“Dünya turizminde rekabet keskinleşiyor”

GÜNDEM 10.10.2024 - 11:52, Güncelleme: 10.10.2024 - 11:52 2497+ kez okundu.
 

“Dünya turizminde rekabet keskinleşiyor”

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, dünya turizminde rekabetin giderek keskinleştiğini ve oyunun yeniden kurulduğunu bildirdi.
 Türkiye’nin de bu rekabet ortamına hazırlanması gerektiğini vurgulayan Bağlıkaya, “Turizm kentleri oluşturmak yerine turizmin dengeli biçimde yıl geneline ve ülkenin tamamına yayıldığı bir model ortaya koymalıyız. Şehir devletlerine özenerek tek bir üründen ibaret olan ve tek bir merkezden yapılan tanıtım modellerinde ısrar etmekten vazgeçmeliyiz” dedi. Bu yıl ikinci kez düzenlenen İstanbul Turizm Fuarı’nın, İstanbul Yenikapı-Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen açılış töreninde; Dream Project CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Volkan Ataman, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Yılmaz, TGA Genel Müdür Yardımcısı Elif Balcı Fisunoğlu, TTYD Başkanı Oya Narin, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Bahadır Yaşık, TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu konuşmacı olarak yer aldılar. TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya: “Turizmde Rekabet Keskinleşiyor” İstanbul Turizm Fuarı’nın açılış töreninde konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, turizm sektöründe uluslararası düzeyde keskinleşen rekabet ortamına dikkat çekerek, “Bu rekabetin turizm sektörü üzerinde oluşturduğu baskı git gide artıyor. Bir yandan yepyeni, vizyoner projelerle turizmden pay almak isteyen destinasyonlar ortaya çıkarken, diğer yandan aşırı turizme karşı çıkan destinasyon haberlerinden oyunun yeniden kurulacağının işaretlerini alıyoruz” dedi. Bağlıkaya: “Turizmde Sıkışmışlığı Aşacak Bir Vizyonla Hareket Etmeliyiz” Dünyanın hızlı bir değişim ve dönüşümden geçtiğini, tüketici davranış ve beklentilerinin farklılaştığını belirten Bağlıkaya, sözlerine şöyle devam etti: “Bu değişimin en çok hissedildiği alanların başında ise sıkça seyahat eden gençlerin de etkisiyle turizm geliyor. Hal böyleyken biz ne yapıyoruz? Merkezi kararları dayatıyoruz, yenilenmeye kaynak ayırmak zorunda olan sektöre yeni mali yükler yüklüyoruz. Turizm sektörünü güçsüzleştirdiğimiz gibi bir de dilsizleştiriyoruz. Ülkemizin turizmden hak ettiğini alabilmesi için doğru stratejiler geliştirmek ve sürdürülebilir turizm modelleri oluşturmak zorundayız. Bu ancak ve ancak ortak akılla, el birliği, güç birliği, gönül birliğiyle mümkün olur. Stratejimizi oluştururken ülke turizmimizin içinde bulunduğu sıkışmışlığı aşacak bir vizyonla hareket etmemiz ise büyük önem taşıyor.” “Turizm Gelirlerinin Adil Dağıtımı Konusunda Sorunlar Yaşanıyor” Konuşmasında turizm gelirlerinin adil dağılımı konusunda ciddi sorunlar yaşandığına dikkat çeken Firuz Bağlıkaya, şu noktalara işaret etti: “Gerek bölgeler gerekse de işletmeler arasında daha geniş ve eşit bir paylaşım ağı oluşturmak gerektiğini kabul etmeliyiz. Turizm kentleri oluşturmak yerine turizmin dengeli biçimde yıl geneline ve ülkenin tamamına yayıldığı bir model ortaya koymalıyız. Şehir devletlerine özenerek tek bir üründen ibaret olan ve tek bir merkezden yapılan tanıtım modellerinde ısrar etmekten vazgeçmeliyiz. Ulusal stratejileri yerel taktiklerle donatmalı, makro pazarlamanın ağırlığını azaltan, her destinasyonun özelliklerini öne çıkartan bir yaklaşımı geliştirmeliyiz. TÜRSAB olarak bu düşünceden hareketle Turizm Yüzyılı projemizi hayata geçirdik. Burdur’la başladığımız, turizmi ülke sathına yayma hedefimizde ilerleyeceğiz. Rekabette üstün olduğumuz ürün çeşitliliği ile sürdürülebilir başarıyı yakalamak zorundayız.” “Yenilenmeyen Yenilir, Yanlışı Söylemeli, Doğruyu Savunmalıyız” Turizmde başarıya ulaşabilmek için yanlışı söylemek, doğruyu savunmak gerektiğini dile getiren Bağlıkaya, “Bildiklerimizi gözden geçirmek, yanıldığımız noktaları bulmak ve yenilenmek durumundayız. Yenilenmeyen yenilir. Yanlışı söylemeli, doğruyu savunmalıyız. Türk turizminin geleceği için kararları beraber vermeli katılımcı olmalıyız. Nerede olduğumuzu doğru verilerle doğru tespit etmeli nereye gideceğimizi doğru planlamalıyız. O nedenle konuşuyoruz. O nedenle zaman zaman eleştiriyoruz. Bunu yaparken sadece sorunu değil, çözümü de söylemeye, bu çözümleri hayata geçirmeye gayret ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Bağlıkaya konuşmasını İstanbul Turizm Fuarı’nı hayata geçiren Mete Vardar ve Volkan Ataman’a teşekkür ederek sonlandırdı. 9-10 Ekim tarihleri arasında açık kalacak olan İstanbul Turizm Fuarı’nda TÜRSAB, 47 No’lu standında seyahat acentalarını ve turizm sektör temsilcilerini ağırlayacak.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, dünya turizminde rekabetin giderek keskinleştiğini ve oyunun yeniden kurulduğunu bildirdi.

 Türkiye’nin de bu rekabet ortamına hazırlanması gerektiğini vurgulayan Bağlıkaya, “Turizm kentleri oluşturmak yerine turizmin dengeli biçimde yıl geneline ve ülkenin tamamına yayıldığı bir model ortaya koymalıyız. Şehir devletlerine özenerek tek bir üründen ibaret olan ve tek bir merkezden yapılan tanıtım modellerinde ısrar etmekten vazgeçmeliyiz” dedi.
Bu yıl ikinci kez düzenlenen İstanbul Turizm Fuarı’nın, İstanbul Yenikapı-Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen açılış töreninde; Dream Project CEO’su ve Yönetim Kurulu Üyesi Volkan Ataman, İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Yılmaz, TGA Genel Müdür Yardımcısı Elif Balcı Fisunoğlu, TTYD Başkanı Oya Narin, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Bahadır Yaşık, TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu konuşmacı olarak yer aldılar.
TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya: “Turizmde Rekabet Keskinleşiyor”
İstanbul Turizm Fuarı’nın açılış töreninde konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, turizm sektöründe uluslararası düzeyde keskinleşen rekabet ortamına dikkat çekerek, “Bu rekabetin turizm sektörü üzerinde oluşturduğu baskı git gide artıyor. Bir yandan yepyeni, vizyoner projelerle turizmden pay almak isteyen destinasyonlar ortaya çıkarken, diğer yandan aşırı turizme karşı çıkan destinasyon haberlerinden oyunun yeniden kurulacağının işaretlerini alıyoruz” dedi.
Bağlıkaya: “Turizmde Sıkışmışlığı Aşacak Bir Vizyonla Hareket Etmeliyiz”
Dünyanın hızlı bir değişim ve dönüşümden geçtiğini, tüketici davranış ve beklentilerinin farklılaştığını belirten Bağlıkaya, sözlerine şöyle devam etti: “Bu değişimin en çok hissedildiği alanların başında ise sıkça seyahat eden gençlerin de etkisiyle turizm geliyor. Hal böyleyken biz ne yapıyoruz? Merkezi kararları dayatıyoruz, yenilenmeye kaynak ayırmak zorunda olan sektöre yeni mali yükler yüklüyoruz. Turizm sektörünü güçsüzleştirdiğimiz gibi bir de dilsizleştiriyoruz. Ülkemizin turizmden hak ettiğini alabilmesi için doğru stratejiler geliştirmek ve sürdürülebilir turizm modelleri oluşturmak zorundayız. Bu ancak ve ancak ortak akılla, el birliği, güç birliği, gönül birliğiyle mümkün olur. Stratejimizi oluştururken ülke turizmimizin içinde bulunduğu sıkışmışlığı aşacak bir vizyonla hareket etmemiz ise büyük önem taşıyor.”
“Turizm Gelirlerinin Adil Dağıtımı Konusunda Sorunlar Yaşanıyor”
Konuşmasında turizm gelirlerinin adil dağılımı konusunda ciddi sorunlar yaşandığına dikkat çeken Firuz Bağlıkaya, şu noktalara işaret etti: “Gerek bölgeler gerekse de işletmeler arasında daha geniş ve eşit bir paylaşım ağı oluşturmak gerektiğini kabul etmeliyiz. Turizm kentleri oluşturmak yerine turizmin dengeli biçimde yıl geneline ve ülkenin tamamına yayıldığı bir model ortaya koymalıyız. Şehir devletlerine özenerek tek bir üründen ibaret olan ve tek bir merkezden yapılan tanıtım modellerinde ısrar etmekten vazgeçmeliyiz. Ulusal stratejileri yerel taktiklerle donatmalı, makro pazarlamanın ağırlığını azaltan, her destinasyonun özelliklerini öne çıkartan bir yaklaşımı geliştirmeliyiz. TÜRSAB olarak bu düşünceden hareketle Turizm Yüzyılı projemizi hayata geçirdik. Burdur’la başladığımız, turizmi ülke sathına yayma hedefimizde ilerleyeceğiz. Rekabette üstün olduğumuz ürün çeşitliliği ile sürdürülebilir başarıyı yakalamak zorundayız.”
“Yenilenmeyen Yenilir, Yanlışı Söylemeli, Doğruyu Savunmalıyız”
Turizmde başarıya ulaşabilmek için yanlışı söylemek, doğruyu savunmak gerektiğini dile getiren Bağlıkaya, “Bildiklerimizi gözden geçirmek, yanıldığımız noktaları bulmak ve yenilenmek durumundayız. Yenilenmeyen yenilir. Yanlışı söylemeli, doğruyu savunmalıyız. Türk turizminin geleceği için kararları beraber vermeli katılımcı olmalıyız. Nerede olduğumuzu doğru verilerle doğru tespit etmeli nereye gideceğimizi doğru planlamalıyız. O nedenle konuşuyoruz. O nedenle zaman zaman eleştiriyoruz. Bunu yaparken sadece sorunu değil, çözümü de söylemeye, bu çözümleri hayata geçirmeye gayret ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Bağlıkaya konuşmasını İstanbul Turizm Fuarı’nı hayata geçiren Mete Vardar ve Volkan Ataman’a teşekkür ederek sonlandırdı. 9-10 Ekim tarihleri arasında açık kalacak olan İstanbul Turizm Fuarı’nda TÜRSAB, 47 No’lu standında seyahat acentalarını ve turizm sektör temsilcilerini ağırlayacak.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.