"Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü" veya "İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı" olarak bilinen uluslararası bir ekonomi örgütü var.
Kısaca buna OECD diyoruz.
OECD üyesi ülkeler arasında elektrik zammında birinci olmuşuz.
2003’ten bu yana yüzde 307 zam oranıyla şampiyonluğu bırakmıyoruz.
Elektrikte tüketim, dağıtım, iletim, TRT payı, KDV ve fon adı altında birçok kalemin ödemesi de cebimizden çıkıyor.
Böyle bir tabloda fakir fukara nasıl rahat nefes alacak Allah aşkına.
Bu haksızlıktır.
Vatandaşa yazıktır, günahtır.
Yaptığınız ayıptır.
**
Ne güzel iş değil mi?
Adana’da, gıda alanında yeterince denetim yapılıyor mu acaba? Tüpte pişen dönerin sağlığa zararı, bu etin içindeki zararlı maddenin ter yoluyla bile atılamadığını bile bile millete yediriyorlar. Pastanelerden, unlu mamulcülerden alınan simit, poğaça, açma gibi yiyeceklerin içine konulan yağların margarin içerdiği için kalp sağlığına zarar verdiği konusunda da uzmanlar uyarılarda bulunuyor ama yapılan bir şey yok.
Parası olmayan dönerciye, simitçiye akın ediyor. Ne yapsın gariban vatandaş? Karnını doyurmak için başka çaresi yok. Mısır şurubu yani NBŞ’li tatlılar, pastalar, toz toprak içinde tezgâhlarda satılıyor. Bunları denetleyen de yok. Bunlar her gün binlerce lira ciro çekse de ödediği vergi asgari ücretli seviyesinde? Ne sağlık ve hijyen ne de mali denetim var. Hem milleti zehirle, hem düşük vergi öde, hem de rantına rant kat. Ne güzel iş değil mi?
*
Etme bulma dünyası
Açgözlülüğün sonu yok.
Aç gözlülüğün bedelini beton yığınlarına hapsolarak ödüyoruz.
Yıllarca adam ayarlayıp gözlerine kestirdikleri binalara “risk” uydurdular.
O binaları yerinde dönüşüm adı altında yıktılar.
4 katlı binaların yerine 15-20 kat çıktılar.
Milleti 150-200 metrekarelik evlerinden edip 75 metrekarelik hücreler verdiler.
Son derece çirkin, ranta dayalı, şehri beton cennetine döndüren uygulama ve açgözlülük müteahhitlere de yar olmadı.
Bina üstüne bina yaptılar da ne oldu?
İnşaat sektörü krize girdi.
Çoğu iflas etti, çoğu da iflasın eşiğinde.
Etme bulma dünyası işte.
**
SORULAR
-Adana’da, meclis üyelerinin neden her dönem son derece düşük profilli kişiler arasından oluşturulduğunu biliyor musunuz?
-Seyhan nehrinin değerini Adana olarak ne zaman bileceğiz?
-Adana polisinin son günlerde sahte içki üreterek ölümlere neden olanlara karşı başlatmış olduğu operasyonların devam ettiğini biliyor musunuz?
-İşsiz gazeteci sayısının her geçen gün arttığını, son 5 yılda yazılı basında çalışan gazeteci sayısının yüzde 42 azaldığını biliyor musunuz?
-Seyhan’da, bir kısmı tamamlanan Kent Meydanı’nın madde bağımlılarından geçilmediğini biliyor musunuz?