Gürer’den süt fiyatına tepki

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Meclis'te toplanan basın toplantısında Ulusal Süt Konseyi'nin çiğ süt için açıkladığı tavsiye fiyatına sert tepki gösterdi. Açıklanan fiyatın üreticiyi değil, sanayiciyi koruduğunu belirten Gürer, "Bu, süt inekçiliği yapanın rekabetini karşılayan bir fiyat bulunamadı. Açıklanan fiyat sanayicinin kullanıldığı bir yerde karşılayan bir yaklaşımla görülüyordu" dedi.

“RAFTAKİ SÜT ZAMLANACAK, ÜRETİCİ İSE BEKLEYECEK” Açıklanan fiyat sonrasında raftaki süt ve süt dağıtımlarının birkaç gün içinde zamlanacağına dikkat çeken CHP'li Gürer, "Stoktaki ürün değerlerinde bulunur ama çiğ süt üreticisi 1 Ağustos'ta bundan fayda sağlar. O da güvenilir" ifadesini kullandı. “TAVSİYE EDİLEN FİYAT TABAN DEĞİL, ALTINDA DA ALIM YAPILABİLECEK” Gürer, "Aracılar bu fiyatın üstünde çıkmıyor. Küçük aile tipi işletmeler ayakta kalamıyor. Şimdi 18 lira 35 kuruş tavsiye fiyatı açıklandı ama bu bir taban fiyatı değil, dolayısıyla yine bunun altında çalışmaya devam edebiliyor" diye konuştu. “YÜZDE 7'LİK ARTIŞIN GEREKÇESİ AÇIKLANMALI” Ulusal Süt Konseyi'nin yüzde 7 oranında fiyat artışı gösteren Gürer, "Bu artışın gerekçesi ne? Maliyetler mi, enflasyon mu, üreticilerin gelir-gider dengesi mi? Bu sorular sorulmadı. Görünen o ki yalnızca sanayicilerin bir artış gösterdi" dedi. “23 LİRALIK FİYAT BEKLENTİSİ KARŞILANMADI” Saha rejimlerini paylaşan Gürer, farklı yapıların 25 liraya kadar çıkan fiyat taleplerine rağmen ortalama 23 liralık bir fiyat beklendiğini ancak bunun da karşılanmadığını belirtti. "Girdi sıvılarının yapısına göre farklılık gösteriyor. En az 23 liralık bir alım fiyatının açıklanması gerekiyordu" dedi. “SÜT FİYATI DENETLENMELİ, SİSTEM ÜRETİCİYİ EZİYOR” Açıklanan tavsiye fiyatının raftaki fiyatlarıa hızla yansıyacağını ifade eden Gürer, Ticaret Bakanlığı'nın bu sürecin mutlaka arızalanması olduğunu söyledi. "Besici kazanmıyor. Tüketici pahalıya alıyor. Ama aracı ve sanayici kazanıyor. Bu, serbest piyasa adı altında üreticiyi ezen ve sömürüyü mağdur etmeyen bir düzendir" diyerek duruma tepki gösterdi. “YEM özellikleri ALTINDA EZİLEN KÜÇÜK ÜRETİCİ DAYANAMIYOR” Sanayicilerin aynı zamanda yem satıcısı olduğunu, yem fiyatlarının sürekli arttığını söyleyen Gürer, "50 kiloluk süt yemi 750 lirayı geçti. Yonca, arpa ve mısırdaki fiyat değişimi fiyatlarını doğrudan değiştiriyor. Çiftçilik yapmayan küçük aile işletmeleri bu yem fiyatlarıyla hayvancılığı sürdüremiyor" dedi. “ŞAP HASTALIĞI VERİMİ DÜŞÜRÜYOR, ALIM NOKTALARI KAPATILDI” Gürer, hastalığın yaygınlaştığını ve Türkiye genelinde hayvan alımı-satım noktalarının kapatıldığını hatırlatarak, "Şap zoonotik bir hastalık. Et ve süt verimini olumsuz etkiliyor. Bu durumun üretime olumsuz etki belirtilerinden de görüldüğü" diye konuştu. “SÜT ÜRETİMİ GEÇEN YILA GÖRE AZALDI” Geçen yılın aynı dönemine göre çiğ süt üretimi yüzde 2'lik düşüş yaşandığını aktaran Gürer, bu sürecin çiğ süt akışında yeni sorunlar yaratacağını söyledi. “6 MİLYON İNEĞİMİZ VAR AMA FRANSA BİZDEN ÇOK SÜT ÜRETİYOR” Türkiye'de yaklaşık 6 milyon süt ineği bulunduğunu ancak Fransa'nın, Türkiye'nin yarısına kadar inekle daha fazla süt alındığını vurgulayan Gürer, "Burada verimlilik sorunu var. Bu da sistemdeki sorunun açık göstergesi" dedi. “Girdi Maliyetleri Düşürülmeli, Yem Sübvanse Edilmeli” Üretim maliyetlerindeki artışlara dikkat eden Gürer, "Ahır giderleri, aşı, veteriner, işçilik, mazot, elektrik... Hepsi üreticinin gelir-gider dengesini bozuyor. En önemlisi ise yem. Yemdeki fiyat artışı nedeniyle hayvancılığın sürdürülebilmesi risk altında tutulabilmesi" kullanıldı. “ULUSAL SÜT KONSEYİ AÇIKLAMA YAPMALI: HANGİ MALİYETE GÖRE FİYAT BELİRLEDİNİZ?” Ulusal Süt Konseyi'ni kamuoyuna açık olmaya çağıran Gürer, "Maliyet hesabından hangi verilerle uygulandı? Görüşlerimizin oranları en düşük maliyetin 19 lira 20 kuruş olduğunu söylüyor. Bu durumda çalıştırılan fiyat, maliyetin altında kalıyor. Bu sürdürülebilir değil" dedi. “TABAN FİYAT OLMALI, ALTINA DÜŞÜLMEMELİ” Sütün içine girip çıkmazdan kurtarılması için alım fiyatının mutlaka taban fiyat olarak belirlenmesi gerektiğini söyleyen Gürer, "Bölgesel farklılıklar fırsatlara dönüştüren sanayiciler, fiyat baskılayarak üretimi çökertiyor. Özellikle Anadolu'daki küçük işletmeler mücadele edemez hale geldi" dedi. “ÇÖZÜM KÜÇÜK ÜRETİCİYİ KORUMAK VE YEM DESTEĞİ VERMEKTİR” Gürer, yapılması gerekenin küçük üreticiyi adımlar halinde atmak ve yem sübvansiyonu sağlamak olduğunu söyledi. "Tavsiye fiyatının altında alım yapılmasının önüne geçilmeli. Yem desteğiyle üretici ayakta tutulmalı" programında bulundu. “SÜT TOPLANMASI DÜŞTÜ, ÜRETİCİ KAZANAMAZSA HAYVANINI SATAR” Mayıs ayında çiğ süt toplama miktarının geçen yıla göre azalmasını kaydeden Gürer, "Bu süreci doğru yönetemezsek raftaki süt fiyatı daha da artar. Üretici kazanamazsa hayvanını kesmeye devam eder. Bu da küresel gıda politikası politikası riski doğurur" dedi. “RAFTA SÜT 50 LİRA, ÜRETİCİ ZARAR EDİYOR, DAR GELİRLİ ÇOCUKLAR SÜTE ULAŞAMIYOR” Son olarak, çiğ sütte yapılan %7'lik artışın üreticiye para kazandırmadığını ama raftaki sütün fiyatının 50 liraya dayandığını ifade eden Gürer, "Bu artıştan en çok gelir seviyesinde düşük olanlar etkileniyor. Çocuklar protein alamıyor. Bu tabloyu çeviriyoruz" diyerek konuşmasını tamamladı. “ULUSAL SÜT KONSEYİ'NİN MALİYETİN ALTINDA FİYAT AÇIKLAMASI DOĞRU BİR YAKLAŞIM DEĞİLDİR” CHP'li Gürer, açıklamasını şu sözlerle noktaladı: "Bütün bunları görerek bu denge doğru kurulmalı. Maliyetin altında bir çiğ süt fiyatının Ulusal Süt Konseyi tarafından açıklanması doğru bir yaklaşım olmamıştır."