TAT GIDA, GIDADA GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRİYOR

GÜNDEM 19.12.2025 - 11:01, Güncelleme: 19.12.2025 - 11:01 334 kez okundu.
 

TAT GIDA, GIDADA GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRİYOR

Gıda sektörünün geleceğini şekillendiren sürdürülebilirlik, tarım ve üretim modelleri Sürdürülebilir Gıda Zirvesi’nde masaya yatırıldı
. Türkiye’nin köklü gıda şirketlerinden Tat Gıda, zirvede Altın Sponsor olarak yer al aldı. Tat Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Memiş, zirve kapsamında gerçekleştirilen “Türkiye Tarımında Dönüşüm: Politikalar, Sürdürülebilir Tarım ve Teknoloji” başlıklı panelde yaptığı kapsamlı değerlendirmeyle, gıda sanayinde geliştirdikleri somut uygulamaları ve ölçeklenebilir çözüm önerilerini paylaştı. 58 yıldır değer üreten Tat Gıda’nın sürdürülebilirliği yalnızca bir söylem olarak değil, kurumsal stratejisinin ayrılmaz parçası olarak ele aldığını vurgulayan Veysel Memiş, “Bugün burada gıdanın sürdürülebilirliğini konuşuyor olmak bizim için son derece kıymetli. Bu dönüşümü ancak güçlü bir yapı ve geniş paydaş katılımıyla mümkün görüyoruz.” dedi. Tat Gıda, dijital tarım teknolojilerini merkeze alan bir dönüşüm yürütüyor Tat Gıda’nın Bursa Mustafakemalpaşa ve Karacabey ile İzmir Torbalı’da bulunan tesislerinde günlük 11 bin 150 ton domates işleme kapasitesine ulaştığını belirten Veysel Memiş, şirketin bu alanda Türkiye’de lider, Avrupa’da 5’inci, dünyada ise 12’nci sırada yer aldığını belirtti. 2050 yılı net sıfır hedefi doğrultusunda dijital tarım teknolojilerini merkeze alan bir dönüşüm yürüttüklerini ifade eden Veysel Memiş, sürdürülebilirlik yönetiminin uluslararası standartlarla uyumlu biçimde yapılandırıldığını kaydetti. Tat Gıda’nın 2023 yılından bu yana Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (UNGC) üyesi olduğunu, 2016 yılından itibaren ise BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer aldığını aktaran Veysel Memiş, bu yıl açıklanan verilerle dünyadaki 493 gıda şirketi arasında 81/100 puanla 26’ncı sıraya yükseldiklerini söyledi. Ayrıca Ecovadis derecelendirmesinde “committed” rozeti aldıklarını ve sürdürülebilirlik performanslarını Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları kapsamında şeffaf biçimde raporladıklarını dile getirdi. Sözleşmeli üretim kapsamında 24 bin dekardan fazla alanda üretim yapılıyor Türkiye’de sözleşmeli tarım modelini ilk uygulayan şirket olduklarını hatırlatan Veysel Memiş, bu modeli 1967’den bu yana kesintisiz sürdürdüklerini belirtti. 2025 yılında sözleşmeli üretim kapsamında 24 bin dekardan fazla alanda üretim yapıldığını açıklayan Veysel Memiş, çiftçilere 174 milyon TL’lik ayni ve nakdi avans desteği sağlandığını, fide ve gübre destekleriyle üreticinin güçlendirildiğini ifade etti. Dijitalleşmenin bu modelin temel unsurlarından biri olduğuna dikkat çeken Veysel Memiş, güncellenen Tat Mobil Uygulaması sayesinde tarladan fabrikaya kadar tam izlenebilirlik sağlandığını, sektörde bir ilk olan tartım bazlı ekstre sistemiyle çiftçilerin sevkiyatlarını araç bazında anlık takip edebildiğini söyledi. Uygulamanın yeni versiyonuyla kullanıcı sayısında yüzde 19 artış sağlandığını da ekledi. “Dijital tarım teknolojilerine 30 milyon TL yatırım yaptık” Son beş yılda dijital tarım teknolojilerine 30 milyon TL yatırım yaptıklarını belirten Veysel Memiş, üretim sahalarının tamamının dijital olarak haritalandığını, verim tahmin modelleri geliştirildiğini ve karar destek sistemlerinin yaygınlaştırıldığını ifade etti. Bu yatırımların somut sonuçlar verdiğini vurgulayan Veysel Memiş, “Toprak analiz cihazları, nem sensörleri ve dijital böcek tuzaklarıyla verimi yüzde 28 artırdık, yapay zekâ destekli domateste etkili su kullanımı yönetimi projesiyle su kullanımını yüzde 23 azalttık” dedi. Erken uyarı sistemleri sayesinde pestisit kullanımında bu yıl yüzde 44 oranında azalma sağlandığını da sözlerine ekledi. EBRD ile uzun vadeli yeşil dönüşüm hedefleri bulunduğunu aktaran Veysel Memiş, 2030’a kadar gübre kaynaklı sera gazı emisyonlarını yüzde 30, toksik kimyasal kullanımını yüzde 20, su ayak izini ise hem Tat tarımında hem sözleşmeli çiftçilerde çift haneli oranlarda azaltmayı hedeflediklerini söyledi. Ayrıca Türkiye’nin ilk tarım-enerji entegre pilot uygulamalarından biri olan Horizon Europe PV4Plants projesiyle aynı arazide tarım ve enerji üretiminin mümkün olduğunu gösterdiklerini belirtti. “Elektrik ihtiyacımızı yüzde 97’sini yenilenebilir kaynaklardan sağlayacağız” Tat Gıda’nın yenilenebilir enerji yatırımlarına da hız verdiğini belirten Veysel Memiş, enerji dönüşümünde önemli bir aşamaya geldiklerini söyledi. Manisa Yunusemre Akçaköy’de devreye alınan yaklaşık 2 megavat kapasiteli güneş enerji santrali ile Tat Gıda’nın toplam enerji ihtiyacının yaklaşık yüzde 19’unun güneş enerjisinden karşılandığını ifade eden Veysel Memiş, Afyon Dinar Çiçektepe’de kurulumuna başlanan 7,3 megavat kapasiteli GES yatırımının tamamlanmasıyla birlikte şirketin elektrik ihtiyacının yüzde 97’sinin yenilenebilir kaynaklardan sağlanacağını kaydetti. Veysel Memiş, bu yatırımların hem karbon ayak izinin azaltılmasına hem de uzun vadeli sürdürülebilir büyüme hedeflerine güçlü katkı sunduğunu dile getirdi. “Sözleşmeli üretim, dijitalleşme ve çiftçi odaklı destekler sürdürülebilir dönüşümün anahtarı” Konuşmasında “söylemden eyleme geçiş” vurgusu yapan Veysel Memiş, iki temel alana dikkat çekti ve genç çiftçilerin tarıma kazandırılması ve suyun verimli yönetilmesi başlıklarını öne çıkardı. Türkiye’de 18-39 yaş arası çiftçi oranının yalnızca yüzde 13,5 olduğuna işaret eden Veysel Memiş, EBRD iş birliğiyle hayata geçirilen Genç Çiftçi Eğitim Programı kapsamında hedeflenen sayının üzerine çıkılarak 217 gence ulaşıldığını açıkladı. Üniversitelerle yapılan iş birlikleri sayesinde gençlere drone, IoT ve dijital tarım teknolojileri konusunda eğitim verildiğini söyledi. Tarımda su kullanımının kritik önemine de değinen Veysel Memiş, damla sulama sistemini ilk uygulayan şirketlerden biri olduklarını, biyolojik atıksu arıtma yatırımlarıyla su geri kazanım oranını yüzde 30’a çıkardıklarını belirtti. “Tarımda verimli su kullanımı artık bir tercih değil, zorunluluk” diyen Veysel Memiş, bu alandaki yatırımların artarak süreceğini vurguladı. Tat Gıda’nın yaklaşımının Türkiye için ölçeklenebilir bir “iyi uygulama” modeli sunduğunu ifade eden Veysel Memiş, sözleşmeli üretim, dijitalleşme ve çiftçi odaklı destek mekanizmalarının birlikte ele alınmasının gıda sektöründe sürdürülebilir dönüşümün anahtarı olduğunu sözlerine ekledi.
Gıda sektörünün geleceğini şekillendiren sürdürülebilirlik, tarım ve üretim modelleri Sürdürülebilir Gıda Zirvesi’nde masaya yatırıldı

. Türkiye’nin köklü gıda şirketlerinden Tat Gıda, zirvede Altın Sponsor
olarak yer al aldı. Tat Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Memiş, zirve kapsamında gerçekleştirilen
“Türkiye Tarımında Dönüşüm: Politikalar, Sürdürülebilir Tarım ve Teknoloji” başlıklı panelde yaptığı
kapsamlı değerlendirmeyle, gıda sanayinde geliştirdikleri somut uygulamaları ve ölçeklenebilir çözüm
önerilerini paylaştı.
58 yıldır değer üreten Tat Gıda’nın sürdürülebilirliği yalnızca bir söylem olarak değil, kurumsal
stratejisinin ayrılmaz parçası olarak ele aldığını vurgulayan Veysel Memiş, “Bugün burada gıdanın
sürdürülebilirliğini konuşuyor olmak bizim için son derece kıymetli. Bu dönüşümü ancak güçlü bir yapı
ve geniş paydaş katılımıyla mümkün görüyoruz.” dedi.
Tat Gıda, dijital tarım teknolojilerini merkeze alan bir dönüşüm yürütüyor
Tat Gıda’nın Bursa Mustafakemalpaşa ve Karacabey ile İzmir Torbalı’da bulunan tesislerinde günlük
11 bin 150 ton domates işleme kapasitesine ulaştığını belirten Veysel Memiş, şirketin bu alanda
Türkiye’de lider, Avrupa’da 5’inci, dünyada ise 12’nci sırada yer aldığını belirtti. 2050 yılı net sıfır
hedefi doğrultusunda dijital tarım teknolojilerini merkeze alan bir dönüşüm yürüttüklerini ifade eden
Veysel Memiş, sürdürülebilirlik yönetiminin uluslararası standartlarla uyumlu biçimde
yapılandırıldığını kaydetti.
Tat Gıda’nın 2023 yılından bu yana Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (UNGC) üyesi
olduğunu, 2016 yılından itibaren ise BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer aldığını aktaran Veysel
Memiş, bu yıl açıklanan verilerle dünyadaki 493 gıda şirketi arasında 81/100 puanla 26’ncı sıraya
yükseldiklerini söyledi. Ayrıca Ecovadis derecelendirmesinde “committed” rozeti aldıklarını ve
sürdürülebilirlik performanslarını Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları kapsamında şeffaf
biçimde raporladıklarını dile getirdi.
Sözleşmeli üretim kapsamında 24 bin dekardan fazla alanda üretim yapılıyor
Türkiye’de sözleşmeli tarım modelini ilk uygulayan şirket olduklarını hatırlatan Veysel Memiş, bu
modeli 1967’den bu yana kesintisiz sürdürdüklerini belirtti. 2025 yılında sözleşmeli üretim
kapsamında 24 bin dekardan fazla alanda üretim yapıldığını açıklayan Veysel Memiş, çiftçilere 174
milyon TL’lik ayni ve nakdi avans desteği sağlandığını, fide ve gübre destekleriyle üreticinin
güçlendirildiğini ifade etti.
Dijitalleşmenin bu modelin temel unsurlarından biri olduğuna dikkat çeken Veysel Memiş,
güncellenen Tat Mobil Uygulaması sayesinde tarladan fabrikaya kadar tam izlenebilirlik sağlandığını,
sektörde bir ilk olan tartım bazlı ekstre sistemiyle çiftçilerin sevkiyatlarını araç bazında anlık takip
edebildiğini söyledi. Uygulamanın yeni versiyonuyla kullanıcı sayısında yüzde 19 artış sağlandığını da
ekledi.
“Dijital tarım teknolojilerine 30 milyon TL yatırım yaptık”
Son beş yılda dijital tarım teknolojilerine 30 milyon TL yatırım yaptıklarını belirten Veysel Memiş,
üretim sahalarının tamamının dijital olarak haritalandığını, verim tahmin modelleri geliştirildiğini ve
karar destek sistemlerinin yaygınlaştırıldığını ifade etti. Bu yatırımların somut sonuçlar verdiğini
vurgulayan Veysel Memiş, “Toprak analiz cihazları, nem sensörleri ve dijital böcek tuzaklarıyla verimi
yüzde 28 artırdık, yapay zekâ destekli domateste etkili su kullanımı yönetimi projesiyle su kullanımını

yüzde 23 azalttık” dedi. Erken uyarı sistemleri sayesinde pestisit kullanımında bu yıl yüzde 44
oranında azalma sağlandığını da sözlerine ekledi.
EBRD ile uzun vadeli yeşil dönüşüm hedefleri bulunduğunu aktaran Veysel Memiş, 2030’a kadar
gübre kaynaklı sera gazı emisyonlarını yüzde 30, toksik kimyasal kullanımını yüzde 20, su ayak izini ise
hem Tat tarımında hem sözleşmeli çiftçilerde çift haneli oranlarda azaltmayı hedeflediklerini söyledi.
Ayrıca Türkiye’nin ilk tarım-enerji entegre pilot uygulamalarından biri olan Horizon Europe PV4Plants
projesiyle aynı arazide tarım ve enerji üretiminin mümkün olduğunu gösterdiklerini belirtti.
“Elektrik ihtiyacımızı yüzde 97’sini yenilenebilir kaynaklardan sağlayacağız”
Tat Gıda’nın yenilenebilir enerji yatırımlarına da hız verdiğini belirten Veysel Memiş, enerji
dönüşümünde önemli bir aşamaya geldiklerini söyledi. Manisa Yunusemre Akçaköy’de devreye alınan
yaklaşık 2 megavat kapasiteli güneş enerji santrali ile Tat Gıda’nın toplam enerji ihtiyacının yaklaşık
yüzde 19’unun güneş enerjisinden karşılandığını ifade eden Veysel Memiş, Afyon Dinar Çiçektepe’de
kurulumuna başlanan 7,3 megavat kapasiteli GES yatırımının tamamlanmasıyla birlikte şirketin
elektrik ihtiyacının yüzde 97’sinin yenilenebilir kaynaklardan sağlanacağını kaydetti. Veysel Memiş, bu
yatırımların hem karbon ayak izinin azaltılmasına hem de uzun vadeli sürdürülebilir büyüme
hedeflerine güçlü katkı sunduğunu dile getirdi.
“Sözleşmeli üretim, dijitalleşme ve çiftçi odaklı destekler sürdürülebilir dönüşümün anahtarı”
Konuşmasında “söylemden eyleme geçiş” vurgusu yapan Veysel Memiş, iki temel alana dikkat çekti
ve genç çiftçilerin tarıma kazandırılması ve suyun verimli yönetilmesi başlıklarını öne çıkardı.
Türkiye’de 18-39 yaş arası çiftçi oranının yalnızca yüzde 13,5 olduğuna işaret eden Veysel Memiş,
EBRD iş birliğiyle hayata geçirilen Genç Çiftçi Eğitim Programı kapsamında hedeflenen sayının üzerine
çıkılarak 217 gence ulaşıldığını açıkladı. Üniversitelerle yapılan iş birlikleri sayesinde gençlere drone,
IoT ve dijital tarım teknolojileri konusunda eğitim verildiğini söyledi.
Tarımda su kullanımının kritik önemine de değinen Veysel Memiş, damla sulama sistemini ilk
uygulayan şirketlerden biri olduklarını, biyolojik atıksu arıtma yatırımlarıyla su geri kazanım oranını
yüzde 30’a çıkardıklarını belirtti. “Tarımda verimli su kullanımı artık bir tercih değil, zorunluluk” diyen
Veysel Memiş, bu alandaki yatırımların artarak süreceğini vurguladı.
Tat Gıda’nın yaklaşımının Türkiye için ölçeklenebilir bir “iyi uygulama” modeli sunduğunu ifade eden
Veysel Memiş, sözleşmeli üretim, dijitalleşme ve çiftçi odaklı destek mekanizmalarının birlikte ele
alınmasının gıda sektöründe sürdürülebilir dönüşümün anahtarı olduğunu sözlerine ekledi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.