TÜRKİYE' DE 5,4 MİLYON ÇOCUK DESTEK BEKLİYOR

Bakan Göktaş'ın İtirafı: Türkiye’de Her Dört Çocuktan Biri Yoksullukla Mücadele Ediyor!

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye’de çocuk yoksulluğunun boyutlarını ortaya koyan çarpıcı açıklamalar yaptı. Resmi verilere göre, Türkiye’de her dört çocuktan biri yoksulluğun pençesinde. Bu durum, ülkemizin geleceğini şekillendirecek çocuklarımızın nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Bakan Göktaş’ın verdiği bilgilere göre, Aile Destek Programı'ndan yararlanan çocuk sayısı 5,4 milyona ulaştı. TÜİK verilerine göre Türkiye’de 22 milyon 206 bin çocuk bulunuyor ve bunların yüzde 25’i yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu, toplumumuzun en savunmasız kesiminin geleceğe dair umutlarını ciddi şekilde zedeliyor. SOSYAL EKONOMİK DESTEK (SED)YETERSİZ Mİ?  Göktaş, 2,2 milyon haneye yaklaşık 900 milyon TL tutarında çocuk desteği sağlanacağını açıkladı. Aile Destek Programı'nın başlangıcında 2,5 milyon haneye destek verilirken, bu sayı 3,2 milyona çıkarıldı. Program kapsamında hanelerdeki çocuklara aylık 350 TL ile 650 TL arasında değişen miktarlarda ödeme yapılıyor. Ancak bu rakamlar, mevcut ekonomik koşullar altında yeterli mi?SED programından yararlanan çocukların sayısındaki artış da dikkat çekici. 2020 yılında 129 bin 422 çocuk bu destekten faydalanırken, 2024 yılının Haziran ayı itibarıyla bu sayı 171 bin 895’e yükseldi. Bu artış, ailelerin ekonomik zorluklarının ne denli derinleştiğinin bir göstergesi olarak yorumlanıyor. UZMANLARDAN ELEŞTİRİ: "KAPSAMLI POLİTİKALAR ŞART" Uzmanlar, kısa vadeli finansal yardımların yoksullukla mücadelede tek başına yeterli olmadığını, sürdürülebilir ve kapsamlı politikaların gerekliliğini vurguluyor. Çocuk yoksulluğuyla mücadele, ekonomik kalkınmanın yanı sıra eğitim ve sosyal destek programlarının da güçlendirilmesini gerektiriyor. Bu açıklamalar, Türkiye’nin geleceği olan çocuklarımızın hak ettikleri hayat standartlarına ulaşmaları için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini gösteriyor. Çocuk yoksulluğunun giderilmesi, sadece bugünün değil, yarının Türkiye’sinin de en büyük önceliklerinden biri olmalıdır.