HER YIL 2,5 MİLYON KAMYON DOLUSU GIDA ÇÖPE GİDİYOR

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Dünya’da 8 milyara yaklaşan nüfusun bir milyara yakınının açlık tehlikesi yaşadığını söyledi. 16 Ekim Dünya Gıda Günü nedeniyle basın toplantısı düzenleyen Gürer, her yıl Dünya’da üretilen gıdaların üçte birinin kaybolduğunu veya israf edildiğini, bu miktarın 1,3 milyar ton gıdaya karşılık geldiğine dikkat çekti.

 Gürer, ”Gelişmiş ülkelerde israfın maliyeti 680 milyar dolar, gelişmekte olan ülkelerde ise 310 milyar dolar civarındadır. Meyve ve sebzeler en yüksek oranda israf edilen ürünler arasında” dedi. ÜLKEMİZDE GIDA İSRAFI 23 MİLYON TONU AŞIYOR Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yazılı soru önergesine verdiği yanıta göre, ülkemizde de 2023 verilerine göre 18 milyon 200 bin ton gıdanın israf edildiğini kaydeden Gürer, bunun yüzde 52’sinin çöpe gittiğinin ifade edildiğini anımsattı. Gürer, ”2025 yılında israfı önlemek için mücadele eden vakıf verilerine göre ülkemizde gıda israfının 23 milyon tonu aştığı ifade edilmektedir. Nüfusun çoğunluğu yoksulluk yaşarken bir azınlığın tüketimde yarattığı gıda israfı ile her yıl 2,5 milyon kamyon dolusu gıda çöpe gitmektedir” şeklinde konuştu. GEZEGENEMİZDE HERKESİ DOYURACAK KAYNAK VAR Dünya Gıda Günü’nün sadece bir “hatırlatma günü” değil, “sorumluluk günü” olması çağrısında bulunan CHP’li Gürer,  “Bugün dünya nüfusunun üçte biri yeterli gıdaya erişemiyor. Oysa gezegenimizde herkesi doyuracak kadar kaynak vardır. Tarlada çürüyen ürün, rafta çöpe giden ekmek, sofrada artan tabak hepsi birer adaletsizlik sembolüdür. Yeter ki tarımı bir haksız kazanç kapısına çeviren anlayıştan; üretimin sorunlarını aşacak ve israfla mücadeleyi bir yaşam biçimi haline getirecek anlayışlar iktidar olsun” dedi. …………… CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer 16 Ekim Dünya Gıda Günü ile ilgili açıklamalarda bulundu. Gürer, “Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) her yıl, 1945'te kurulduğu tarih olan 16 Ekim'i Dünya Gıda Günü (DGG) olarak kabul edilmiştir. Artan nüfus ve yaşanan savaşlar ile iklim sorunları gıdayı her geçen gün daha öncelikle kılmaktadır. 2. Dünya Savaşı sürecinde ve sonrası yaşanan buhranlar gıda için önemi arayışları da getirmiştir. Farklı çözüm arayışlarına da gidilmiştir. Gıda yetersizliği çözüm yaratma araştırmalara da neden olmuştur” dedi. GIDADA YETERLİLİK ARAYIŞI  CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ”1970’li yıllarda artan nüfus ile dünyada gıdaya olan talep artışı ve gıda krizlerine karşı arayışlar yoğunlaşmış ve Genetiği Değiştirilmiş Gıda ile çözüm arayışları artmıştır. Ancak GDO’lu gıdanın gelişmiş ülkeler için insan sağlığına olan olumsuz etkileri ortaya çıkması ile kullanım yasakları gelse de farklı ülkelerde kullanımı devam etmektedir. Giderek artan nüfus ve az gelişmiş ülkelerde yaşanan kıtlık küresel iklim değişiklikleri, Pandemi ile gıdanın stratejik önemi daha da belirginleşmiştir. Her ülke gıda da kendi kendine yeterlilik arayışına girmiştir. Bu arayışlar halen de devam etmektedir. Et krizi ile günümüzde yapay et tartışmaları da yoğunlaşmıştır. Krizlerin de etkisi ile geleceğin dünyası gıda da sorunlara getirilecek çözümlerle şekillenecektir” diye konuştu. DÜNYADA DA SORUN VAR CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ”Dünyada 8 milyara yaklaşan nüfusun bir milyara yakını açlık tehlikesi yaşamaktadır. Her yıl dünyada üretilen gıdaların üçte biri kayboluyor veya israf ediliyor. Bu miktar 1,3 milyar ton gıdaya karşılık geliyor. Gelişmiş ülkelerde israfın maliyeti 680 milyar dolar, gelişmekte olan ülkelerde ise 310 milyar dolar civarındadır. Meyve ve sebzeler en yüksek oranda israf edilen ürünler arasında. Zengin ülkelerde sadece tüketiciler tarafından israf edilen 230 milyon ton gıda, Sahra Altı Afrika’nın yıllık üretimine eşittir. Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinde kişi başına düşen gıda israfının 95-115 kilogram arasındadır, Sahra Altı Afrika ve Güney Asya ülkelerinde ise bu miktarın sadece 6-11 kilogramdır” diye konuştu. ÜLKEMİZDE DE SORUN VAR TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, “Ülkemizde son yıllarda ekonomik kriz ile cepte para olmayınca her ürünü dar gelirlilerin erişimi de soruna dönüşmüştür ve bir yerde rafta ürün var cepte para olmayınca bazı gıda ürünlerine erişimde dolaylı sorunlar yaşanır olmuştur. Bunun yanı sıra ise dünyada olduğu gibi ülkemizde önemli bir gıda israfı söz konusudur. Gıda üretim öncesi, üretim süreci, üretim sonrası ve sofraya erişimine kadar oluşan sorunları bir bütün olarak ele alınmalıdır. Tarım ve Orman Bakanlığının 2023 yılı verilerine göre 18 milyon 200 bin ton gıdanın israf edildiğini, bunun yüzde 52’sinin çöpe gittiğine de yazılı soruma verdiği yanıtta yer almıştır” dedi. SAĞLIKSIZ GIDA CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer gıdada sağlık sorunlarına da dikkat çekti. Gürer, ”Gıdaya talep taklit, tağşiş, sahte gıda ile sahtekarlar için bir geçim kapısı olurken tüketicilerin de sağlığını bozan bir boyuta da evrilmiştir. Her yıl dünyada binlerce insan gıda zehirlenmesi yaşarken ülkemizde de tüketici bundan nasibi almaktadır. Gıda zehirlenmeleri ölümlü vakalara da dönüşebilmektedir. GDO’lu ürün ülkemizde yasak olsa da dünya da farklı ülkelerde insan sağlığına olumsuz etkileri tartışılırken Aflatoksin ve pestisit ile gıda ürünlerinde oluşan sorunların ülkeler arası ürün hareketlerine önemli etki yaratmaktadır” diye konuştu İSRAF ARTIYOR Gürer, ”2025 yılında israfı önlemek için mücadele eden vakıf verilerine göre ülkemizde gıda israfının 23 milyon tonu aştığı ifade edilmektedir. Yoksulluk sınırı 91 bin liraya çıktığı dikkate alındığında ülkemizde 50 milyon insan yoksulluk sınırının altında bir gelire sahiptir. En az 5-6 milyon yurttaşımız belediyelerin desteğiyle ayakta kalmaktadır. Nüfusun çoğunluğu yoksulluk yaşarken bir azınlık tüketimde yarattığı gıda israfı ile her yıl 2,5 milyon kamyon dolusu gıdanın çöpe gitmektedir. Tarlada, bahçede, rafta ve sofrada yaşanan israf gıda da önemli bir kayıba neden olmaktadır. Yılda 4 milyar ekmeğin de çöpe gitmesi dikkate alındığında bu bağlamda yapılması gerekenler vardır. Bu ekmek kaybı ülkemizde arz açığı olan buğday açısından da bakıldığında durum daha iyi görülecektir Arz açığı olan ürünler günlük tüketimimizde önemli yer tutmaktadır. Hububat ve Bakliyatta arz açığı planlı yönetimle giderilmelidir. Bu nedenle Tarımın sorunları varlığı gıdaya da doğrudan yansımaktadır. Artan girdi maliyetlerinden nakliyeye, aracılardan market giderlerine değin üretim sonrası oluşan maliyet raftaki ürün fiyatına yansımaktadır. Gübre, yem, ilaç, mazot, aşı gibi ithal ürünlerde üretimde sürekli zamlar maliyetleri de etkilemektedir. İklim değişikliği, don, dolu, sel, kuraklık ve ani hava değişiklikleri yanında pandemi farklı üretim sorunları yaratmıştır. Gıda için riskler ülkemiz içinde artmaktadır” dedi. PLANLAMA ŞART CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Gıda için tarımın doğru planlanması da şarttır. Tarımda üretim ve verim hibrit tohum ile sağlanmak amaçlanmıştır. Tohumda bu bağlamda da tamamen ticarileştirilmiştir. Üretici için Ürettiğinden tohum ayırma dönemi 2006 yılından sonra ortadan kalkmıştır” diye konuştu. SORUMLULUK GÜNÜ  Gürer “Dünya Gıda Günü sadece bir hatırlatma günü değil, bir sorumluluk günü olmalıdır. Bugün dünya nüfusunun üçte biri yeterli gıdaya erişemiyor. Oysa gezegenimizde herkesi doyuracak kadar kaynak vardır. Önemli olan bu kaynakların adil paylaşımı, planlı üretim ve bilinçli tüketimdir. Tarlada çürüyen ürün, rafta çöpe giden ekmek, sofrada artan tabak hepsi birer adaletsizlik sembolüdür. Dünya Gıda Günü vesilesiyle: Herkesin yeterli, sağlıklı ve besleyici gıdaya eriştiği bir Türkiye ve dünya mümkündür. Yeter ki tarımı bir haksız kazanç kapısına çeviren anlayıştan üretim sorunlarını aşacak ve israfla mücadeleyi bir yaşam biçimi haline getirecek anlayışlar iktidar olsun” diye konuştu.