Dünya, Refah'ta masumların çığlıklarına ne kadar daha kayıtsız kalacak? İsrail'in yerinden edilmiş Filistinlilerin yaşadığı çadır kampına düzenlediği son saldırı, insanlık değerlerinin nasıl göz ardı edildiğini gösteriyor. Kadınların ve çocukların diri diri yakıldığı bu dünya, insani trajedilerin merkezi haline gelmiş durumda.
İsrail'in Refah'taki saldırıları, sivilleri hedef alarak uluslararası hukukun temel ilkelerini ihlal ediyor. Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) saldırıları durdurma kararı almasına rağmen, sahada uygulamaların yetersiz kalması uluslararası toplumun bu duruma sessiz kaldığını gösteriyor. Refah'ta hastanelerin yetersiz olması, ölü ve yaralıların uygun sağlık hizmetlerine erişimini engelliyor. Filistin Sağlık Bakanlığı'nın acil yardımlar için yaptığı çağrılar, uluslararası toplumun dikkate alması gereken hayati çığlıklar.
Görgü tanıklarının ifadelerine göre, İsrail savaş uçakları kampı en az 8 roketle vurdu. Bu saldırılar, İsrail ordusunun "güvenli bölge" iddialarını tamamen çürütüyor. Daha önce güvenli olarak belirlenen bölgelerin bile bombalanması, sivillerin hiçbir yerde güvende olmadığını gösteriyor. UNRWA'nın açıklamaları da bu durumu destekler nitelikte. Gazze'nin, dünyanın cehennemi olarak nitelendirilmesi, yaşananların boyutunu ve dehşetini açıkça ortaya koyuyor.
Bu trajedi, dünya liderlerinin ve uluslararası kuruluşların derhal harekete geçmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. İnsanlık ölürken, sessiz kalmak bir seçenek olamaz. Dünya, Gazze’deki masumların çığlığını artık duymalı ve etkili adımlar atmalı. Refah'ta yaşananlar, sadece Filistin'in değil, tüm insanlığın vicdanını sızlatan bir yara olarak kalacak.
Adaletin ve insan haklarının korunması için tüm dünya birleşmeli ve bu tür trajedilerin tekrar yaşanmaması için somut adımlar atmalıdır.
Unutmayalım, insanlık bir gün hepimizden hesap soracak. Şimdi, o hesap günü gelmeden harekete geçme zamanı. Gazze’nin çığlığı, hepimizin çığlığıdır. Gazze, dünyanın cehennemi olarak anılmayı hak etmiyor; barış ve adalet için sesimizi yükseltmeliyiz. İnsanlık ölürken sessiz kalmak bir seçenek olamaz