Çukurova ilçe Teşkilatı için genel merkezin yolunu aşındıranlar Haşmet Biçer’i koltuğundan kaldırmanın yolunu bulamadılar gitti.. Kulağımıza gelen söylentilere bakılırsa Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl duruma çok sinirlenmiş ve ültimatomu çekmiş.. “Ya gidip kendi başınıza karar alın, kendi aranızdan birini başkan yapın ya da ben gelir bu işi üstlenirim. Üstelik bu işi delegeyle de yapmam. Gerekirse üyelerle seçim yapar kazananı belirlerim” demiş.. İlçe teşkilatının etekleri tutuşmuş tabii.. Kendi aralarından bir isme mutabakat sağlamak için toplantı üstüne toplantı, kulis üstüne kulis yapıyorlarmış ama nafile.. CHP’de kimse kimsenin uzamasını istemediği için bir adım yol kat edememişler.. Görünen o ki, yine ağzımıza yüzümüze bulaştırdık!.. Sorunu çözmesi için mecbur Tekin Bingöl gelecek, Adana’da uzlaşma sağlanmasına yardım edecek.. Yuh yani.. Bu ayıp da bize yeter!.. Sen yerini kolla Haşmet Biçer.. Nasıl bari koltuğun sıcak mı?..         UTANDIK O kadar çevreciyiz ki;.. Çevre gününde ahkam keser, kalan 364 günde unuturuz!.. Belediyelerimiz çok çevrecidir mesela, kirlilik yapmasın diye caddelere çöp kutuları koymazlar! Öyle çevreciyizdir ki parkları hiç kirletmeyiz, çekirdek kabuklarıyla halı yaparız oturduğumuz yere!.. Elimizdeki çöpleri atacak yer aramaya gerek yoktur, her köşe başı, her sokak, balkondan aşağısı hatta müsaittir buna!.. Öyle çevreciyizdir ki, asansörde bile sigara içeriz!.. Mesela çöpleri ayrıştırırız, ortalığa saçılmasın diye!.. Ekmekleri asla çöpe atmayız, ayrıca biriktirir açlığa çare olmaya çalışır, tasarrufa yöneliriz!.. Öyle çevreciyizdir ki biz evlerimize ayakkabıyla girmez komşumuzun tepesine halı çırparız!.. Komşumuzu ihmal etmeyi de sevmeyiz, öyle yüksek sesle dinleriz ki müziği yazık onlarda faydalansın!.. Öyle çevreciyiz ki biz, taş binalar arasında kalan Gezi Parkı için sokağa dökülürüz.. Sırf o parkı koruduk diye gazla, suyla, copla dövülürüz!.. Öyle çevreciyiz ki biz; Yılda birgün bülten yapar, gazetelerde boy gösteririz.. Çevrecilik adına bizi uyaranlara da; Yavvv heee hee deriz!..     BEĞENMEDİK Kimse personel fazlasından şikayet etmesin!.. Zihni Aldırmaz, Durak’ın belediyeye personel doldurulmuş sözüne çok kızmış.. İmkanım olsa daha fazlasını alırdım diye üstüne basa basa konuştu.. Hatta üşenmedi, interneti açtı, belediyelerin norm kadro sayılarına baktık.. Kesinlikle haklıydı.. Şehirler nüfusla doğru orantılı olarak eleman alımı yapıyor.. Şu anda belediyenin norm kadroda eksiği bile var.. Yani büyükşehir belediyesi boşuna yakınmasın.. İş yapmayan bankamatikçilere lafımız yok elbette.. Ama işe ihtiyacı olanların, belediyenin eksik kadrolarını doldurmasında bir mahsur yok.. Prosedür açık ve net.. Ne kadar nüfus o kadar personel.. Xxxxxxxx ŞAŞIRDIK Siyasi partiler borç ödemiyor!.. Siyasi partilerin seçim döneminde bol keseden dağıttığı reklamların parası bir türlü ödenmiyor.. Sağda, solda çok fazla dillenmeye başladı bu konu.. Seçim kazanan teşkilatlar parayı belediye başkanından bekliyor.. Kazanamayanlar da zaten ipe un seriyor.. En çok borcu olanlar da Yıldıray Arıkan ve Abdullah Torun.. Bakmayın Yıldıray Arıkan’ın dillendirildiğine.. Abdullah Torun’un da ondan geri kalır yanı yok.. AKP teşkilatı küçük paraları bile ödemekten aciz.. MHP borçlarını büyükşehir belediyesine yıkmaya uğraşıyor.. Siyasetin ekonomik parametresi böyle.   KIZDIK Bugünlerde gazetecilere yüklenmek moda oldu!.. Bir moda akımı olmalı.. Gazetecilere vuran vurana.. AKP zihniyetinin ürünü  bu tutum çok da moda oldu.. Bu modaya da en çok AKP’nin yalakaları alet oldu.. Yandaşın ötesindeki bu gazeteciler (onlar kendilerine öyle diyor) bize göre yalama yıkama ekibi.. Her daim iş başında.. Nerde bir karşı fikir var hop.. Vur abalıya.. neresi denk gelirse.. Faşist de, hain de, çamura sok çıkar.. Sonra da her davete baş tacı ol.. Korkunun dağları sardığı bir memlekette, yandaş hep el üstünde tutulur.. Ne zamana kadar?.. Ağzı lağım kokan çirkeflerin üstüne sifon çeken biri çıkana kadar!..     BEĞENMEDİK Valilik yemeği makama yakışmadı!.. Vali Coş’un veda yemeğine katılım oldukça yüksekti.. Protokol, iş adamları, bürokratlar, seçilmişler, atanmışlar ve gazeteciler.. Herkes Adana’da neredeyse üç yıl geçirmiş Vali için son görevini yerine getirme arzusuyla tam kadro toplanmıştı.. Böyle bir organizasyon için ne kadar hazırlıksız olduklarını görmek üzücüydü.. Oturma düzeninden konuşmalara, karşılamadan uğurlamaya kadar her şey arap saçına döndü.. Servis aksadı, yemek düzeni bozuldu.. Meyve ve tatlı ortaya tek tabakla servis edildi.. Organizasyonu kim üstlendi bilmiyoruz.. Ancak, Adana’nın en yüksek makamını temsil eden Mülki Amir için verilen yemek tam bir fiyaskoydu.. Dememiz o ki; Bir daha böyle bir organizasyona ev sahipliği yapmak isterseniz işi ehline verin.. Bırakın sizin boşluğunuzu bilenler doldursun!..