ÇALIŞKAN: YARDIM ALANLARIN ARTIŞI ÖVÜNÇ DEĞİL UTANÇTIR!

Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 2025 yılı bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada, artan yoksulluk ve yardıma muhtaç hale gelen aile sayısına dikkat çekti.

Çalışkan, “Yardım yapılan aile sayısının artmasını övünç kaynağı yapmak yerine, bu durumun bir utanç vesikası olduğunu kabul etmeliyiz. Bu, ülkemizde bakıma muhtaç hale gelen insanların sayısının arttığını gösteriyor” görüşünü savundu. AİLE DÜZENİ BÜYÜK TEHDİT ALTINDA Çalışkan, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu en büyük tehditlerden birinin aile düzenindeki bozulma olduğunu vurguladı. “Her iki aileden birinin birkaç yıl içinde boşandığını, doğurganlık oranlarının düştüğünü ve evlenme yaşının yükseldiğini” ifade eden Çalışkan, televizyon programlarının aile yapısını olumsuz etkilediğini belirtti. TELEVİZYON PROGRAMLARI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ! Çalışkan, televizyonlardaki gündüz kuşaklarının aileyi ifsat ettiğini belirterek, "Dallas dizilerinin yerini alan Türk dizilerine" de gönderme yaptı. Hükümeti, bu duruma müdahale etmeye çağıran Çalışkan, "Utanarak, sıkılarak savunma yaparak bir yere varılmaz" dedi. BEBEK ÖLÜMLERİ ÜLKENİN YÜZ KARASIDIR! Özel hastanelerde gerçekleşen bebek ölümlerine de değinen Çalışkan, bu durumların yüzde 1’inin bile gerçek olması halinde bunun ülke adına büyük bir yüz karası olduğunu söyledi. Çalışkan, “Sayın Turhan Çömez belgeleriyle ortaya koydu. Bu iddialar karşısında hiç tereddüt etmiyorsunuz, çünkü sizin için Hükümeti savunmak öncelikli. Ancak gerçeklerin üstünü kapatmak kabul edilemez” dedi. PARTİZAN TAVIR ÜLKEYE ZARAR VERİYOR Konuşmasında AK Parti’ye yönelik eleştirilerde bulunan Çalışkan, partizan bir tavrın sorunları görmezden gelmeye neden olduğunu dile getirdi. “Araştırılması gereken durumlar için ‘Biz AK Partiliyiz, ne yapıyorsak doğrudur’ anlayışıyla hareket etmek yerine, gerçeklerin peşinden gitmek gerekiyor” ifadelerini kullandı. GELECEĞİMİZİ KORUMA SORUMLULUĞUMUZ VAR Çalışkan, konuşmasını nesillerin geleceğini koruma sorumluluğuna dikkat çekerek bitirdi. “Bu ülkenin geleceği için aile düzenini, çocukları ve gençleri korumak hepimizin görevidir. Utanarak ya da savunma yaparak sorunları çözemeyiz” dedi.