Hayatı bir yarış olarak görmek ve tüm yaşamı kazanmak için mücadele ederek sürdürmek çok sağlıklı bir tutum olmasa da hayat gerçekte bir yarıştır ve sürekli mücadele gerektirir. Hayat oyununda kazananlar ve kaybedenler hep olmuştur, hep olacaktır da... Kaybetmeyi sindiremeyen insanlarda olacağı gibi, onların hayata öfkelenmesi de, etrafındakilerden acısını çıkartmaya çalışmak istemeleri de elbette ki gerçekler arasında. Günümüzün hızla değişen koşullarında rekabet ortamında kazananlar ve kaybedenler, kaybetmeyi sindiremeyenler de sürekli değişmektedir. Bir dönem en önde olanlar bir süre sonra silinip kaybolmakta, bugün adı bile bilinmeyenler ise yarın en çok kazananlar arasına girebilmektedir.
Bazen kazananlarla kaybedenleri çok ince bir çizgi ayırır. Sporda; özellikle atletizmde, yüzmede madalya kazananlarla dereceye giremeyenler arasındaki fark bazen çok küçük olabilir. Altın madalya alarak birincilik kürsüsüne çıkanlarla ikinci ve üçüncü olanlar arasındaki zaman farkı saliseler düzeyindedir.
Hayatta kazanmak ve kaybetmek her zaman adil bir sürecin sonucunda ortaya çıkmaz, hayat herkese her zaman adil davranmaz. Kazananlar her zaman hak ettikleri için kazanmadıkları gibi, kaybedenler de yalnızca kişisel hataları ya da beceriksizlikleri nedeniyle kaybetmezler. İnsanın kendisi dışında kazanmayı ya da kaybetmeyi belirleyen birçok etken bulunur.
Kazanması için bir insanın doğru bilgiye ve yeterli beceriye ve olumlu tutuma sahip olması lazım. Kazanacağına inanan, kazanmak isteyen, kazanmaya odaklanan, gerekli hırs, kararlılık ve cesaretle çalışan, bilgi ve beceri geliştiren insanlar kazanırlar, asıl kazanan onlardır.
Anasayfa
Yazarlar
Meliha Savaş
Yazı Detayı
Bu yazı 419 kez okundu.
Hayatta kazanmak ve kaybetmek arasındaki ince çizgi
Hayatı bir yarış olarak görmek ve tüm yaşamı kazanmak için mücadele ederek sürdürmek çok sağlıklı bir tutum olmasa da hayat gerçekte bir yarıştır ve sürekli mücadele gerektirir. Hayat oyununda kazananlar ve kaybedenler hep olmuştur, hep olacaktır da... Kaybetmeyi sindiremeyen insanlarda olacağı gibi, onların hayata öfkelenmesi de, etrafındakilerden acısını çıkartmaya çalışmak istemeleri de elbette ki gerçekler arasında. Günümüzün hızla değişen koşullarında rekabet ortamında kazananlar ve kaybedenler, kaybetmeyi sindiremeyenler de sürekli değişmektedir. Bir dönem en önde olanlar bir süre sonra silinip kaybolmakta, bugün adı bile bilinmeyenler ise yarın en çok kazananlar arasına girebilmektedir.
Bazen kazananlarla kaybedenleri çok ince bir çizgi ayırır. Sporda; özellikle atletizmde, yüzmede madalya kazananlarla dereceye giremeyenler arasındaki fark bazen çok küçük olabilir. Altın madalya alarak birincilik kürsüsüne çıkanlarla ikinci ve üçüncü olanlar arasındaki zaman farkı saliseler düzeyindedir.
Hayatta kazanmak ve kaybetmek her zaman adil bir sürecin sonucunda ortaya çıkmaz, hayat herkese her zaman adil davranmaz. Kazananlar her zaman hak ettikleri için kazanmadıkları gibi, kaybedenler de yalnızca kişisel hataları ya da beceriksizlikleri nedeniyle kaybetmezler. İnsanın kendisi dışında kazanmayı ya da kaybetmeyi belirleyen birçok etken bulunur.
Kazanması için bir insanın doğru bilgiye ve yeterli beceriye ve olumlu tutuma sahip olması lazım. Kazanacağına inanan, kazanmak isteyen, kazanmaya odaklanan, gerekli hırs, kararlılık ve cesaretle çalışan, bilgi ve beceri geliştiren insanlar kazanırlar, asıl kazanan onlardır.
Ekleme
Tarihi: 04 Nisan 2025 - Cuma
Hayatta kazanmak ve kaybetmek arasındaki ince çizgi
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.