Çocuklarımızı Gerici ve Karanlık Zihniyete Bırakmayacağız!

EĞİTİM 18.06.2024 - 15:27, Güncelleme: 18.06.2024 - 15:27 3856+ kez okundu.
 

Çocuklarımızı Gerici ve Karanlık Zihniyete Bırakmayacağız!

Laiklikten ve Bilimden uzak eğitim sistemine “Hayır!”
Adana - Milli Eğitim Bakanlığı’nın yürürlüğe koyduğu “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ne karşı tepkiler devam ediyor.  Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası da Türkiye genelinde açıkladığı basın bülteninde öğrencilerin gerici zihniyete teslim edilerek bilimsellikten ve laiklikten uzakta bir eğitim sisteminin parçası haline getirilmeye çalışıldığının altını çizdi. Eğitim İş Adana 2 No’lu Şube Başkanı Sema Akgün yaptığı açıklamada yeni modeli kabul etmeyeceklerini belirterek şunları dile getirdi: “Önce Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) taslağı ile mesleğimizin onuru elimizden alınmaya çalışılmış ardından da hazırladıkları eğitim modeli taslağı ile Laik ve bilimsel eğitime ket vurmak için kolları sıvamışlardır. ÖMK, gösterdiğimiz tepkilerin ardından Anayasa Mahkemesi’nden dönmüştür. Ancak AKP hükümeti eğitimle ilgili hayalinden vazgeçmemiş; şimdi de Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli başlığıyla hazırlanan taslakta ders kapsamları azaltılmıştır. Diğer yandan yeni kazanımlar minimuma indirilerek ders içerikleri de hafifletilmiştir. Bu da demek oluyor ki; öğrencilerimiz bilimden uzak Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerinden yoksun bir sisteme mahkûm edilecektir.” Öğretmenler olarak sorgulayan, araştıran ve bilimin ışığında aydınlanan nesiller yetiştirmeyi hayal ettiklerini vurgulayan Akgün:  “Çocuklarımızı karanlık yarınlarda gerici zihniyetin esiri haline dönüştürmeye çalışıyorlar. Şimdi bu yapılmak istenen dönüşüme tepkisiz kalırsak, yarın her şey için çok geç olacaktır. İşte tam da bu yüzden Eğitim İş Sendikası ve Atatürkçü öğretmenler olarak bizler bu taslağı asla kabul etmiyoruz. Tüm şehirlerde ortak olarak yayınladığımız basın metnini de izninizle sizinle paylaşmak istiyorum” şeklinde konuştu. Açıklamasının ardından ortak basın metnini okuyan Akgün, şu açıklamaları yaptı: “Eğitim sistemimizi yıllardır sistematik olarak gericileştiren, piyasacılaştıran, niteliksizleştiren iktidar, yakın zamanda “milli”sini yok ettiği milli eğitim sistemimizde bu kez “eğitimi” de parçalamaya başlamıştır. Bunu da arka arkaya ortaya koyduğu iki taslakla, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli isimli müfredat taslağı ve daha önce Anayasa Mahkemesi’nden dönen Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağı ile yapmaya çalışmaktadır. Bu taslaklar, laik ve bilimsel eğitimden uzaklaşma, Atatürk ve Cumhuriyeti yok sayma, öğretmenin diplomasını geçersiz kılma ve öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştırma gibi tehlikeli adımları temsil ediyor. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli başlığı altında dayatılmaya çalışılan program, Bakan Tekin’in de itiraf ettiği üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hayalini gerçekleştirmek için hazırlanmıştır.  Ancak "Cumhuriyet sizden 'fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür' nesiller ister." diyen Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde hem de 100. Kuruluş yılında Milli Eğitim programı olarak kabul edilemez. Kabul etmiyoruz! Sayın Tekin’e buradan sesleniyorum, Milli Eğitim Bakanlığı, bir parti başkanının seçimlerde taahhüt ettiği ideallerini gerçekleştirme yeri değil! Oturduğunuz o koltuk Cumhuriyet’le hesaplaşma yeri değil! İçinde Atatürk’ün, Cumhuriyet’in, yurttaşlığın olmadığı, bilimdışı, çağdışı müfredatı; öğretmeni yok sayan, diplomasını geçersiz kılan meslek kanunu kabul etmiyoruz! Bu müfredat, bizlerin ve ilerici kamuoyunun itirazlarına rağmen eğitimin belkemiğine yerleştirilmiştir. Dini derslerin artış gösterdiği, bilimsel derslerin geriletildiği, ülke tarihinin çarpıtılarak anlatıldığı, konu ve anlam sıralaması bile yanlış şekilde yapılan bu müfredat, bilimsellikten daha da uzak bir eğitimin başlangıç düğmesi olmuştur. İktidarın sorgulamayan nesiller yaratma gayreti bu müfredatta vücut bulmuştur. Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerinden biri olan laiklik, eğitim sistemimizin de temel taşıdır. Eğitimimiz, Atatürk ilke ve devrimleri çerçevesinde her türlü dogmadan ve ideolojiden uzak, bilimsel gerçeklere dayalı olmalıdır. "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" isimli taslak ise laik ve bilimsel eğitimden uzaklaşarak, belli bir ideolojinin dayatılmasına zemin hazırlamaktadır. Bu taslak, eğitim sistemimizi geriletecek bir adımdır.  Öğrencilerimizi ezberci ve dogmatik bir eğitim sistemine mahkum edecek ve onları 21. yüzyılın bilgi ve becerilerine sahip bireyler olmaktan alıkoyacak bir adımdır. Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağı ise adeta öğretmenlik mesleğini yok sayıyor, öğretmenin diplomasını geçersiz kılıyor. ÖMK yani Öğretmene mobbing kanunu! Öğretmenin adı var, fikri yok, değeri yok! Diploması geçersiz kılınmak istenen tek meslek öğretmenlik! Üniversite mezuniyeti, uzmanlık belgesi olan diploması artık yok hükmünde! Öğretmenleri, unvanlarla kategorize etmeye, eğitim barışını bozmaya devam! Sınav yok ama Milli Eğitim Akademisi var! Muğlak ifadelerle idareye disiplin hükümleri üzerinden yetkiler var! Özel okul öğretmenlerinin talepleri yok! İktidar kendisini devletin sahibi yerine koyuyor! Devlete alınacak memura, görevde kalmasına, yükselmesine ben karar veririm diyor! Bu girişim AKP’nin kendi memurunu seçme yöntemidir! Anayasayı yok saymadır! Kamuda personel alımında, Anayasaya aykırı köklü bir değişikliktir! Yakın zamanda tüm bakanlıklarda bu uygulamalara başlamak niyetinde oldukları nettir! Tekrar vurguluyoruz, siyasi iktidarlar devletin sahibi değildir! Atatürk'ün kurduğu ve Cumhuriyetin temel taşı olan laik ve bilimsel eğitim sistemi, bu taslaklar ile yok edilmek isteniyor. Öğretmenlik mesleği ise itibarsızlaştırılarak, eğitimdeki nitelik düşürülmeye çalışılıyor. Bu taslaklar, sadece eğitimi değil, tüm toplumu olumsuz etkileyecek ve Türkiye'nin geleceğini tehlikeye atacak adımlardır. Bu taslaklara karşı sessiz kalmamalıyız. Laiklik ve bilimsel eğitimden taviz vermeden, Atatürk ve Cumhuriyeti savunarak, öğretmenlik mesleğinin saygınlığını korumak için hep birlikte mücadele etmeliyiz. Sesimizi yükseltelim, bu gerici adımları durduralım! Eğitimde laiklik, bilimsellik ve öğretmenlik onuru için hep birlikte mücadeleye! Atatürk'ün izinden yürümeye, Cumhuriyet değerlerini korumaya devam edelim!”
Laiklikten ve Bilimden uzak eğitim sistemine “Hayır!”

Adana - Milli Eğitim Bakanlığı’nın yürürlüğe koyduğu “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ne karşı tepkiler devam ediyor.  Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası da Türkiye genelinde açıkladığı basın bülteninde öğrencilerin gerici zihniyete teslim edilerek bilimsellikten ve laiklikten uzakta bir eğitim sisteminin parçası haline getirilmeye çalışıldığının altını çizdi.

Eğitim İş Adana 2 No’lu Şube Başkanı Sema Akgün yaptığı açıklamada yeni modeli kabul etmeyeceklerini belirterek şunları dile getirdi:

“Önce Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) taslağı ile mesleğimizin onuru elimizden alınmaya çalışılmış ardından da hazırladıkları eğitim modeli taslağı ile Laik ve bilimsel eğitime ket vurmak için kolları sıvamışlardır. ÖMK, gösterdiğimiz tepkilerin ardından Anayasa Mahkemesi’nden dönmüştür. Ancak AKP hükümeti eğitimle ilgili hayalinden vazgeçmemiş; şimdi de Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli başlığıyla hazırlanan taslakta ders kapsamları azaltılmıştır. Diğer yandan yeni kazanımlar minimuma indirilerek ders içerikleri de hafifletilmiştir. Bu da demek oluyor ki; öğrencilerimiz bilimden uzak Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerinden yoksun bir sisteme mahkûm edilecektir.”

Öğretmenler olarak sorgulayan, araştıran ve bilimin ışığında aydınlanan nesiller yetiştirmeyi hayal ettiklerini vurgulayan Akgün:  “Çocuklarımızı karanlık yarınlarda gerici zihniyetin esiri haline dönüştürmeye çalışıyorlar. Şimdi bu yapılmak istenen dönüşüme tepkisiz kalırsak, yarın her şey için çok geç olacaktır. İşte tam da bu yüzden Eğitim İş Sendikası ve Atatürkçü öğretmenler olarak bizler bu taslağı asla kabul etmiyoruz. Tüm şehirlerde ortak olarak yayınladığımız basın metnini de izninizle sizinle paylaşmak istiyorum” şeklinde konuştu.

Açıklamasının ardından ortak basın metnini okuyan Akgün, şu açıklamaları yaptı:

“Eğitim sistemimizi yıllardır sistematik olarak gericileştiren, piyasacılaştıran, niteliksizleştiren iktidar, yakın zamanda “milli”sini yok ettiği milli eğitim sistemimizde bu kez “eğitimi” de parçalamaya başlamıştır. Bunu da arka arkaya ortaya koyduğu iki taslakla, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli isimli müfredat taslağı ve daha önce Anayasa Mahkemesi’nden dönen Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağı ile yapmaya çalışmaktadır. Bu taslaklar, laik ve bilimsel eğitimden uzaklaşma, Atatürk ve Cumhuriyeti yok sayma, öğretmenin diplomasını geçersiz kılma ve öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştırma gibi tehlikeli adımları temsil ediyor.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli başlığı altında dayatılmaya çalışılan program, Bakan Tekin’in de itiraf ettiği üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hayalini gerçekleştirmek için hazırlanmıştır.  Ancak "Cumhuriyet sizden 'fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür' nesiller ister." diyen Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde hem de 100. Kuruluş yılında Milli Eğitim programı olarak kabul edilemez. Kabul etmiyoruz! Sayın Tekin’e buradan sesleniyorum, Milli Eğitim Bakanlığı, bir parti başkanının seçimlerde taahhüt ettiği ideallerini gerçekleştirme yeri değil! Oturduğunuz o koltuk Cumhuriyet’le hesaplaşma yeri değil!

İçinde Atatürk’ün, Cumhuriyet’in, yurttaşlığın olmadığı, bilimdışı, çağdışı müfredatı; öğretmeni yok sayan, diplomasını geçersiz kılan meslek kanunu kabul etmiyoruz!

Bu müfredat, bizlerin ve ilerici kamuoyunun itirazlarına rağmen eğitimin belkemiğine yerleştirilmiştir. Dini derslerin artış gösterdiği, bilimsel derslerin geriletildiği, ülke tarihinin çarpıtılarak anlatıldığı, konu ve anlam sıralaması bile yanlış şekilde yapılan bu müfredat, bilimsellikten daha da uzak bir eğitimin başlangıç düğmesi olmuştur. İktidarın sorgulamayan nesiller yaratma gayreti bu müfredatta vücut bulmuştur.

Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerinden biri olan laiklik, eğitim sistemimizin de temel taşıdır. Eğitimimiz, Atatürk ilke ve devrimleri çerçevesinde her türlü dogmadan ve ideolojiden uzak, bilimsel gerçeklere dayalı olmalıdır. "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" isimli taslak ise laik ve bilimsel eğitimden uzaklaşarak, belli bir ideolojinin dayatılmasına zemin hazırlamaktadır. Bu taslak, eğitim sistemimizi geriletecek bir adımdır.  Öğrencilerimizi ezberci ve dogmatik bir eğitim sistemine mahkum edecek ve onları 21. yüzyılın bilgi ve becerilerine sahip bireyler olmaktan alıkoyacak bir adımdır.

Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağı ise adeta öğretmenlik mesleğini yok sayıyor, öğretmenin diplomasını geçersiz kılıyor.

ÖMK yani Öğretmene mobbing kanunu! Öğretmenin adı var, fikri yok, değeri yok!

Diploması geçersiz kılınmak istenen tek meslek öğretmenlik! Üniversite mezuniyeti, uzmanlık belgesi olan diploması artık yok hükmünde!

Öğretmenleri, unvanlarla kategorize etmeye, eğitim barışını bozmaya devam!

Sınav yok ama Milli Eğitim Akademisi var! Muğlak ifadelerle idareye disiplin hükümleri üzerinden yetkiler var!

Özel okul öğretmenlerinin talepleri yok!

İktidar kendisini devletin sahibi yerine koyuyor!

Devlete alınacak memura, görevde kalmasına, yükselmesine ben karar veririm diyor!

Bu girişim AKP’nin kendi memurunu seçme yöntemidir! Anayasayı yok saymadır! Kamuda personel alımında, Anayasaya aykırı köklü bir değişikliktir! Yakın zamanda tüm bakanlıklarda bu uygulamalara başlamak niyetinde oldukları nettir!

Tekrar vurguluyoruz, siyasi iktidarlar devletin sahibi değildir! Atatürk'ün kurduğu ve Cumhuriyetin temel taşı olan laik ve bilimsel eğitim sistemi, bu taslaklar ile yok edilmek isteniyor. Öğretmenlik mesleği ise itibarsızlaştırılarak, eğitimdeki nitelik düşürülmeye çalışılıyor. Bu taslaklar, sadece eğitimi değil, tüm toplumu olumsuz etkileyecek ve Türkiye'nin geleceğini tehlikeye atacak adımlardır.

Bu taslaklara karşı sessiz kalmamalıyız. Laiklik ve bilimsel eğitimden taviz vermeden, Atatürk ve Cumhuriyeti savunarak, öğretmenlik mesleğinin saygınlığını korumak için hep birlikte mücadele etmeliyiz.

Sesimizi yükseltelim, bu gerici adımları durduralım!

Eğitimde laiklik, bilimsellik ve öğretmenlik onuru için hep birlikte mücadeleye!

Atatürk'ün izinden yürümeye, Cumhuriyet değerlerini korumaya devam edelim!”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.