Öncelikle veri havuzu ve yapay zekanın ne olduğu hakkında kısa bilgi verelim. Veri havuzu nedir? Veri havuzu; bir proje, grup veya kampanya için gerekli olan tüm varlıkları depolamak amacıyla kullanılan büyük bir "işletim alanıdır". Veri havuzu yöneticileri, farklı varlık yönetimi projeleri için gerektiği kadar çok veri havuzu oluşturabilir. Veri nedir türleri nelerdir? Bilgilerin işlenmemiş ham haline veri denir. Veri, ücretli-ücretsiz, statik-dinamik, yapılandırılmış-yapılandırılmamış, açık veri, büyük veri, açık hükümet verisi şeklinde gruplandırılabilir. Örneğin, bir sporcunun yaşı (yıl), 100 m mesafeyi koşma süresi (sn), bir bireyin tutumları, görüşleri, vb. birer veridir. Yapay zekâ nedir? Literatürde “Yapay Zekâ”nın tanımı, teknolojinin gelişmesiyle değişim göstermektedir. Yapay zekâ, bir bilgisayarın veya bilgisayar kontrollü robotun, genellikle akıllı varlıklarla ilişkili görevleri yerine getirme yeteneğidir. Yapay zeka örneklerini şöyle açıklayabiliriz; Yapay zeka (AI), makinelerin deneyimden öğrenmesini, yeni girdilere uyum sağlamasını ve insan benzeri görevleri gerçekleştirmesini mümkün kılar. Bugün duyduğunuz çoğu AI örneği - satranç oynayan bilgisayarlardan kendi kendine giden arabalara kadar - derin öğrenme ve doğal dil işlemeye dayanmaktadır. Tarih boyunca, teknolojik devrimler işgücünü değiştirdi; yeni çalışma biçimleri ve kalıpları yarattı. Diğerlerini modası geçmiş hale getirerek daha geniş toplumsal değişimlere yol açtı. Bu mevcut değişim dalgasının derin etkileri olması muhtemeldir. Örneğin, Uluslar arası Çalışma Örgütü, enerji sektöründe sürdürülebilir uygulamaların benimsenmesi, elektrikli araçların kullanılması ve mevcut ve gelecekteki binalarda enerji verimliliğinin artırılması yoluyla daha yeşil bir ekonomiye geçişin 2030 yılına kadar dünya çapında 24 milyon yeni iş yaratabileceğini tahmin ediyor. Bu arada, Amerika merkezli uluslararası yönetim danışmanlık firması olan McKinsey & Company  gibi grupların raporları, 2030 yılına kadar 800 milyon kişinin otomasyon nedeniyle işini kaybedebileceğini öne sürürken, anketler, tüm çalışanların çoğunluğunun iyi maaşlı bir iş bulmak için gerekli eğitime veya becerilere sahip olmadıklarından endişe duyulduğunu ortaya koyuyor. Bu eğilimleri yönetmenin, örneğin bilim, teknoloji, mühendislik ve matematiğe daha fazla vurgu yaparak; yumuşak beceriler (kişinin sahip olduğu ve gözle görülmeyen ve elle tutulmayan yeteneklerinin bütünü) ve dayanıklılık öğreterek, insanların yaşamları boyunca yeniden beceri kazanmalarını ve becerilerini geliştirmelerinin yolu daha iyi desteklemekten geçmektedir. Dijital teknolojiler, tarihimizdeki herhangi bir yenilikten daha hızlı ilerledi ve sadece yirmi yılda gelişmekte olan dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 50’sine ulaştı ve toplumları dönüştürdü. Ancak henüz bağlantı kuramayanlar bu yeniçağın faydalarından mahrum oluyor ve daha da geride kalıyor. Geride kalan insanların çoğu kadınlar, yaşlılar, engelliler veya etnik veya dilsel azınlıklardan, yerli gruplar ve yoksul veya uzak bölgelerde yaşayanlardır. Bugün, veri havuzu ve yapay zeka gibi dijital teknolojiler, tarım, sağlık ve çevre ile ilgili sorunları izlemek ve teşhis etmek, trafikte gezinmek veya fatura ödemek gibi günlük görevleri gerçekleştirmek için kullanılıyor. Ancak aynı zamanda, örneğin hareketlerimizi, satın almalarımızı, konuşmalarımızı ve davranışlarımızı izleyerek bunları ihlal etmek için de kullanabilirler. Hükümetler ve işletmeler, verileri finansal ve diğer amaçlarla kullanmak için giderek artan araçlara sahiptirler. Bununla birlikte, kişisel veri sahipliğinin daha iyi düzenlenmesi için formül olsaydı, kişisel veriler bir kişi için bir varlık haline gelirdi. Veriye dayalı teknoloji, uygulanan konumların türüne bağlı olarak bireyleri güçlendirme, insan refahını iyileştirme ve evrensel hakları destekleme potansiyeline sahiptir.