Meliha Savaş
Köşe Yazarı
Meliha Savaş
 

Su hayattır!..

Küresel iklim krizi nedeniyle toprağımızı, suyumuzu kaybediyoruz, doğamızı tahrip ediyoruz. Hemen belirtmekte yarar var ki, yaşadığımız küresel iklim değişikliğinin insan eliyle gerçekleştiğini söyleyelim. Geçen yıl yaşadığımız kuraklık nedeniyle üreticilerimiz büyük mağduriyet yaşadı, ürünler ya bahçede, tarlada kurudu ya da aynı nedenle meydana gelen şiddetli yağışlar nedeniyle çürüdü, çiftçi zarar etti. Şu günlerde de Ceyhan Nehri’nde yaşandığı belirtilen kirlilik gündemde. Toplu balık ölümleri, nehirde köpüklenme, kötü koku, suyun renginin değişmesi gibi tartışmalar alabildiğine devam ediyor. Benzer tartışmalar hatırlanacağı üzere geçtiğimiz yıllarda da yaşanmıştı. Seyhan ve Ceyhan nehirlerimiz, başta Adana olmak üzere bölgemize hayat veren su kaynaklarımızdır. Binlerce yıldan bu yana üzerinde yaşadığımız bereketli toprakları beslemiştir. Yaşanan bu durumdan sanayileşmenin etkisi olduğu da ayrı bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Sanayileşmeden kaçınmamız elbette mümkün değil. Ancak sanayileşirken de çevremize, doğamıza karşı olan sorumluluk ve görevlerimizi de unutmamız mümkün değildir. Bu açıdan sanayicilerimiz de üzerlerine düşen sorumlulukları eksik yerine getirmelidir. Sanayiciler kadar ilgili kurum ve kuruluşlar da denetim görevini eksiksiz yapmalıdır. İşte bu doğrultuda son günlerin tartışma konusu olan Ceyhan Nehri’ndeki bu kirliliğin nedenleri tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkarılmalıdır. Bunlar ertelenecek, ötelenecek meseleler değildir. Konunun uzmanları, Ceyhan Nehri’nin yıllardır can çekiştiğini dile getirmektedir. Vakit daha geç olmadan, Ceyhan Nehri’nde yaşandığı ileri sürülen sorun açıklığa kavuşturulmalıdır. Su hayattır!..
Ekleme Tarihi: 30 Ocak 2025 - Perşembe

Su hayattır!..

Küresel iklim krizi nedeniyle toprağımızı, suyumuzu kaybediyoruz, doğamızı tahrip ediyoruz. Hemen belirtmekte yarar var ki, yaşadığımız küresel iklim değişikliğinin insan eliyle gerçekleştiğini söyleyelim. Geçen yıl yaşadığımız kuraklık nedeniyle üreticilerimiz büyük mağduriyet yaşadı, ürünler ya bahçede, tarlada kurudu ya da aynı nedenle meydana gelen şiddetli yağışlar nedeniyle çürüdü, çiftçi zarar etti.
Şu günlerde de Ceyhan Nehri’nde yaşandığı belirtilen kirlilik gündemde. Toplu balık ölümleri, nehirde köpüklenme, kötü koku, suyun renginin değişmesi gibi tartışmalar alabildiğine devam ediyor. Benzer tartışmalar hatırlanacağı üzere geçtiğimiz yıllarda da yaşanmıştı. Seyhan ve Ceyhan nehirlerimiz, başta Adana olmak üzere bölgemize hayat veren su kaynaklarımızdır. Binlerce yıldan bu yana üzerinde yaşadığımız bereketli toprakları beslemiştir.
Yaşanan bu durumdan sanayileşmenin etkisi olduğu da ayrı bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır. Sanayileşmeden kaçınmamız elbette mümkün değil. Ancak sanayileşirken de çevremize, doğamıza karşı olan sorumluluk ve görevlerimizi de unutmamız mümkün değildir. Bu açıdan sanayicilerimiz de üzerlerine düşen sorumlulukları eksik yerine getirmelidir. Sanayiciler kadar ilgili kurum ve kuruluşlar da denetim görevini eksiksiz yapmalıdır.
İşte bu doğrultuda son günlerin tartışma konusu olan Ceyhan Nehri’ndeki bu kirliliğin nedenleri tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkarılmalıdır. Bunlar ertelenecek, ötelenecek meseleler değildir. Konunun uzmanları, Ceyhan Nehri’nin yıllardır can çekiştiğini dile getirmektedir. Vakit daha geç olmadan, Ceyhan Nehri’nde yaşandığı ileri sürülen sorun açıklığa kavuşturulmalıdır. Su hayattır!..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.