Evet, şurası bir gerçek ki, 6 Şubat’tan itibaren büyük bir felaket yaşıyoruz. Yüzyılın, hatta birkaç yüzyılın felaketi olarak değerlendiriliyor.
Nitekim öyledir de…
Binlerce insanımızı bu büyük felakette kaybettik, Allah daha beterinden korusun.
Ama, toplum olarak, devlet olarak bizler de üzerimize düşen görev ve sorumlulukları yerine getirmeliyiz.
Ne yazık ki ülkemiz, önemli bir deprem kuşağında bulunuyor. Bundan sonra da depremler olacak, daha önce olduğu gibi.
Ben şu konuya takıldım.
2019’un son günlerinde dünyayı olduğu gibi ülkemizi de kasıp kavuran Covid-19 salgınında olduğu gibi 6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremler sonrası yükseköğretimde uzaktan eğitime geçilmesini doğrusu pek anlayamıyorum.
Hadi, Covid-19 kolayca bulaşabilen bir salgındı, eğitime ara verilmesi anlaşılır bir durum.
Depremde neden bunu yapıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük ve güçlü bir devlettir. Depremzedelerin barınması için devletin sayısız misafirhaneleri, sosyal tesisleri vb. var.
2019’da üniversiteye başlayan bu gençler, şimdi de deprem nedeniyle okullarına gidemeyecekler.
Eğitime ara verilmemelidir.