Pınar mahallesi
muhtarı Saniye Çelik,
Allah güç kuvvet
versin arı gibi
çalışkan bir muhtar.
Vatandaştan kendisine
gelen hangi sorun olursa
çözüm bulmak için uğraşıyor.
Zaman zaman da kendine iş çıkarıyor!
Geçtiğimiz günlerde bir
haberimizin ardından ilginç bir yazı kaleme almış:
İsterseniz okuyun:
“Biz çözüm bulamadık, bulamıyoruz.
Başkan ve kadrosu sorunları
dinliyormuş gibi yapıyor sonra üstüne bir bardak su içiyor.
Aradan bir yıl geçiyor.
Tekrar soruyor "mahallede ne var ne yok" diyor?
Tekrar sıralıyoruz.
Sokaklar enkaz, parklar gazel,
şehir çöp kokusundan geçilmiyor diyoruz...
Kadroda coşku yok, heves yok.
Yorgun bir ruh hali var
Fen işleri müdürü yok kayıp,
sahada gören olmadı onu,
o bir masabaşı müdürü, makam müdürü!
Başkan, başını ellerinin arasına
alıyor ciddi ciddi dinliyor,
kara-kara düşünüyor...
Biliyor ki bu işlerin, bu yükün
altından kalkamadı, kalkamayacak
zira bu yük her gün daha da ağırlaşıyor.
Bizim de artık hizmet gelir
umudumuz suya düştü! Derken yeni toplantı
Kent Konseyi ilaveli Mahalle
Meclisli toplantısı. Bu toplantı işe yarar mı?
Dikkate alınır mı? Toplantıdan
hemen sonra hizmet programı
yapılıp işe başlanır mı? Yoksa
halkımızı oyalamanın başka bir oyunu mu?
Güven sarsıldı sarsılıyor!
Ünlü filozofun dediği gibi
"Güven ruh gibidir, terk ettiği
bedene asla geri dönmez"
W. Shakespeare
Derdimiz çok anlatmakla bitmez.”
Asli görevin esnaflık mı?
Saz çalıp eğlenmek mi?
Hizmet istiyoruz para yok!
Başka yerlere para çok,
anlayamıyorum
Varsa bilenler anlatsın!
Bu kadroyla bu şartlarda
şehrimizin işi biter mi?”