Kadınlar Daha Fazlasını İster! Biz kadınlar; ‘‘Gördüğümüz her reklamın tuzağına düşüyorduk. Daha fazla mutlu olabileceğimizi sanıyorduk. Sonra kazandığımız paranın avucumuzdan kayıp gitmesinden çok sıkıldık. Sadece zorunlu ihtiyaçlar dışında para harcamaya karar verdik.’’ tasarruf kokan cümlelerimizi duyar gibiyim. Giderlerimizi listeledik: - Eğlence giderlerimiz: Sinema, bar ve restoranlar, dışarıdan alınan yemekler, kahveciler, tatil seyahatleri ve süpermarketten alınan abur cuburlar. - Spor salonu giderleri. - Yeni kıyafetler, parfüm, makyaj malzemeleri, kuaför hizmetleri. Yani gerekli olan güzellik ürünleri (Japon inanışına göre;süslenme süremiz 4 dakikayı geçiyorsa çirkinmişiz.) - Toplu taşıma giderleri (otobüs, araba, metro biletleri ve taksi ücretleri). Giderlerimize çözümlerimiz az harcamak dışında evde yemek yapmak ve ev temizliğini kendimiz yapmak diyebiliriz. Sebze pazarına daha ucuz olduğu için geç saatlerde giden kadınlarımızı bilir misiniz!...AVM’lerde 1 ekmek alarak eve dönüşünü, alışveriş merkezleri otobüs servisiyle sağlayan mikro ekonomist kadınları tanıdım. Diğer taraftan biz kadınlar, 12 trilyon dolarla dünyada harcama lideri çıktık. Yani dünyada ise bir yılda gerçekleşen 18.4 trilyon dolarlık harcamanın 12 trilyonunu biz kadınlar yapıyor. Bu tüm harcamaların yüzde 65’inin biz kadınlar tarafından kontrol edildiği anlamına geliyor. Kadının daha çok işgücüne katılmasıyla bu oranın daha da artması bekleniyor. Çalışmanın kadınlar için bir seçim değil ailelerini başarıya taşımak için bir zorunluluktur.Full-time iş ve ev kadının çalışma yaşamında daha aktif rol alması, full-time (tam zamanlı) iş edinmesi, ev işlerinden de kurtulamayan kadının yükünün artması anlamına gelmektedir. Erkekler, dünya varlıklarının çoğuna hakim olsa da iş harcamaya gelince kadın ağırlığı hissedilmeye başlıyor. Ama biz kadınların en çok ‘kendilerine zaman ayırma ihtiyacını’ dile getiriliyor. Aileye verilen maddi destek unutulmamalıdır! Düşününce gelirlerimizi iyi gelir elde edebiliriz. Mesela Yargıtay 4.Hukuk Dairesi 2016/11541 E.2017/888 K.göre ‘‘Gelini hakkında dedikodu yapan kayınvalide,geline tazminat öder.’’ Özel hayatın gizliliği’ kavramı gereği ‘ Prenses Caroline Davası’ aşkına konuyu kapatalım! Türkiye’de durumumuz hiç iç açıcı değil. TÜRK-İŞ Araştırmasının 2023 Ocak ayı sonucuna göre; -Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı)  8.864,48 TL’ye, -Gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı (yoksulluk sınırı) 28.874,55 TL’ye, -Bekâr bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 11.556,56 TL’ye yükseldi. Ekonomik Kriz dönemlerinde kozmetik sektörü tek etkilenmeyen sektör olduğunu biliyoruz. Fakat, Covid dönemlerinde kozmetik sektörü etkilenmiştir. Evde kalmak zorunda kaldığımız dönemler, doğal afet dönemler, işsizlik dönemlerimiz ülkemizi de çıkmaza sürüklemiştir. Araştırmalara göre, 18.4 trilyon dolarlık yıllık dünya satın alma işleminin 12 trilyonu kadınlar tarafından kontrol ediliyor. Bu, dünyadaki tüm harcamaların yüzde 65’inin kadınlar tarafından yapıldığını ortaya koyuyor ancak harcamayı yapmak, harcama konusunda karar verici olmak anlamına gelmiyor.Sonuç olarak ,yapılan araştırmalara göre para mutluluk getiriyormuş.Fakat her iyi vakit geçirmek istediğinizde, cüzdanımızı çıkarmak zorunda değiliz.