SENDİKAL HAKLARDA BÜYÜK GERİLEME
AKP Döneminde Sendikalaşma Neden Dibe Vurdu?
Ankara kulislerinde son günlerde işçi hakları ve sendikalaşma konusunda ciddi tartışmalar yaşanıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre, Türkiye’de sendikalaşma oranı %14,97’ye kadar geriledi. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında bu oran %58’di. Peki, 22 yılda ne değişti?
SARAY VE SERMAYE EL ELE
Kulislerde en çok konuşulan konuların başında, iktidarın sendikalaşmaya bakışı geliyor. AKP, her fırsatta “emeğin yanında” olduğunu söylese de, uyguladığı politikalar bunun tam aksini gösteriyor. Özelleştirme ve taşeronlaştırma süreçleri hızlanırken, işçilerin sendikal haklarını kullanmalarının önüne ciddi engeller konuldu. Patronlarla el ele yürütülen ekonomi politikaları, örgütlü işçiyi “tehlike” olarak gören bir anlayışı da beraberinde getirdi.
4 Milyon 121 Bin 663 Yabancı Yasal Olarak Türkiye’deymiş!
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın Türkiye’deki yabancı nüfusu hakkında yaptığı açıklamalar, ülkedeki göçmen politikaları üzerine yeniden sıcak tartışmalar başlatabilir. Bakan Yerlikaya, toplamda 4 milyon 121 bin 663 yabancının yasal olarak Türkiye’de bulunduğunu belirtti. Bu yabancıların büyük kısmını Suriyeliler oluşturuyor. Verilere göre, Suriyeli sayısı 2 milyon 865 bin 430, uluslararası koruma altındaki yabancı sayısı ise 190 bin civarında.
Bu açıklamalar, Türkiye’deki göçmen politikalarına yönelik eleştirilerin odağında olan bir döneme denk geldi. Özellikle, 2024 yılında 142 bin düzensiz göçmenin sınır dışı edilmesi ve 81 bin 576 Suriyeli'nin gönüllü olarak geri dönmesi, göçmen karşıtı söylemleri güçlendirebilir. Ancak, muhalefet ve bazı insan hakları grupları, bu tür politikaların insani boyutunu sorguluyor ve geri dönüşlerin güvenliğini tartışıyor.
Marmara’da Tehlikeli Süreç Başladı: Kritik Uyarılar Yapıldı
6 Şubat depremlerinin 2. yıl dönümüne yaklaşırken, Deprem Uzmanı Melih Baki’den çarpıcı uyarılar geldi. Adana, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya’daki büyük depremlerle biriken enerjinin boşaldığını belirten Baki, bu bölgelerde artık önemli bir risk bulunmadığını ancak Marmara için tehlikenin büyüdüğünü ifade etti. Kıbrıs, Midilli ve Ege’deki basınç birikiminin Marmara’ya doğru yöneldiğini vurgulayan Baki, bölgede büyük bir deprem riski ve yıkıcı etkilere dikkat çekerek, İstanbul başta olmak üzere hazırlıkların hızla artırılması gerektiğini belirtti. Marmara'daki bu süreç, uzmanlar tarafından "sıkıntılı" olarak tanımlandı.
Türkiye'den Hollanda'ya ihraç edilen unlu mamullerde çok tehlikeli kanserojen 3-MCPD bileşiğinin tespit edidiğini biliyor musunuz?
Bolu Kartalkaya katliamının, 6 Şubat Koordinasyonu öncülüğünde, Antakya ve Adana’da yapılan eylemlerle protesto edildiğini biliyor musunuz?
Siirt Belediye Başkanı Sofya Alağaş'anın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verildiğini ve belediyeye kayyum atandığını biliyor musunuz?