"AİLELER GÜVENSİZ DOKTORLAR TEDİRGİN"

SAĞLIK-YAŞAM 25.10.2024 - 14:07, Güncelleme: 25.10.2024 - 14:07 2356 kez okundu.
 

"AİLELER GÜVENSİZ DOKTORLAR TEDİRGİN"

Sağlıkta Güven Krizi: Türk Neonatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Esin Koç,"Yenidoğan Ölümleri Aileleri Tedirgin Ediyor!"
PROF. DR. KOÇ: "TÜM ÇABAMIZ BEBEKLERİN YAŞAMI İÇİN" İstanbul’da ortaya çıkan ve en az 12 bebeğin ölümüne yol açan skandal, Türkiye’nin sağlık sistemine olan güveni ciddi şekilde sarstı. Ailelerin tedirgin olduğu bu durum, yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin işleyişi ve denetim süreçlerini yeniden tartışmaya açtı. Uzmanlar, yaşanan olayların hem ailelerdeki güven duygusunu zedelediğini hem de sağlıkta şiddet olaylarını artırabileceğini belirtiyor. "SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÖNELİK OLUMSUZ BİR ALGI YARATILDI" Türk Neonatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Esin Koç, yaşanan olayların “ciddi bir güven sorununu beraberinde getirdiğini” ifade etti. "Tüm çabamız bebeklerin yaşamı için" diyen Koç, ailelerin unutulmaması gerekenin bu olduğunu vurguladı. Ancak, bir suç çetesinin hastanelerde sahte doktorlar aracılığıyla bebeklerin ölümüne neden olduğu iddiaları, ailelerin güvenini daha da zedelerken, sağlık çalışanlarına yönelik olumsuz bir algı yaratmaya başladı. "YENİDOĞAN UZMANI SAYISI YETERSİZ" Ülkede yalnızca 450 civarında yenidoğan uzmanı bulunuyor. Prof. Koç, “Genç doktorlar bu alandan vazgeçmek isteyebilir,” diyerek uzman sayısındaki azalmanın, hasta mağduriyetlerine yol açabileceğine dikkat çekti. Yaşanan skandalın ardından ailelerin, “Doktorlar benim bebeğimi de mi öldürdüler?” gibi düşüncelere kapılmasının, uzmanların karşılaştığı zorlukları daha da artıracağı öngörülüyor. "ŞİDDET OLAYLARI ARTABİLİR" Koç, "Bütün doktor ve hemşirelerin töhmet altında bırakılması, sağlıkta şiddetin daha da alevlenmesine yol açacak," diyerek, yaşanan olayların sağlık çalışanlarına karşı artan şiddet eğilimlerini tetikleyebileceğini belirtti. Yenidoğan birimlerinde çalışmanın zorluğuna dikkat çeken Koç, bu durumun hem doktorların motivasyonunu hem de nitelikli sağlık hizmeti sunumunu olumsuz etkileyebileceğini ifade etti. "SAĞLIK BAKANLIĞI KRİZ YÖNETİMİNDE BAŞARISIZ OLDU" Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu da, Sağlık Bakanlığı’nın bu krizi yönetme konusundaki yetersizliğine dikkat çekti. Küçükosmanoğlu, "Bebek ölümlerinin yarısından fazlası ilk 28 günde gerçekleşiyor. Yenidoğan dönemi sağlığın en kırılgan olduğu dönemdir," diyerek, kamu hastanelerine daha fazla yatırım yapılması gerektiğini savundu. Özel hastanelerin yenidoğan ünitelerinin yarısından fazlasını barındırdığını belirten Küçükosmanoğlu, bu dengesizliğin giderilmesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı. "GÜVEN DUYGUSUNU YENİDEN KAZANMAK İÇİN ÇALIŞACAĞIZ" Prof. Dr. Koç, güven duygusunun yeniden nasıl kazanılacağına ilişkin, "Şimdi güven duygusunu yeniden kazanmak için çalışacağız. Bize ne, devlet halletsin demek yerine, 'Bebeklere ne olacak?' diye bakıyoruz," dedi. Türkiye’de yaklaşık 456 seviye 3 yoğun bakım merkezi bulunduğunu, bunların 300’ünün özel hastanelerde yer aldığını ve geriye kalanların kamu hastanelerinde olduğunu hatırlatarak, "Daha fazla kamu yatırımı yapılması, özel hastaneleri de daha iyi hizmet vermeye zorlayacaktır," şeklinde konuştu.
Sağlıkta Güven Krizi: Türk Neonatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Esin Koç,"Yenidoğan Ölümleri Aileleri Tedirgin Ediyor!"

PROF. DR. KOÇ: "TÜM ÇABAMIZ BEBEKLERİN YAŞAMI İÇİN"

İstanbul’da ortaya çıkan ve en az 12 bebeğin ölümüne yol açan skandal, Türkiye’nin sağlık sistemine olan güveni ciddi şekilde sarstı. Ailelerin tedirgin olduğu bu durum, yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin işleyişi ve denetim süreçlerini yeniden tartışmaya açtı. Uzmanlar, yaşanan olayların hem ailelerdeki güven duygusunu zedelediğini hem de sağlıkta şiddet olaylarını artırabileceğini belirtiyor.

"SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÖNELİK OLUMSUZ BİR ALGI YARATILDI"

Türk Neonatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Esin Koç, yaşanan olayların “ciddi bir güven sorununu beraberinde getirdiğini” ifade etti. "Tüm çabamız bebeklerin yaşamı için" diyen Koç, ailelerin unutulmaması gerekenin bu olduğunu vurguladı. Ancak, bir suç çetesinin hastanelerde sahte doktorlar aracılığıyla bebeklerin ölümüne neden olduğu iddiaları, ailelerin güvenini daha da zedelerken, sağlık çalışanlarına yönelik olumsuz bir algı yaratmaya başladı.

"YENİDOĞAN UZMANI SAYISI YETERSİZ"

Ülkede yalnızca 450 civarında yenidoğan uzmanı bulunuyor. Prof. Koç, “Genç doktorlar bu alandan vazgeçmek isteyebilir,” diyerek uzman sayısındaki azalmanın, hasta mağduriyetlerine yol açabileceğine dikkat çekti. Yaşanan skandalın ardından ailelerin, “Doktorlar benim bebeğimi de mi öldürdüler?” gibi düşüncelere kapılmasının, uzmanların karşılaştığı zorlukları daha da artıracağı öngörülüyor.

"ŞİDDET OLAYLARI ARTABİLİR"

Koç, "Bütün doktor ve hemşirelerin töhmet altında bırakılması, sağlıkta şiddetin daha da alevlenmesine yol açacak," diyerek, yaşanan olayların sağlık çalışanlarına karşı artan şiddet eğilimlerini tetikleyebileceğini belirtti. Yenidoğan birimlerinde çalışmanın zorluğuna dikkat çeken Koç, bu durumun hem doktorların motivasyonunu hem de nitelikli sağlık hizmeti sunumunu olumsuz etkileyebileceğini ifade etti.

"SAĞLIK BAKANLIĞI KRİZ YÖNETİMİNDE BAŞARISIZ OLDU"

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu da, Sağlık Bakanlığı’nın bu krizi yönetme konusundaki yetersizliğine dikkat çekti. Küçükosmanoğlu, "Bebek ölümlerinin yarısından fazlası ilk 28 günde gerçekleşiyor. Yenidoğan dönemi sağlığın en kırılgan olduğu dönemdir," diyerek, kamu hastanelerine daha fazla yatırım yapılması gerektiğini savundu. Özel hastanelerin yenidoğan ünitelerinin yarısından fazlasını barındırdığını belirten Küçükosmanoğlu, bu dengesizliğin giderilmesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı.

"GÜVEN DUYGUSUNU YENİDEN KAZANMAK İÇİN ÇALIŞACAĞIZ"

Prof. Dr. Koç, güven duygusunun yeniden nasıl kazanılacağına ilişkin, "Şimdi güven duygusunu yeniden kazanmak için çalışacağız. Bize ne, devlet halletsin demek yerine, 'Bebeklere ne olacak?' diye bakıyoruz," dedi. Türkiye’de yaklaşık 456 seviye 3 yoğun bakım merkezi bulunduğunu, bunların 300’ünün özel hastanelerde yer aldığını ve geriye kalanların kamu hastanelerinde olduğunu hatırlatarak, "Daha fazla kamu yatırımı yapılması, özel hastaneleri de daha iyi hizmet vermeye zorlayacaktır," şeklinde konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.