Öğretmenler için buruk 24 Kasım!

Ülkemizde eğitim ordusu 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne, eriyen maaşları, ataması yapılmayan öğretmenler, barınma, kira gibi yapısal sorunlarla giriyor

                                                            “Öğretmenler! Yeni nesil sizlerin eseri olacaktır”                                                                                                                                        Mustafa Kemal ATATÜRK Bugün, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, 24 Kasım 1928’te kendisine verilen “Başöğretmenlik” unvanını kabul edişinin 95. yıldönümü. 1981 yılından itibaren Öğretmenler Günü olarak kutlanan 24 Kasım’a bu yıl da fedakar eğitim ordusu büyük bir burukluk içerisinde giriyor. ÖĞRETMEN MAAŞLARI YILLAR İÇİNDE ERİYOR Bir milyon 200 bini aşkın öğretmenin görev yaptığı ülkemizde, eğitimcilerimizin çalışma koşulları ve özlük hakları her geçen daha da kötüye gidiyor. 2014’te bir öğretmen maaşı 942 dolar ve 14 çeyrek altına tekabül ederken, 2023’te bu rakam 817 dolara ve 8 çeyrek altına gerilemiş durumda. Artan hayat pahalılığı karşısında alım gücü düşen toplumun büyük kesimi gibi öğretmenlerimiz de yüksek enflasyon karşısında eli kolu bağlanmış durumda. HAZIRLIK ÖDENEĞİ BİN 400, ASGARİ ÜCRET 11 BİN 400 LİRA Yine bir başka gerçeklik ise öğretmenlerimizin eğitim-öğretim dönemi hazırlık ödeneği sorunu. 2002 yılında öğretim yılına hazırlanırken hazırlık ödeneği, 175 lira; o dönemde asgari ücret ise 184 lira. Yani 2002 yılında öğretmenler, asgari ücretin yüzde 95’i kadar yeni döneme hazırlık ödeneği alabiliyordu. 2023’e geldiğimizde ise ne yazık ki öğretim yılına hazırlık ödeneği bin 400 lira; asgari ücret ise 11 bin 400 lira. Öğretim yılına hazırlık ödeneği, asgari ücretin yüzde 95’inden yüzde 12’sine kadar geriledi. ATAMASI YAPILMAYAN ÖĞRETMENLER GERÇEĞİ Ülkemizde eğitim ordusunun bir başka acı gerçeği de “atanması yapılmayan” denilen ama esasında “ataması yapılmayan” öğretmen sorunu. Bugün sayıları bir milyonu geçen ataması yapılmayan öğretmenler büyük bir psikolojik bunalım yaşıyor. Kimi yaşamına son vermeye kadar giderken, kimi de çok sevdiği öğretmenlik mesleği yerine, pazarda meyve-sebze satmak zorunda kalıyor. Kendi yetiştirdiği öğretmenine güvenmeyen eğitim politikası, sorunu “mülakat” sistemiyle çözmeye çalışıyor! ÖĞRETMENLER BÜYÜK İLLERDEN KAÇMAYA ÇALIŞIYOR En düşük öğretmen maaşının 15-16 bin lira olduğu ülkemizde öğretmenlerimiz her türlü şiddete açık bir şekilde özveriyle görev yapmaya çalışırken; yıllar içerisinde eriyen maaşı ve alım gücünün düşmesi sonucu büyük illerden tayinini çıkarmanın yollarını arıyorlar. Barınma sorunu, yüksek kira fiyatları ve ulaşım sıkıntısı karşısında çaresiz kalan öğretmenler, çözümü yaşamın büyük şehirlere göre daha kolay ve ucuz olduğu yerleşim yerlerinde aramak zorunda bırakıldılar. Ve daha da önemlisi eğitimin niteliğinin gittikçe düştüğü böyle bir ortamda, öğretmenler, Öğretmenler Günü’nü nasıl kutlayabilsin!