MHP Seyhan İlçe Başkanı Bener, Başkan Karalar’a yüklendi!

SİYASET 06.04.2022 - 17:44, Güncelleme: 29.12.2022 - 15:20 2986+ kez okundu.
 

MHP Seyhan İlçe Başkanı Bener, Başkan Karalar’a yüklendi!

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Seyhan İlçe Başkanı Baha Bener, “Bir şehre yapılacak en büyük kötülük, o şehrin kaderiyle oynamaktır. Kadersiz kalan bir şehir de yerinde saymaya mahkumdur” dedi.    Bener, “Yalancısın Karalar!” diyerek yaptığı açıklamada, tarihsel süreçlerden örnekler vererek şehirlerden bahsetti. Bener, “Roma antik şehirlerinden, görkemli Mısır piramitleri ve onların etrafındaki Mısır kadim şehirlerine dikkatli baktığımızda, günümüzden 2500 yıl öncesi dahil şehir planlamanın, şehrin ihtiyaçlarını gidermenin ne kadar önemli ve ne kadar adanmışlık gerektiğini anlarsınız. Antik şehirlerden günümüze milyonlarca insanın içinde yaşadığı metropollere kadar insan varlığının yaşayan efsaneleridir şehirlerimiz. Yanı başımızda antik Tarsus şehri de dahil olmak üzere Hitit,Sümer ve Bizans kale şehirlerinden,Selçuklu kadim şehirlerine, Osmanlı başkentlerine varana dek hepsi kültürel mirasımızın bizdeki yansımalarıdır.” ifadelerini kullandı.  Baha Bener, şunları kaydetti: “Binlerce yıllık geleneğimiz yetenekli yöneticilerin ellerinde evrim halindeki yaşam alanlarımızı tasarlayıp,içinde yaşanılası sokakları,meydanları ortak kullanım alanları olan Agoralar,tiyatrolar,pazar yerlerinden oluşan üst yapı ve arkasından kimselerin görmediği yöneticinin hayallerinde inşa edilen su,kemerleri kanalizasyon şebekeleri, köprüler gibi sanat yapılarıyla donatılmış şehirli kültürü'nün her türlü ihtiyacını gidermeyi amaçlayan yapısal,kültürel dokularla kuşatarak hizmete sunmak ve bundan da gurur duymaktır.Basiretli yönetici, tarihe bıraktığı izlerle adını kazır,heyecanı ile şevki ile iş yapma arzusu ve gelecek nesillere bıraktığı miras ile övünür. Yönetici kişinin yönettiği şehir ve yönetmeye çalıştığı problemler yumağını çözümlenebilir halde sürdürülebilir biçimde kentsel ihtiyaçlara hitap ederek kurgulaması ve ona uygun planlamalar yapması, gelecek kuşaklara aktarılacak mirasın nitelikli ve kullanışlı olmasını sağlar. Kentler elbette siyasetin yapılacağı,demokratik seçimlerle bayrak yarışının ,hizmet yarışına döndüğü alanlar olmalıdır yoksa Süleyman mabedinin aģlama duvarına dönmüş yarısı yıkık dökük arkasından tahta destekli western filmlerinin sahnelerinden fırlamış yapıları ile sahte kovboyların kent meydanlarında tükürük yarışına tutuştuğu üç beş çakalın da alkış tuttuğu mekanlar haline gelir. Sonuç olarak, yalanların arkasına sığınarak, bilgi toplumunun tüm gerçekliğinden uzak bir yalan rüzgarının içinde alabildiğince yüzen bunu da ben iktidar oldum havası ile yalan dolana bağlayarak hizmet ettiğini iddia edenler ve ona çanak tutarak ömrünün son baharında arkasından 2 kulhu bir elam okunmasını bile halka çok görüp her nereye dahi gittiği belli olmayan katar yüklü trenlerin beyhude peşinden bir hevesle milyonların umudunu demir atlara bağlayıp, milletin kaderini cüzdanlarına mahkum edenlerin birlik beraberlik içinde Çav Bella türküleri eşliğinde halay çektikleri merkez park'ın portakal çiçeksiz karnavallarının ağzından yalan saçan kötü kalpli kağıttan ejderhalarına sözumdür; "Laf'a bakarım laf mı diye, Adama bakarım adam mı?" diye Her ikisi de uzakta bile görünmüyor.”

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Seyhan İlçe Başkanı Baha Bener, “Bir şehre yapılacak en büyük kötülük, o şehrin kaderiyle oynamaktır. Kadersiz kalan bir şehir de yerinde saymaya mahkumdur” dedi. 

 

Bener, “Yalancısın Karalar!” diyerek yaptığı açıklamada, tarihsel süreçlerden örnekler vererek şehirlerden bahsetti. Bener, “Roma antik şehirlerinden, görkemli Mısır piramitleri ve onların etrafındaki Mısır kadim şehirlerine dikkatli baktığımızda, günümüzden 2500 yıl öncesi dahil şehir planlamanın, şehrin ihtiyaçlarını gidermenin ne kadar önemli ve ne kadar adanmışlık gerektiğini anlarsınız. Antik şehirlerden günümüze milyonlarca insanın içinde yaşadığı metropollere kadar insan varlığının yaşayan efsaneleridir şehirlerimiz. Yanı başımızda antik Tarsus şehri de dahil olmak üzere Hitit,Sümer ve Bizans kale şehirlerinden,Selçuklu kadim şehirlerine, Osmanlı başkentlerine varana dek hepsi kültürel mirasımızın bizdeki yansımalarıdır.” ifadelerini kullandı. 


Baha Bener, şunları kaydetti: “Binlerce yıllık geleneğimiz yetenekli yöneticilerin ellerinde evrim halindeki yaşam alanlarımızı tasarlayıp,içinde yaşanılası sokakları,meydanları ortak kullanım alanları olan Agoralar,tiyatrolar,pazar yerlerinden oluşan üst yapı ve arkasından kimselerin görmediği yöneticinin hayallerinde inşa edilen su,kemerleri kanalizasyon şebekeleri, köprüler gibi sanat yapılarıyla donatılmış şehirli kültürü'nün her türlü ihtiyacını gidermeyi amaçlayan yapısal,kültürel dokularla kuşatarak hizmete sunmak ve bundan da gurur duymaktır.Basiretli yönetici, tarihe bıraktığı izlerle adını kazır,heyecanı ile şevki ile iş yapma arzusu ve gelecek nesillere bıraktığı miras ile övünür. Yönetici kişinin yönettiği şehir ve yönetmeye çalıştığı problemler yumağını çözümlenebilir halde sürdürülebilir biçimde kentsel ihtiyaçlara hitap ederek kurgulaması ve ona uygun planlamalar yapması, gelecek kuşaklara aktarılacak mirasın nitelikli ve kullanışlı olmasını sağlar. Kentler elbette siyasetin yapılacağı,demokratik seçimlerle bayrak yarışının ,hizmet yarışına döndüğü alanlar olmalıdır yoksa Süleyman mabedinin aģlama duvarına dönmüş yarısı yıkık dökük arkasından tahta destekli western filmlerinin sahnelerinden fırlamış yapıları ile sahte kovboyların kent meydanlarında tükürük yarışına tutuştuğu üç beş çakalın da alkış tuttuğu mekanlar haline gelir. Sonuç olarak, yalanların arkasına sığınarak, bilgi toplumunun tüm gerçekliğinden uzak bir yalan rüzgarının içinde alabildiğince yüzen bunu da ben iktidar oldum havası ile yalan dolana bağlayarak hizmet ettiğini iddia edenler ve ona çanak tutarak ömrünün son baharında arkasından 2 kulhu bir elam okunmasını bile halka çok görüp her nereye dahi gittiği belli olmayan katar yüklü trenlerin beyhude peşinden bir hevesle milyonların umudunu demir atlara bağlayıp, milletin kaderini cüzdanlarına mahkum edenlerin birlik beraberlik içinde Çav Bella türküleri eşliğinde halay çektikleri merkez park'ın portakal çiçeksiz karnavallarının ağzından yalan saçan kötü kalpli kağıttan ejderhalarına sözumdür; "Laf'a bakarım laf mı diye, Adama bakarım adam mı?" diye Her ikisi de uzakta bile görünmüyor.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.