi. Bu, Türkiye’nin en düşük gelirli kesimlerinin alım gücündeki kaybı derinleştiriyor. EMEKLİ MAAŞINDA DA ERİME: YÜZDE 5 KAYIP En düşük emekli maaşının alım gücü de aynı şekilde ciddi bir düşüş yaşadı. Temmuz ayında 12 bin 500 lira olarak belirlenen emekli maaşı, TÜİK enflasyonu dikkate alındığında 4 ayda 11 bin 155 liraya indi. İTO’ya göre ise bu erime 1.592 liraya, ENAG’a göre ise 2 bin 243 liraya kadar yükseldi. Yıl başında belirlenen emekli maaşı ile güncel maaş arasındaki fark, sabit gelirli milyonlarca kişinin geçim mücadelesini daha da zorlaştırmış durumda. YÜZDE 39’LUK REEL KAYIP: ENFLASYONLA SAVAŞ DEVAM EDİYOR 2025 yılında asgari ücret için yapılacak zam görüşmeleri arifesinde, asgari ücretin alım gücündeki erime, hükümetin önümüzdeki yıllarda yapacağı zam oranlarının kritik bir göstergesi haline geldi. Hükümetin 2025 yılı için gündeme getirdiği yüzde 25-30 arasındaki zam oranları, alım gücündeki bu ciddi kayıpları telafi etmekten uzak kalabilir. Cumhurbaşkanlığı’nın yayımladığı 2025 Yılı Programı’nda da asgari ücretin 2024 yılı itibarıyla reel olarak yüzde 5,3 kayıp yaşadığı belirtilmişti. Bu kaybın, TÜİK verileriyle yapılan hesaplamada yüzde 39,77 seviyelerine ulaşması, asgari ücretlilerin yaşam standartları üzerindeki baskıyı artırıyor. ÖZEL SEKTÖRDE MAAŞLARIN ALIM GÜCÜ YÜZDE 70 DÜŞTÜ Özel sektör çalışanlarının maaşlarındaki erime ise daha da vahim boyutlarda. TÜİK’in verilerine göre, yılın başında zam alıp Temmuz ayında herhangi bir artış görmeyen milyonlarca özel sektör çalışanının maaşındaki erime, yüzde 39,77 seviyelerine kadar çıkarken, ENAG’a göre bu kayıp yüzde 70,03’e kadar yükseldi. Bu durum, yüksek enflasyon karşısında sabit gelirli çalışanların yaşam koşullarının ne kadar zorlaştığını gözler önüne seriyor. Kamu çalışanlarının maaşlarındaki erime de dikkat çekici: Temmuz ayında 42 bin 750 lira olan üniversite mezunu bir devlet memurunun maaşı, şu an 37 bin 989 liraya, öğretmen maaşı 37 bin 341 liraya, profesör maaşı ise 74 bin 475 liraya geriledi. ZAM ORANLARI İÇİN BEKLENTİLER YÜKSELİYOR 2025 yılı için yapılan enflasyon tahminleri, asgari ücretlilerle birlikte sabit gelirli kesimlerin yeniden ciddi bir kayıpla karşılaşabileceğini işaret ediyor. Hükümetin, asgari ücret artışları için yapılan hazırlıklar ve nabız yoklamalarındaki zam oranı, çoğunluğun beklentilerinin çok gerisinde kalabilir. Özellikle düşük gelirli gruplar için alım gücündeki kayıpların telafi edilmesi gerektiği, ekonomi uzmanları tarafından sıkça dile getirilen bir konu. BİR YILDA 4 BİN 838 LİRA ERİDİ: TEMMUZDA YAPILAN ZAM YETERSİZ KALDI Temmuz ayında asgari ücrete yapılan zam, alım gücündeki bu ciddi erimeyi durdurmaya yetmedi. Yılın başında 17 bin 2 lira olan asgari ücretin alım gücü, Temmuz ayına kadar 4 bin 838 lira eridi ve 12 bin 164 liraya düştü. Bu erimenin nedeni olarak, TÜİK’in enflasyon hesaplamalarının çarşı ve pazarda yaşanan fiyat artışlarıyla uyuşmaması gösteriliyor. ENAG ve İTO gibi alternatif enflasyon hesapları, halkın günlük hayatındaki fiyat artışlarının çok daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Bu, asgari ücretle geçinen milyonlarca insanın yaşam standartlarını ciddi şekilde etkiliyor.