Aradan yaklaşık 6 ay gibi bir zaman geçti, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli büyük depremlerin ardından. Bu asrın felaketinde 50 binden fazla insanımızı ne yazık ki kaybettik, hala cesetlerine ulaşılamayan insanlarımız var. Aileleri, bir mezarları olsun istiyor, dua etmek için… Kayıplar var, yaşadığı veya yaşamadığı bilinemeyen. Tek dileğim bir daha böyle büyük bir felaket yaşamamız. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, bir iki gün önce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 6 Şubat depremlerinden etkilenen Adana’da 18 bin 583 konut, 2 bin 438 köy evi olmak üzere 21 bin 21 ev inşa edileceğini bunlardan 3 bin 191 konutun yapımının ise devam ettiğini duyurdu. Elbette, bu büyük acının yaralarını bir an evvel sarmamız lazım. Bu açıdan Bakan Özhaseki’nin konutlarla ilgili yaptığı paylaşımı önemsiyorum. Bakan Özhaseki’nin paylaşımdan anladığımız kadarıyla şu anda 3 bini aşkın konutun yapımı devam ediyor. Geriye kalan 18 bin konutun durumu ne bilemiyoruz. Ancak bu konutların çok acilen inşa edilmesi lazım. Çünkü, kış mevsimi yaklaşıyor. İnsanlarımız soğuk kış günlerinde yağmurun çamurun içinde kalmadan kalıcı konutlarına kavuşmalıdır. Adana’da da, Hatay’da da Kahramanmaraş’ta da… Durumun bir başka insani ve hukuki boyutu ise… Depremden sonra tutuklanan, haklarında dava açılan müteahhit, mühendis gibi sorumluların durumu. Basına yansıdığı kadarıyla Adana’da bazı müteahhitler hakkında soruşturmaya yer olmadığına karar verilmiş. Yargıyı etkilemek gibi bir düşüncemiz asla söz konusu olamaz. Ama ortada, kağıttan kule yıkılan binalar, rezidanslar var, bu binalarda yaşlısından gencine, çocuk, bebek o kadar insan hayatını kaybetti. Toplumsal vicdan bunu kabul edemez…