“KADAVRADAN ORGAN NAKLİNDE SONLARDAYIZ”

GÜNDEM 06.11.2023 - 14:03, Güncelleme: 06.11.2023 - 14:03 3499+ kez okundu.
 

“KADAVRADAN ORGAN NAKLİNDE SONLARDAYIZ”

Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Başkanı Kemal Yücel, organ bağışının önemine dikkat çekti!
Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Başkanı Kemal Yücel Türkiye’nin canlıdan organ naklinde dünya lideri ama kadavrada sonlarda olduğunu söyledi.  Yücel, 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası sebebiyle yaptığı açıklamada, ülkemizde organ bağışı konusunda en büyük engelin doğru bilinen yanlışlar olduğunu iddia etti. Avrupa’da organ nakillerinin yüzde 80’inin kadavradan, yüzde 20’sinin canlıdan yapıldığını belirten Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Başkanı Kemal Yücel, “Ülkemizde ise tam tersi bir durum yaşanıyor. Türkiye, canlıdan nakilde yüzde 80 ile dünya lideri olarak başı çekerken, kadavradan nakilde ise sonlarda yer alıyor.” diye konuştu.  “EN BÜYÜK ENGEL YANLIŞ BİLGİLER” Ali Utku Yücel’in adını yaşatmak amacıyla kurulan, Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneğinin 2014 yılından bu yana organ bağışı kampanyaları düzenlediğini hatırlatan Başkan Yücel, Ali Utku Yücel’in bağışlanan organları ile beş çocuğun hayata bağlandığını ifade etti. Kadavradan organ bağışı bilincinin atması ve nakil bekleyen hastaların hayata tutunması için çalışmalar yaptıklarına vurgu yapan Başkan Kemal Yücel, yaptıkları sosyal sorumluluk çalışmalarında inanların doğru bildiği yanlışların sebebiyle kadavradan organ bağışı konusunda çekindiklerini iddia etti. Bu yanlışlara karşı toplumu bilgilendirmek ve organ nakli listesinde bekleyenleri yeniden hayata döndürebilmek için ülkemizde her yıl 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında farkındalık etkinliklerinin yapıldığının altını çizen Başkan Yücel, “Bekleme listelerine bakıldığında tüm Türkiye’de 2023 yılı itibari ile 24 bin 449 kişi böbrek, bin 422 kişi kalp, 2 bin 600 kişi karaciğer, 204 kişi akciğer, 277 kişi pankreas, 3 bin 963 kişi kornea nakli için bekliyor. Bursa Bölgesinde ise 2 bin 341 kişi böbrek, 337 kişi karaciğer, 138 kişi ise hala kornea nakli beklemektedir” dedi. “HERKESİN BİR GÜN ORGAN İHTİYACI OLABİLİR” Geçtiğimiz yıl Türkiye'de bin 711 kişiye beyin ölümü tanısı konulmasına rağmen vefat eden bu kişilerin sadece 289’unun yakınlarının organ bağışına onay vererek başka yaşamlara umut olduğunu söyleyen Kemal Yücel, “Buradaki rakamlarda da anlaşılacağı üzere ülkemizdeki kadavradan bağış oranları maalesef hala çok düşük oranlarda seyretmekte. Hastalarımız sağlıklarına ancak sağlıklı olan başka bir yakınlarının organı ile hayata tutunabilmektedir. Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği olarak organ bağışına yönelik toplumsal farkındalık çalışmaları en önem verdiğimiz konuların başında geliyor. Organ nakli bekleyen hastaların bir an önce sağlıklarına kavuşabilmesi için organ bağışının yapılmasına her zaman ihtiyaç duymakta. Yapılan bağışların sayısının azalması birçok hastanın organ nakli yapılmadan vefat etmesine neden olmakta. İnsanlarımızın bu noktada hassasiyetle davranacağına, özellikle vefat eden yakınlarının organlarını bağışlama noktasında bir gün kendilerine ya da bir yakınlarına organ ihtiyacı olacağı düşüncesiyle hareket edeceklerini inanıyorum” şeklinde konuştu. Türkiye’nin kadavradan organ bağışında Avrupa ülkelerinden çok geride olmasına yol açan, toplumda doğru sanılan 5 hurafeyi bildiren Kemal Yücel, organ bağışı yapmak isteyenlere ve ailelere çok önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.  ORGAN BAĞIŞINI ENGELLEYEN 5 HURAFE! 1. Beyin ölümü gerçekleşmeden organları alabilirler: YANLIŞ! DOĞRUSU: Bu yanlış inanış kadavradan nakilin önündeki en büyük engellerden biri. Oysa bitkisel hayatta solunum devam ettiğinden bu hastalar aylarca ya da yıllarca yaşayabilirken, bazen iyileşerek normale dönebiliyorlar. Kişi nefes aldığı müddetçe kendisine bütün tıbbi tedavilerin uygulanır. Beyin ölümünde ise tüm tıbbi desteğe rağmen hastanın hayata dönmesinin kesinlikle mümkün olmaz. Yoğun bakım ünitelerinde beyin ölümü gelişen kişilere verilen tüm tıbbi desteğe rağmen ortalama 24-36 saat sonra tüm organlar fonksiyonlarını kaybederler. Sadece beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin organları nakil bekleyen hastalara nakledilebilmektedir. Bu donörlerde organlar fonksiyonlarını kaybetmeden önce, en kısa süre içerisinde organların alınarak bekleyen hastalara nakledilmesi gerekir. Tüm süreç Sağlık Bakanlığı denetimindedir. Bu konuda hiçbir endişeye gerek yoktur. 2. Organ bağışı günahtır: YANLIŞ! DOĞRUSU: Ülkemizde pek çok kişi günah olduğunu sanarak organ bağışına sıcak bakmıyor. Hatta kişi hayattayken, vefatı sonrası başkalarına can vermek üzere organlarını bağışlamış olsa bile, ailesi izin vermezse gerçekleştirilemiyor. Ancak İslam dini dahil büyük dinlerin çoğu organ bağışını destekliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu her fırsatta organ naklinin caiz olduğunu belirterek, organ bağışı ile bir veya birçok insana hayat vermenin büyük sevap olduğunu vurguluyor.   3. “Ben organlarımı bağışladım, aileme söylemeye gerek yok”: YANLIŞ! DOĞRUSU: Kişinin hayattayken, vefatı sonrası organlarını bağışlamış olması yeterli olmuyor. Zira pek çok organ bağışı, kişinin beyin ölümüne rağmen aile üyelerinin bu bağışı kabul etmemesi nedeniyle gerçekleşemiyor. Ülkemizdeki yasalar gereğince, kişinin organ bağışı kartı olsa bile aile üyelerinin izin vermemesi durumunda organların alınmaz. Bu nedenle hayattayken, organlarınızı bağışladığınızı ailenizden saklamayıp, olası bir vefat durumunda, organlarınızla başkalarına hayat vermek istediğinizi söylemeniz gerekiyor. Organ bağışlamaktan vazgeçerseniz de bunu ailenize söylemeniz yeterli. 4. Organımı bağışlarsam sağlığım bozulabilir: YANLIŞ! DOĞRUSU: Böbrek ve karaciğer nakli canlı vericiden de yapılabiliyor ancak “karaciğerimin bir kısmını ya da böbreğimin birini bağışlarsam sağlığım olumsuz etkilenebilir” endişesi nedeniyle mesafeli bakılabiliyor. Oysa karaciğer kendini yenileyebilen bir organ olduğundan dolayı, canlı bir donörün karaciğerinin bir kısmını bağışlamasının sağlığı üzerine olumsuz bir etkisi olmaz Yapılan titiz ve detaylı incelemelerde eğer sağlık açısından bir risk tespit edilmezse böbrek vericisi olmanın da ileride hiçbir sıkıntı çıkmaz ve tek böbrekle de uzun ve sağlıklı bir ömür sürülebilir. 5. Yanlış: Vücut bütünlüğü bozulur: YANLIŞ! DOĞRUSU:  Kadavra donörden yapılan nakil operasyonunda kadavra donörün cerrahisi, sanki yaşayan bir hastaymışçasına son derece özenli yapılır, dışarıdan bakıldığında vücut bütünlüğünün bozulmamasına büyük özen gösterilir. Ameliyat kesileri yine aynı özenle, estetik dikişlerle dikilerek kapatılır. Alınan organlar alıcı adaylarının bulunduğu merkezlere getirilir ve burada nakil gerçekleştirilir”
Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Başkanı Kemal Yücel, organ bağışının önemine dikkat çekti!

Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Başkanı Kemal Yücel Türkiye’nin canlıdan organ naklinde dünya lideri ama kadavrada sonlarda olduğunu söyledi. 

Yücel, 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası sebebiyle yaptığı açıklamada, ülkemizde organ bağışı konusunda en büyük engelin doğru bilinen yanlışlar olduğunu iddia etti.
Avrupa’da organ nakillerinin yüzde 80’inin kadavradan, yüzde 20’sinin canlıdan yapıldığını belirten Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Başkanı Kemal Yücel, “Ülkemizde ise tam tersi bir durum yaşanıyor. Türkiye, canlıdan nakilde yüzde 80 ile dünya lideri olarak başı çekerken, kadavradan nakilde ise sonlarda yer alıyor.” diye konuştu. 
“EN BÜYÜK ENGEL YANLIŞ BİLGİLER”
Ali Utku Yücel’in adını yaşatmak amacıyla kurulan, Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneğinin 2014 yılından bu yana organ bağışı kampanyaları düzenlediğini hatırlatan Başkan Yücel, Ali Utku Yücel’in bağışlanan organları ile beş çocuğun hayata bağlandığını ifade etti.
Kadavradan organ bağışı bilincinin atması ve nakil bekleyen hastaların hayata tutunması için çalışmalar yaptıklarına vurgu yapan Başkan Kemal Yücel, yaptıkları sosyal sorumluluk çalışmalarında inanların doğru bildiği yanlışların sebebiyle kadavradan organ bağışı konusunda çekindiklerini iddia etti.

Bu yanlışlara karşı toplumu bilgilendirmek ve organ nakli listesinde bekleyenleri yeniden hayata döndürebilmek için ülkemizde her yıl 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında farkındalık etkinliklerinin yapıldığının altını çizen Başkan Yücel, “Bekleme listelerine bakıldığında tüm Türkiye’de 2023 yılı itibari ile 24 bin 449 kişi böbrek, bin 422 kişi kalp, 2 bin 600 kişi karaciğer, 204 kişi akciğer, 277 kişi pankreas, 3 bin 963 kişi kornea nakli için bekliyor. Bursa Bölgesinde ise 2 bin 341 kişi böbrek, 337 kişi karaciğer, 138 kişi ise hala kornea nakli beklemektedir” dedi.
“HERKESİN BİR GÜN ORGAN İHTİYACI OLABİLİR”
Geçtiğimiz yıl Türkiye'de bin 711 kişiye beyin ölümü tanısı konulmasına rağmen vefat eden bu kişilerin sadece 289’unun yakınlarının organ bağışına onay vererek başka yaşamlara umut olduğunu söyleyen Kemal Yücel, “Buradaki rakamlarda da anlaşılacağı üzere ülkemizdeki kadavradan bağış oranları maalesef hala çok düşük oranlarda seyretmekte. Hastalarımız sağlıklarına ancak sağlıklı olan başka bir yakınlarının organı ile hayata tutunabilmektedir. Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği olarak organ bağışına yönelik toplumsal farkındalık çalışmaları en önem verdiğimiz konuların başında geliyor. Organ nakli bekleyen hastaların bir an önce sağlıklarına kavuşabilmesi için organ bağışının yapılmasına her zaman ihtiyaç duymakta. Yapılan bağışların sayısının azalması birçok hastanın organ nakli yapılmadan vefat etmesine neden olmakta. İnsanlarımızın bu noktada hassasiyetle davranacağına, özellikle vefat eden yakınlarının organlarını bağışlama noktasında bir gün kendilerine ya da bir yakınlarına organ ihtiyacı olacağı düşüncesiyle hareket edeceklerini inanıyorum” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin kadavradan organ bağışında Avrupa ülkelerinden çok geride olmasına yol açan, toplumda doğru sanılan 5 hurafeyi bildiren Kemal Yücel, organ bağışı yapmak isteyenlere ve ailelere çok önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

ORGAN BAĞIŞINI ENGELLEYEN 5 HURAFE!
1. Beyin ölümü gerçekleşmeden organları alabilirler: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Bu yanlış inanış kadavradan nakilin önündeki en büyük engellerden biri. Oysa bitkisel hayatta solunum devam ettiğinden bu hastalar aylarca ya da yıllarca yaşayabilirken, bazen iyileşerek normale dönebiliyorlar. Kişi nefes aldığı müddetçe kendisine bütün tıbbi tedavilerin uygulanır. Beyin ölümünde ise tüm tıbbi desteğe rağmen hastanın hayata dönmesinin kesinlikle mümkün olmaz. Yoğun bakım ünitelerinde beyin ölümü gelişen kişilere verilen tüm tıbbi desteğe rağmen ortalama 24-36 saat sonra tüm organlar fonksiyonlarını kaybederler. Sadece beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin organları nakil bekleyen hastalara nakledilebilmektedir. Bu donörlerde organlar fonksiyonlarını kaybetmeden önce, en kısa süre içerisinde organların alınarak bekleyen hastalara nakledilmesi gerekir. Tüm süreç Sağlık Bakanlığı denetimindedir. Bu konuda hiçbir endişeye gerek yoktur.

2. Organ bağışı günahtır: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Ülkemizde pek çok kişi günah olduğunu sanarak organ bağışına sıcak bakmıyor. Hatta kişi hayattayken, vefatı sonrası başkalarına can vermek üzere organlarını bağışlamış olsa bile, ailesi izin vermezse gerçekleştirilemiyor. Ancak İslam dini dahil büyük dinlerin çoğu organ bağışını destekliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu her fırsatta organ naklinin caiz olduğunu belirterek, organ bağışı ile bir veya birçok insana hayat vermenin büyük sevap olduğunu vurguluyor.  
3. “Ben organlarımı bağışladım, aileme söylemeye gerek yok”: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Kişinin hayattayken, vefatı sonrası organlarını bağışlamış olması yeterli olmuyor. Zira pek çok organ bağışı, kişinin beyin ölümüne rağmen aile üyelerinin bu bağışı kabul etmemesi nedeniyle gerçekleşemiyor. Ülkemizdeki yasalar gereğince, kişinin organ bağışı kartı olsa bile aile üyelerinin izin vermemesi durumunda organların alınmaz. Bu nedenle hayattayken, organlarınızı bağışladığınızı ailenizden saklamayıp, olası bir vefat durumunda, organlarınızla başkalarına hayat vermek istediğinizi söylemeniz gerekiyor. Organ bağışlamaktan vazgeçerseniz de bunu ailenize söylemeniz yeterli.

4. Organımı bağışlarsam sağlığım bozulabilir: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Böbrek ve karaciğer nakli canlı vericiden de yapılabiliyor ancak “karaciğerimin bir kısmını ya da böbreğimin birini bağışlarsam sağlığım olumsuz etkilenebilir” endişesi nedeniyle mesafeli bakılabiliyor. Oysa karaciğer kendini yenileyebilen bir organ olduğundan dolayı, canlı bir donörün karaciğerinin bir kısmını bağışlamasının sağlığı üzerine olumsuz bir etkisi olmaz Yapılan titiz ve detaylı incelemelerde eğer sağlık açısından bir risk tespit edilmezse böbrek vericisi olmanın da ileride hiçbir sıkıntı çıkmaz ve tek böbrekle de uzun ve sağlıklı bir ömür sürülebilir.

5. Yanlış: Vücut bütünlüğü bozulur: YANLIŞ!
DOĞRUSU:  Kadavra donörden yapılan nakil operasyonunda kadavra donörün cerrahisi, sanki yaşayan bir hastaymışçasına son derece özenli yapılır, dışarıdan bakıldığında vücut bütünlüğünün bozulmamasına büyük özen gösterilir. Ameliyat kesileri yine aynı özenle, estetik dikişlerle dikilerek kapatılır. Alınan organlar alıcı adaylarının bulunduğu merkezlere getirilir ve burada nakil gerçekleştirilir”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve egemengzt.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.