Erenkara, “barınma” sorununa dikkat çekti

İYİ Parti Diyarbakır İl Başkanı Abdullah Erenkara, üniversitelerin açılmasına günler kala yükseköğretim öğrencilerinin yaşadığı barınma krizine dikkat çekti.

KYK yurt kapasitesinin ihtiyacın çok gerisinde kaldığını belirten Erenkara, “Öğrencilerimiz, eğitim yolculuklarına umutla başlaması gerekirken barınma sorunlarıyla baş başa bırakılıyor. Bu tablo kabul edilemez” dedi. KYK YURTLARI SADECE DÖRTTE BİRİNE YETİYOR Erenkara, 2025 YKS sonuçlarına göre 778 bini aşkın öğrencinin üniversitelere yerleştiğini, toplam öğrenci sayısının 7 milyonu aştığını hatırlatarak şunları söyledi: “KYK yurtları yalnızca 994 bin öğrenciye hizmet veriyor. Bu sayı, öğrenci nüfusunun ancak dörtte birine karşılık geliyor. İstanbul’da 800 bin öğrenciden yalnızca 58 bini KYK yurtlarına yerleşebildi; oran yüzde 7 civarında kaldı. Bu tablo, gençlerimizin geleceğini hiçe sayan bir yönetim anlayışının sonucudur.” ÖZEL YURT VE KİRALAR ÖĞRENCİLERİ EZİYOR Öğrencilerin barınma ihtiyacının büyük bölümünün özel yurtlar ve kiralık evlerle karşılandığını vurgulayan Erenkara, “2025 itibarıyla özel yurt ücretleri 17–58 bin TL arasında değişiyor. Büyükşehirlerde kiralar 25–35 bin TL’ye kadar çıkmış durumda. Öğrencilerin ortalama aylık yaşam maliyeti 18–23 bin TL iken burs ve kredi miktarları lisans öğrencileri için yalnızca 3 bin TL. Bu tablo, öğrencilerimizi ve ailelerini ezici bir yükün altına sokuyor. Barınma meselesi artık yalnızca kapasite sorunu değil; fırsat eşitliği, erişilebilirlik ve sosyal adalet açısından da büyük bir risk alanına dönüşmüştür” ifadelerini kullandı. “ÖĞRENCİLERİMİZİN GELECEĞİYLE OYNANIYOR” İYİ Parti Diyarbakır İl Başkanı Erenkara, hükümete çağrıda bulunarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Öğrencilerimizin eğitim yolculuğunu sürdürebilmeleri için KYK kapasitesi acilen artırılmalıdır. Burs ve kredi tutarlarının, gerçek yaşam maliyetlerine endekslenmesi artık kaçınılmazdır. Devletin asli görevi, gençleri barınma krizine sürüklemek değil; onlara güvenli, erişilebilir ve hakkaniyetli imkanlar sunmaktır. Öğrencilerimizi zamlarla, borçlarla değil; fırsatlarla buluşturmak Türkiye’nin geleceğine yapılacak en kıymetli yatırımdır.”