"YÜZDE 11.54 ZAM, EMEĞE HAKARETTİR!"

Kamu Emekçilerinden Tarihi Grev: "Sefalet Zammını Kabul Etmiyoruz!"

Hükümetin yüzde 11.54’lük maaş zammını protesto eden kamu emekçileri, Türkiye genelinde iş bırakarak sokaklara çıktı. Eğitimden sağlığa, büro işlerinden sosyal güvenliğe kadar birçok iş kolunda çalışan emekçiler, "Sefalet zammını kabul etmiyoruz!" sloganlarıyla meydanları doldurdu. Sabah saatlerinde SGK Genel Müdürlüğü’ne asılan “Bu işyerinde grev var” pankartı, mücadelenin simgesi oldu. GEÇİNEMİYORUZ!" HAYKIRIŞI MEYDANLARA TAŞTI!  KESK, BASK, HÜR-SEN, ASİM-SEN ve Birleşik Kamu İş’in çağrısıyla gerçekleşen eylemler, hükümetin maaş zam politikalarına karşı güçlü bir tepkiye dönüştü. Sabah saatlerinde Ankara’da SGK Genel Müdürlüğü önünde toplanan emekçiler, hükümetin ekonomik politikalarını sert bir dille eleştirerek, “Bu sefalet zammını kabul etmiyoruz!” dedi. Basın açıklamasında şu ifadeler öne çıktı: "Hükümet, kendi gelirlerine yüksek zam yaparken kamu emekçilerini sefaletle baş başa bırakıyor." "Yüzde 11.54 zam, alın terimize yapılan açık bir hakarettir." "Bizleri yoksulluğa mahkum eden bu düzene karşı susmayacağız!" "GEÇİNEMİYORUZ, MÜCADELEDEN VAZGEÇMİYORUZ!" Özellikle temel ihtiyaçların dahi karşılanamadığı vurgulanan açıklamalarda, kamu emekçilerinin derin bir ekonomik krizle karşı karşıya olduğu ifade edildi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı yüzde 44,38’lik yıllık enflasyon oranının gerçeği yansıtmadığı vurgulanırken, bu sahte rakamların halkı kandırmaya yönelik bir politika olduğu belirtildi. "EKMEKÇİLER EL ELE, GENEL GREVE!" Eyleme Aliağa Demokrasi Meydanı’ndan katılan Eğitim-Sen ve Eğitim-İş üyeleri de, düzenledikleri basın açıklamasıyla taleplerini sıraladı. Basın metnini Eğitim-Sen adına Deniz Akgül, Eğitim-İş adına Samet Arıcıoğlu tarafından okunan açıklamada, “Ücretlerimize yapılan bu komik zam, yalnızca kamu emekçilerini değil, toplumun tüm kesimlerini etkileyen bir adaletsizliktir” denildi. “VERGİ ADALETİ VE GREV HAKKI ŞARTTIR!” Açıklamalarda, Türkiye’deki vergi sisteminin emeğiyle geçinenlerin aleyhine işlediği, gelir vergisi dilimleri nedeniyle çalışanların daha fazla vergi ödemek zorunda bırakıldığı ifade edildi. Buna karşılık sermaye kesiminin vergi avantajlarından yararlanması, adaletin açıkça ihlal edilmesi olarak değerlendirildi. Talepler şu şekilde sıralandı: En düşük memur maaşına yüzde 100 zam yapılması. Asgari ücretin, işçi sendikaları ve konfederasyonlarının katılımıyla belirlenmesi. Kadın emekçiler için ücretsiz kreşler açılması. Vergi diliminin yüzde 15’e sabitlenmesi ve temel ihtiyaçlara dolaylı vergilerin kaldırılması. Grev hakkının anayasal güvence altına alınması. Kamu kurumlarında liyakate dayalı bir sistemin inşa edilmesi. "YOKSULLUK KADER DEĞİLDİR, MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK" Eylem sırasında sık sık, “Emekçiler el ele genel greve!”, “Zam zulüm işkence işte AKP!” sloganları atıldı. Sendikalar, haklı mücadelelerinden asla vazgeçmeyeceklerini ve talepleri yerine getirilene kadar meydanlarda olmaya devam edeceklerini açıkladı. Son olarak yapılan çağrıda, "Yoksulluk kader değildir. Emeğimizin karşılığını alana kadar mücadele edeceğiz. Bu kapitalist düzenin yarattığı adaletsizliklere karşı emekçiler olarak daha dirençli bir mücadele hattı oluşturacağız" denildi. Kamu emekçileri, tarihe geçecek bu grevle, insanca yaşam talebini ve emeğin onurunu savunma kararlılığını bir kez daha ortaya koydu.